Şehirlerin plansız gelişmesi kentleşme anlamında pek çok sorunu beraberinde getiriyor.
Çarpık yapılaşma, rant odaklı orantısız yoğunluk artışları en cazibeli lokasyonları dahi bir süre sonra içinden çıkılmaz noktaya sürüklüyor.
Çevreyle ilgili problemler insanların sağlığını tehdit ediyor.
Tarım alanlarının ortadan kaldırılması geleceğimizi riske atıyor.
Dolayısıyla kentlerin büyümesinde planlı hareket edilmesi büyük önem taşıyor.
Şehirlerin gelişiminde ortak akılla şekillenen tasavvurlar oluşturmak kadar bunlara sadık kalınması da gerekiyor.
Bursa’nın istikbalini dizayn edecek, 2040’ı hedefleyen 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı tartışılırken mutlaka geçmişten dersler alınmalı.
Aynı hatalar tekrarlanmamalı.
Hazırlanan planların delinmesi koca bir emeği yok etmekle kalmıyor, şehirlerde korkunç zararlara da yol açılıyor.
Bursa’da yakın tarihte çok sayıda kent suçu işlendi.
Zira 2020 Çevre Düzeni Planı tam 260 kez çiğnendi!
Kadim kent günümüzde yapılaşma, trafik ve çevre başta olmak üzere çok sayıda sıkıntıyla baş başa kaldı.
Tarım alanları azaldı.
Oysaki Bursa, pek çok alanda potansiyeli hayli yüksek kentlerden biri…
Yüksek teknolojili sanayiyi öncelerken aynı zamanda verimli topraklarına hak ettiği değeri vererek üretimini çeşitlendirebilir, tarihi dokusuyla pekâlâ turizmdeki payını da artırabilir.
Doğru planlama ile dünyanın sayılı şehirlerinden biri olabilecekken sorunlarla boğuşması acı.
Şehir Plancısı Füsun Uyanık, Mimarlar Odası Bursa Şubesi’nde Mimarlık, Planlama ve Şehircilik başlıklı seminerde çok önemli bir sunum gerçekleştirdi.
Nereden nereye geldiğimizi, şehre yapılan ihanetleri örnekler vererek, tane tane anlattı.
Konuşmasında çarpıcı bulduğum bazı noktaları aktarmak istiyorum.
Kentsel tarihi MÖ 2000’li yıllara kadar uzanan Bursa’da, çeşitli dönemlerde planlama çalışmaları yapıldı.
Sıralamak gerekirse:
1924 yılı Lörcher Planı, 1938 yılı Prost Planı, 1960 yılı Picinato Planı, 1976 Bursa Kenti ve Yakın Çevresi Nazım İmar Planı, 1984 yılı Nazım İmar Planı, 1990 ve 1995 yılları Nazım İmar Planı Revizyon Çalışmaları…
Bursa’nın anayasası olarak şu anda tam 260 kez delinen 2020 Yılı Çevre Düzeni Planı yürürlükte.
2040 Yılı Çevre Düzeni Planı ise onaylanma aşamasında…
Uyanık, sunumunda Bursa’nın yok edilen planlarını da paylaştı:
-8.06.1983 tarihinde onaylanan 1/25.000 Ölçekli Uludağ Yöresi Nazım İmar Planı
-2.11.1990 tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nca onaylı 1/25.000 Ölçekli Bursa Kıyı Kesimi Çevre Düzeni Planı
-19.12.1990 tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nca onaylı 1/25.000 Ölçekli İznik Gölü Çevre Düzeni Planı
-01.04.1994 tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nca onaylı 1/100.000 Ölçekli Bursa Çevre Düzeni Planı
Yukarıdaki planların tamamı kayıp, yok edildi!
Nasıl olur demeyin.
Geçmişle bağı koparmak için bu planlar ortadan kaldırılmış!
Böylelikle herhangi bir şahıs ve kurumun hak talep etmesinin önüne geçilmiş.
Rantçı hoyrat adımlar kolaylıkla atılabilmiş.
O dönemlerde bu planlar nereye gitti diye soran bir yetkiliye rastlanmamış olması düşündürücü!
2040’ı hedefleyen 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı oluşturulurken, bilim insanlarının rehberliğinde hareket edilmeli.
Kentin tüm paydaşlarının fikri alınmalı, kamuoyu da düşünceleriyle plana katkı sunmalı.
Neticede bu şehirde birlikte yaşıyoruz…
Planın kentin anayasası olduğundan hareketle asla delinmemesi noktasında ortak bir irade kesinlikle geliştirilmeli.
Uyanık’ın da vurguladığı gibi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ne güzel söylemiş:
“Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur.”