Bursa’da geçen yıl 1.555 firma kepenk indirdi.

Bu sayı 2003’ten beri açıklanan istatistikleri incelediğimizde bir rekor olarak kayıtlara geçti.

Açılan firmalara bakarsak Bursa’da 2021’de 5.000 yeni şirket faaliyete girdi.

Benzer durum bu veri için de geçerli.

Bir senede kurulan firma sayısında rekor düzeyde artış gerçekleşti.

Bu sayıları okurken “hülle”ye de dikkat edilmeli.

Borçları sebebiyle bankaların kara listesine girenler kredi alamıyor.

Firmalar finansal yapıları bozulduğundan yeni şirket kurarak beyaz bir sayfa açmak istiyor.

Son ekonomik gelişmelerin yanında pandeminin yarattığı tahribatı da göz önünde bulundurmak gerekiyor.

Bazı sektörler tükenme noktasına geldi.

Buna karşın salgın süreci yeni fırsatları da beraberinde getirdi.

Bursa özelinde gıda alanındaki yatırımların arttığını belirtmek mümkün.

Yeni kurulan şirketler daha çok bu sektörde faaliyet gösteriyor.

Öte yandan büyük-küçük demeden ihracat yapmak için faaliyete geçen firmaların sayısında da artış gözleniyor.

Devletin şehir ya da bölge bazlı verdiği teşvikler de o alanda kurulan şirketlerin sayısını çoğaltıyor.

Açılan-kapanan şirketlerin sektörel bazlı detaylı incelemesini daha sonra aktaracağız.

SENDİKALAR ARASINDA TANSİYON YÜKSELİYOR

Geçtiğimiz cuma günü yayınlanan yazımda, Eğitim Bir Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar’ın Eğitim-İş’le ilgili şu ifadelerine yer vermiştim:

“Üyelerin formlarını dahi sosyal medyada paylaşanlar olağanüstü kongreleriyle ilgili neden tek bilgilendirme yapmadı? Takdiri eğitim kamuoyuna bırakıyoruz…”

Acar; üye sayılarının azaldığı, sendikalarında çözülme olduğu yönündeki iddiaları da yalanlamış ve tam tersine yükselişte olduklarını savunmuştu.

Bu açıklamalara Eğitim-İş Bursa Şube Şube Başkanı Yeliz Toy’dan yanıt geldi.

Toy, “213 delegeye genel kurul çağrısı yapıldı. Resmi hesaplarda ilan edildi, bu yasal bir zorunluluktur. Ramazan Acar tüm toplantılarını kamuya açık mı yapıyor ki böyle bir beklentiye girmiş” dedi.

Şöyle devam etti:

“Yine yan kuruluşu gibi çalıştıkları iktidar partisinin algı oyunlarına benzer bir oyunla adeta “kuşa bak” yapmaya çalışıyor. Ama bu algı oyunları gerçekleri gizleyemez. Üye sayısını geçen yıla göre artırdığını yuvarlak sözlerle açıklayan Ramazan Acar somut bir şekilde sayıları ortaya koymalıdır. Fakat kendisine karşı Eğitim Bir Sen içinde büyüyen muhalefetin tepkisini azaltmak için Mayıs ayına kadar zaman kazanmaya çalışıyor olacak ki yuvarlak sayılar vermeyi tercih ediyor. Oysa hepimiz biliyoruz, Eğitim Bir Sen idarenin tüm sayısal verilerine istediği zaman hepimizden daha kolay ulaşabiliyor.”

Toy, ayrıca “İddia ediyorum ki, Eğitim Bir Sen, Eylül ayından bugüne 3 merkez ilçe, Yıldırım, Osmangazi ve Nilüfer’de sayısal olarak artmak yerine geriye düştü. Ramazan Acar’a çağrımızdır, sendika içinde büyüyen muhalefetinden çekinmeden bu 3 büyük ilçedeki üye sayılarını açıklasın. Açıklamazsa, biz açıklamaya hazırız” ifadelerini kullandı.

YEMEK FİYATLARI NEREYE KOŞUYOR?

Böyle giderse dışarıdan yemek siparişi vermek pek de mümkün olmayacak gibi gözüküyor.

Zira fiyatlardaki artış hız kesmiyor.

Fast food zincirleri sürekli zam yapıyor.

Fahiş yükselişe butik olarak hizmet veren işletmelerde de rastlanılıyor.

Örneklerle ilerlemek gerekirse…

Özlüce’deki bir hamburgerci 14 Ocak’ta 67 lira talep ettiği tek kişilik menüsünün fiyatını beş gün sonra yaklaşık yüzde 22 oranında zamladı.

Aynı menünün fiyatı 15 liralık artışla 82 liraya çıktı.

Böylelikle iki kişi olduğunuzu düşünürseniz evinizde hamburger keyfinin bedeli 164 liraya ulaştı.

Şaka gibi değil mi?

100 lira artık “çerez parası” sanki…

Yine aynı bölgedeki bir butik pizzacıya bakarsak…

20 Ocak’ta 70 liraya satılan pepperoni pizzanın fiyatı yaklaşık yüzde 15 zamla 81 liraya çıkmış…

Üstelik her iki işletmenin ürünleri, 2022’in içinde bulunduğumuz  ilk ayında birden fazla kez daha önce de zamlanmış…

Sosyal medyada paylaşılan eğlence mekanlarının adisyonlarına ise dilerseniz hiç değinmeyelim!

Hakikaten bu kadar da olmaz dedirtiyorlar.

İşin acı yanı yemek firmaları ve işletme sahiplerinin fahiş zamlarla yüksek kar elde etmek şöyle dursun kendi mali durumlarını ucu ucuna toparlamaları.

Enerji, girdi maliyetlerindeki korkunç artışları tekrar ifade etmeye gerek yok.

Çoğu asgari ücret zammını fiyatlarına henüz yansıtmadığını söylüyor.

Yani ürünlere bir zam daha kapıda.