Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazını kabul etmesi üzerine sanıklar Emre Günaydın, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım, Hamit Çeker ve Cuma Özdemir, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince adreslerinde gözaltına alındı.
Daha önce adli kontrol kararıyla elektronik kelepçe takılan sanıklar Günaydın, Yıldırım ve Gürler’e Malatya’da, Çeker’i Elbistan’da, Özdemir ise Darende’de gözaltına alınarak adliyeye getirildi.
Mahkemeye çıkartılan 5 sanık tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı, itiraz dilekçesinde, dosyanın bulunduğu aşama itibarıyla sanıkların tutuklanmalarında yasal tutukluluk süresi bakımından bir engel bulunmadığı, sanıklar hakkında hükmedilen hapis cezasının süresinin, atılı suçların vasıf ve mahiyeti kayda alındığında sanıkların hükümle birlikte tutuklanmaları lazım geleceği, aynı gerekçelerle ve sanıkların daha önce haklarında verilen adli kontrol hükümlerine uymamış olmaları ve ayrıca mahkumiyete konu hapis cezalarının süresi itibarıyla kaçma şüphesinin oluşması nedeniyle adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağını belirterek, tanıkların hükümle birlikte tutuklanmalarına yer olmadığına dair yerel mahkeme hükmünün itirazen kaldırılması ve sanıkların hükümle birlikte tutuklanmalarına karar verilmesini istemişti.
Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Başsavcılığın itirazının kabulüne, sanıklar hakkında Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen “hükmen tutuklanmalarına yer olmadığına” dair kararın kaldırılmasına ve sanıklar hakkında ilgili kanun gereğince tutuklanmalarına yönelik yakalama emri çıkarılmasını oy birliğiyle kabul etmişti.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi, önceki gün görülen karar duruşmasında, 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen sanıklar Günaydın, Yıldırım, Özdemir, Çeker ve Gürler hakkında hükmolunan cezalarda Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili maddesine göre, “Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren işlerde tutukluluk süresi en çok 2 yıldır. Bu süre zorunlu hallerde gerekçesi gösterilerek uzatılabilir. Uzatma süresi toplam 3 yılı geçemez” şeklindeki açık düzenleme karşısında yasal olanak bulunmaması ve mahkemeye bu hususta takdir hakkı verilmemesi nedeniyle sanıkların hükmen tutuklanmalarına yer olmadığına hükmetmişti.