Türkiye’den Gazze’ye 11 ton gıda ve 10 bin oyuncak gönderildiği haberini okurken, FSM Bulvarı’nda annesiyle birlikte dilenen Suriyeli küçük kız çocuğu geldi gözlerimin önüne…

Bir akşam saat 23.00 sıraları, ünlü hamburgercinin sigara içilen ön lobisinde oturuyoruz dostlarla…

Uzaklardan bir müzik sesi geliyor kulaklara…

Şarkı hiç yabancı değil!

Rahmetli Berkant’ın ‘Samanyolu’ çalıyor.

 

*

 

Sıra bizim oturduğumuz hamburgerciye gelince anladık ki yalnız davulun değil akordeonun da sesi uzaktan daha hoş geliyormuş kulağa!

Suriyeli bir genç kadın, boynunda akordeonu, yanında beş-altı yaşlarında esmer sevimli bir kız çocuğu…

Kadının yüzünde, ezberlenmiş istem dışı bir gülümseme…

Kızının elinde, insanların para atması için uzattığı plastik bir bardak…

Bu Suriyeliler hangi ara öğrenmişler o şarkıyı?

Akordeonuyla dilenen küçüğü büyüğü hepsi, Samanyolu’nu çalıyor.

Milli marş gibi!

Türklerin bu şarkıyı çok sevdiğini mi düşünüyorlar yoksa müziği akordeonla en kolay çalınan bir beste mi?

“Beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısını çalsalar, dönecekler köşeyi oysa!

 

*

 

Bizim masaya gelmeden önce uğradığı yan masamızdaki aile, “karnın aç mı?” diye sordu küçük sevimli kıza…

Aç olduğunu başını sallayarak ifade edince, elinden tutup birlikte içeri gittiler ve çocuk mönüsü alarak döndüler.

Gözleri mutluluktan parlıyordu minik kızın…

Çocuk mönüsüyle birlikte verilen oyuncağı da çok sevinmişti, sıkı sıkı tutuyordu elinde…

Sanki oyuncakla doymuş gibiydi.

Bir türlü yemiyordu hamburgerini…

Aile niye yemediğini sorunca, eliyle dışarıda annesini gösterdi!

Annesiz boğazından geçer mi lokmalar?

Onu da çağırdılar ve bir mönü de ona aldılar…

Suriyeli anne-kızın hamburgercide yaşadıkları o birkaç dakikalık mutluluğunu görmeliydiniz…

Duygulanmamak elde değildi…

Dayanamayıp az kalsın akordeonunu alarak ben de çalacaktım “Batsın bu dünya” şarkısını!

Arkasından bir de uzun hava!

 

Dolmuşlar taksi, minibüsler aksi!

 

Kentin merkezinde 56 yıldır yolcu taşıyan dolmuş taksiler tarihe karışıyormuş…

Kent Meydanı ve Heykel arasındaki dolmuş taksiler UKOME kararıyla taksiye dönüşmüş. Bayram sonrası uygulama başlayacak.

Sırada diğer hatlardaki dolmuş taksiler var…

Hiç şüphe yok ki, şehiriçi trafiğini rahatlatacak bir proje bu…

Hatta geç bile kalınmış bir proje…

Ne diyelim, darısı minibüslere!

Bursaray’ın Doğu etabı hizmete girdiğinden beri boş boş gidip geliyorlar yollarda…

Minibüslerin de halk otobüslerine dönüştüğünü görürüz inşallah!

 

Delik…

 

ABD’li bilim insanları müjdeyi verdiler:

“Ozon tabakasındaki delik küçüldü! 2060 yılında tamamen kapanacak!”

Bakalım, ceplerdeki deliğin küçüldüğüne dair müjdeli haberleri ne zaman alacağız!

 

Promosyon

 

Emekli maaşlarında banka promosyonunda sona gelinmiş!

Kesin bu yazımı saklayın…

Demişti dersiniz…

Emekli promosyonunu alana kadar iki bakan daha değişir Çalışma Bakanlığı’nda!

 

Transfer

 

Bursaspor Yönetimi, Tomas Necid ile Macar Cucak’ın transferlerinden 9-10 milyon Euro bekliyor.

Bu paralara satabilirlerse, işte o zaman eski Başkan Recep Bölükbaşı’nın havasından ve dilinden kurtulamazlar…

“Hani bizim aldığımız futbolcular kötüydü?” diye sorabilir!