Avatar
Selahattin Adıgüzeller
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Yazdı Rüştü, Fatih Hoca düştü!

Biri, Türkiye’nin Futbol Direktörü Fatih Terim

Diğeri;

Fenerbahçeli eski milli kaleci Rüştü Reçber...

İkisi de geçmişte Türk futbolunu Milan ve Barcelona gibi kulüplerde temsil etmiş, başarılı spor adamı…

Fatih Hoca, hala aktif, Rüştü ise futbolu bıraktıktan sonra yorumcu ve yazar olarak deneyimlerini paylaşmayı sürdürüyor.

Kim derdi ki, A Milli Futbol Takımının başarısı için, birlikte yıllarca ter akıtan bu iki marka isim, mektup polemiği ile gündeme gelecekler?

 

*

 

Polemiği başlatan Rüştü oldu…

Alaçatı’daki kebapçı ile yaşadığı husumeti öne sürerek Fatih Hoca‘yı görevinden istifaya davet etti…

Yalnız Terim‘e seslenmiyordu, TFF’ye hatta Cumhurbaşkanı’na bile mesaj vardı köşesinde…

“Fatih Hoca istifa etmiyorsa, siz girin devreye, alın görevden” demeye getiriyordu çaktırmadan…

Rüştü‘nün yazdıklarına Fatih Hoca da üşenmeyip bir mektup yazarak cevap vermiş…

Elinin altında en son model akıllı 4,5G’li cep telefonu dururken, derdini kalem kağıtla anlatmak istemesi saygı duyulacak bir davranış!

En kral polemikçi yazarlara taş çıkartan satırlarla yüklenmiş…

“Benim adım Fatih Terim, topu göremeyen gözlerinden öperim!” demiş adeta eski milli eldivene…

 

*

 

Cevap hakkı olarak Terim’in mektubunu köşesinde aynen yayınlayan Rüştü, ertesi gün mektupta yazılanlara karşılık verdi…

“Gecenin hükmü sabaha kadardır Hocam!” gibi manidar sözler kullanmış o da…

Reçber‘in köşesini okuyunca, Fatih Hoca dayanamaz iadeli-taahhütlü ikinci bir mektup daha yazar diyordum ki, dediğim de oldu…

Bir istifa mektubu yazmış ve bu defa TFF‘ye göndermiş!

İki sevilen spor adamı arasındaki mektup polemiğinin böyle sonuçlanması üzücü tabii…

Bakalım hangi spor medyası atacak şu iğrenç başlığı:

“Yazdı köşeye Rüştü, Fatih Hoca çok fena düştü!”   

 

Ya kentsel dönüşüm ya ilahi dönüşüm!

 

İTÜ Öğretim Üyesi yer bilimci Prof. Dr. Ahmet Ercan, önceki gün kentimizdeydi.

Kentsel dönüşümlerin önemine ilişkin panelde konuştu.

Depremlere ilişkin yaptığı yorumları hem kaygı hem umut vericiydi…

Örneğin, Marmara’da beklenen büyük depremin 2033 ile 2045 yılları arasında olabileceğini söylemesi yürekleri ferahlattı…

Fakat Bursa‘da şu an meydana gelebilecek 7 şiddetindeki bir depremde ise binaların yüzde 40’nın ciddi hasar görebileceğini söylemesi ürkütücüydü.

Ercan Hoca her ne kadar tarih verse de, deprem bu ne zaman nereden geleceği hiç belli olmaz!

Biz o ilahi dönüşümü beklemeden kentsel dönüşümleri ivedi şekilde yapmaya bakalım!  

 

Buzağı evi!

 

Büyükşehir Belediyesi kırsal kalkınmaya desteğini sürdürüyor.

Dün de 500 adet buzağı kulübesi dağıttı Başkan Recep Altepe

Ben de sizin gibi ilk kez duyuyorum buzağılar için ayrı kulübenin olduğunu!

Ne işe mi yarıyormuş?

Bakımları daha kolaylaşıyor, ahırda ezilme ihtimalleri azalıyormuş…

Hizmette gelinen noktaya bakar mısınız?

Buzağılar bile ayaklarının üzerine dikilir dikilmez ayrı eve çıkıyorlar!

Kırsala mı taşınsak?

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X