Haftaya sıcak bir bilgiyi aktararak başlayalım.

Bursa’nın gözde ilçesi Nilüfer’de Beşevler Mahallesi’ndeki İbrahim Yazıcı Stadyumu’nun yanında yer alan 22.857 metrekarelik boş belediye hizmet alanıyla ilgili düzenleme çarşamba günü toplanacak Nilüfer Belediye Meclisi’nde görüşülecek.

Planda yüzde 50’sinde ticari faaliyet yapılabilir notu bulunan Beşevler ve Bilginler caddelerinin kesişimindeki 834 ada, 9 parseldeki proje kapsamında yaklaşık 1.000 kişilik gençlik ve kültür merkezi, kütüphane inşa edilecek.

Ayrıca projede ticari alanlar da yer alacak.

Merkezin tamamlanmasının ardından çok sayıda restoran ve kafe faaliyete geçecek.

Projede yüksek katlı 3 bina dikkat çekiyor.

İnşa edilecek 3 binanın konut değil iş merkezi olarak planlandığını öğrendim.

Bu projeyi de tahmin edebileceğiniz gibi bir müteahhit üstlenecek.

Kat karşılığı mı verilecek, yap-işlet-devret modeli mi uygulanacak detaylar mecliste netleşecek.

Peki, nasıl bir yoğunluk artışı öngörüldü?

Planın dayanağı hususlar neler?

Ayrıntılar netleşince daha detaylı irdeleme fırsatı bulacağız şüphesiz.

Bakalım proje meclisten geçecek mi?

Akademik odaların tepkisi ne olacak?

Ataevler’deki bol dükkanlı pazar yeri, belediyenin yanındaki maliye hazinesinde başlayan inşaat gibi Beşevler’deki proje de çok konuşulacak gibi.

İNŞAAT İŞÇİLERİNİN DRAMI DA BÜYÜK

Bursa Akademik Odalar Birliği’nin yerinde gözlemlediği İnegöl’deki mevsimlik tarım işçilerinin dramının detaylarına bu köşede yer vermiştik.

Önceki gün bir dost sohbetinde inşaat işçilerinin de durumunun içler acısı olduğunu öğrendim.

Zaten geçtiğimiz günlerde yine İnegöl’de inşaat işçileri arasında duş sırası nedeniyle çıkan, 1’i çocuk işçi 6 kişinin yaralandığı kavganın haberi kamuoyuna yansımıştı.

Duş yüzünden kavga çıkıyor çünkü yıkanacak yer yok.

Gerçekten insanlık dışı koşullarda hayata tutunmaya çalışıyorlar.

Yerel yöneticiler irade ortaya koyarsa koşullarının iyileştirilmesi ise aslında hiç de zor değil.

Çok şey istenmiyor ki; 3 temel insani sıkıntı var:

Temizlik, barınma, beslenme…

Bunları bile temin edemiyorsak yazık hepimize…

Yeri gelmişken inşaatlarda son dönemde iş kazalarının çoğaldığını duyduğumuzu da ekleyelim.

Güvenlik tedbirleri ne ölçüde uygulanıyor, şantiyeler hangi periyotlarda inceleniyor?

Merak ediyoruz…

DENETİM SEFERBERLİĞİ BAŞLATILMALI

Bursa’nın canına okuyan 0.50 emsal artışıyla iş zıvanadan çıktı.

Düzenleme iptal edilse de yükselen fazla katların önü bir türlü alınamadı.

Kent suçları akılalmaz boyuta ulaştı.

Peki, bundan sonra ne yapılmalı?

Öncelikle süren soruşturmalar tamamlanmalı.

Ardından da Bursa’da devam eden inşaatlarla ilgili sıkı bir denetim seferberliği başlatılmalı.

Müteahhitlerin onlar yaptı, benim de hakkım yaklaşımı artık karşılık bulmamalı.

Hormonlu yapılardaki çalışmalar derhal durdurulmalı.

Tabii ki bunun gerçekleşmesi için sistemleştiği net şekilde gözlenen çıkar ortaklıkları noktalandırılmalı.

Böyle gelmiş böyle gider deyip kenara çekilmek en kolayı.

Mevcut aktörler harekete geçer mi derseniz düşük ihtimal demekle yetinelim ve ekleyelim; Türkiye seçime giderken partilerin sahaya süreceği adaylar iyi sorgulanmalı.