Sağlık Bakanı Yardımcısı Halil Eldemir’in, Bursa’daki sağlık yatırımlarına ilişkin önemli açıklamaları vardı Ahmet Emin Yılmaz Abimizin dünkü köşesinde…
Ayrıca, Bakanlığın sigara yasağına ilişkin yeni düzenlemelerini de anlatmış Eldemir…
Sürekli gelen zamlara, yarattığı ciddi sağlık sorunlarına aldırış etmeyen tiryakiler, eminin bu düzenlemeler hayata geçince, sigarayı bırakmayı ciddi ciddi düşünecekler.
Neden mi?
*
Çünkü;
Restoran ve kafelerde sigara içilen ve içilmeyen bölümlerle ilgili düzenleme tümüyle değişiyor…
Bundan böyle bu tür mekanların önlerinde, en güzel en manzaralı yerler, sigara içmeyenlere tahsis edilecekmiş.
İçenlere ise mekanların arkalarında, en kuytu köşelerinde, kimselerin görmediği kapalı yerler yapılacak…
Restoran ve kafelere giriş kapıları bile ayrı olacakmış, içenlerle içmeyenlerin!
Belki tuvaletleri bile ayırırlar zamanla!
*
Bu gelişme tiryakilerin canını sıkacak ama ya o mekanlara sigara içenler için özel ısıtma cihazları, cam bölmeler yaptıran işletmeciler ne yapsınlar?
Asıl onlar duman olacaklar…
Çoğu daha yaptıkları bu masrafı çıkaramadan, yeniden düzenlemeye gitmek zorunda kalacaklar…
Yeni uygulama, sigara içenlerin sayısını azaltır mı bilemem ama restoran ve kafe gibi mekan işletenlerin sayısını azaltacağı kesin!
Duman kovalamaktan para kazanmaya fırsat bulamıyorlar.
*
Sağlık Bakanı Yardımcısı Halil Eldemir’in açıklamaları okurken, kentimizde görev yapmış bir eski emniyet müdürümüzün anlattığı anekdot geldi aklıma…
Konu açıldıkça hep anlatırım…
Mesleki eğitim için Amerika’ya gidiyor.
Mola sırasında sigara içmek isteyince, bu müdürümüzü götürmüşler emniyet müdürlüğündeki suçluların kaldığı zemin kattaki nezarethaneden bozma karanlık bir odaya…
Çok gücüne gitmiş emniyet müdürümüzün, “Bir sigara yüzünden buralara düşecek adam mıyım ben?” demiş ve orada bırakmış sigarayı, bir daha da içmemiş.
Bu yüzden;
Sağlık Bakanlığı’nın dumanla mücadelesini destekliyorum…
Durmak yok, tiryakilere küllük yapmaya devam…
Akıl akıl gel uykuma takıl!
İngiltere ve ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, sabahları erken uyananlar, yataktan geç kalkmayı sevenlerden daha akıllı oluyorlarmış.
Yani uykuyu sevenlerin zekalarında bir sıkıntı olabilirmiş…
Gel de uyu şimdi!
Hiç olmazsa cumartesi-pazar hariç deseydiniz be kardeşim!
Gerçi ben bu araştırmaya pek inanmadım, uyku problemi olan bilim insanlarının uydurması olabilir…
Sabahları erken kalkmanın zekaya olumlu bir etkisi olsaydı bana olurdu.
Ayıptır söylemesi, her sabah, saat 10 dedi mi uyanıyorum ben!
Zekam da 10 numara beş yıldız!
Timsah neden bu halde?
Nedenlerini burada sıralamaya kalksak köşem almaz da, içlerinden bir tanesini paylaşayım…
Bursaspor’un Süper Lig şampiyonu olduğu sezonun yöneticilerinden biriyle sohbet ediyorduk geçenlerde…
Uzun zamandır Bursaspor’un maçlarına gitmediğini söyleyince, şaşırdım…
Nedenini anlatınca gitmemesine hak verdim.
Yeni stadyumdaki protokol otoparkına girmek için kulüpten verilen araç kartından istemiş…
Başkan Ali Ay’dan gelen yanıt;
“Stattan loca veya kaç kombine aldın, sen önce onu söyle?”
Bunu, Bursaspor’un şampiyonluğunda maddi manevi katkısı olan, her maçına giden, deplasmanlarında yalnız bırakmayan bir yöneticisine söylüyor!
Söyleyebiliyor!
Sanki karşısında bedava bilet isteyen taraftar var!
Sonra diyoruz ki Bursaspor ligde neden bu halde?
Niye bu kadar sahipsiz ve borç içinde?
Böyle bir düşünce yapısıyla yönetilen, emeği, hizmeti geçenlere bile bu vefasızlığı gösterebilen bir kulüp, ligde kalsa ne olur?
Gönüllerden çoktan düşmüş haberi yok!
Kamyon arkası yeni sözler
*Aşkımız İstanbul’daki büyükşehir belediye başkan seçimi gibi, hiç bitmesin!
*Ben hep zamlı akaryakıt almaya mahkum muyum? İtirazım var YSK’ya…
*Sıyırmadan balatayı verin şu mazbatayı…
*Yollar gitmekle, oylar saymakla bitmez…
*Ne İmamoğlu ne Yıldırım, tek başkan Hasan Ali Kaldırım…
*Soyadımdan bul beni, Mevlüt Başkan’a sor beni…
*Seçimde millete dağıtılan çaylar bitti, oy sayımı bitmedi!
*Oylarda kaydırma yapan sandık başkanlarına da kış lastiği zorunlu olsun!