Yan gelip yatmak hoşumuza gidiyor ama bir gerçeği de hatırlatayım…
Yılda tam 5 milyon kişi tembellikten ölüyormuş!
Ben saymadım, bilim insanları söylüyorlar bunu…
Geçtiğimiz günlerde İtalya’nın Başkenti Roma’da Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin kongresinde sunulan raporda belirtilmiş…
Her yıl 5 milyon insan, haraketsiz yaşam tarzının yol açtığı kalp-damar hastalıkları yüzünden hayatını kaybediyormuş.
Rakam az değil!
*
Peki ne yapmalı?
Raporu açıklayanlar, bir dizi önerilerde de bulunmuşlar tembelliğe meyilli biz yetişkinlere…
Haftada 150 dakika orta tempoda egzersiz yapmak yetiyor!
Egzersiz derken, bol bol yürüyün, yüzün, dans edin, bisiklete binin!
Fakat bunları düzenli yapın!
Yaparken, yediğimize içtiğimize de dikkat edeceğiz bu arada…
*
Şimdi diyeceksiniz ki;
Her gün bol bol yürüdük, yüzdük, dans edip, bisiklete de bindik, dünyaya kazık çakacak mıyız?
Yok o konuda garanti vermiyor bilim insanlarımız ama kalp-damar hastalıklarına yakalanma ve bu hastalıklara bağlı ölüm riskini önemli ölçüde azaltacağını söylüyorlar…
Bence önerileri uygulamaya değer!
Hiç olmazsa, ardımızdan “merhumu nasıl bilirdiniz?” sorusuna “iyiydi hoştu ama çok tembeldi rahmetli” diyeceklerine…
“Yürümeyi çok severdi, bütün stillerde yüzer, harika dans eder, bisikletle gezmeye de bayılırdı rahmetli!” derler…
Az bişi mi?
Ölümüne çalışmak!
İnsan merak ediyor tabii…
Dünyada her yıl 5 milyon kişi tembellikten ölüyorsa, çok çalışmaktan ölenlerin sayısı kaç?
Var mı öyle ölümüne çalışanlar?
Varmış!
Japonya’da özellikle gençler arasında, işyerinde isteğe bağlı çok çalışmadan kaynaklı ölümcül hastalıklar ortaya çıkmaya başlamış…
Okumayı, gezmeyi çok sevdiklerini, çalışkan bir millet olduklarını biliyorduk ama çalışma hırslarının harakiri boyutuna gelmesi ilginç!
Japon Hükümeti, gençler arasında artan bu ölümüne çalışma hastalığın sosyolojik nedenlerini ve çözüm yollarını arıyormuş…
Bizdeki taktiği uygulasınlar…
Resmi tatillerin sayısını ve günlerini çoğaltsınlar…
Ne çalışanda depresyon kalır, ne ülkede enflasyon!
Stad manzaralı köprü!
Yapımı sırasında zahmet çekildi ama Mudanya Kavşağı inşaatı söz verilen tarihte bitirildi.
Hem de 15 Temmuz sürecine rağmen!
Dileriz yapılan çalışmalar, trafiği rahatlatır da, çekilen zahmete, harcanan maliyete değer…
Dün ilk kez Mudanya yolundan Bursa istikametine doğru yenilenen köprüden geçtim…
Sanki köprüden direkt Timsah Arena Stadı‘na girecekmişim gibi bir hisse kapılıp heyecan yaptım…
Stad manzaralı bir köprü olmuş!
Keşke, projede timsahın kafası köprüye doğru baksaydı!
Ve bir ikinci keşke de;
Girişi üç şerit olan yolu, çıkışta iki şerite düşürülmeseydi, trafiğin rahat akması açısından daha güzel olurdu…
Yol mühendisi filan değilim ama eski köprüden çok gelip geçmiş bir vatandaş olarak paylaşıyorum bu kaygımı…
Bağlantı yolundan şehir merkezine dönmek isteyen araçlar, köprüdeki şerit daralması yüzünden yine sıkıntı yaşayabilirler.
Özellikle belli saatlerde!
İyi Bayramlar…
Bayramınız KUTLU,
Kurbanınız BUTLU,
El öpen ve öptükleriniz, bir sonraki bayrama kadar hep MUTLU ve UMUTLU olsun!
Kulağınız kapının zilinde, gözünüzü pencerede, eliniz telefonda ve aklınız ocakta pişen kavurmada kalmasın!