Emeklilerimize bir dost tavsiyesi…
Gelin vazgeçin bu promosyon hayalinden, dönün normale kuzum!
O iş yaş!
Kurban bayramında kurbanlık almanın hesaplarını yapıyordunuz, promosyonla…
Olmadı.
Yılsonu yılbaşı hindisine niyetlendiniz ama o da zor!
Hatta imkansız!
*
Haklısınız kaç yıldır bekliyorsunuz umutla…
“Milletvekiline promosyon veren bankalar biz milletin aslına niye vermesin? Bizim başımız kel mi? Promosyon hakkımız seke seke alırız!” diyordunuz…
Her göreve gelen yeni Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı da bu umutlarınızı körükleyen demeçler veriyordu.
Medya da yangına sıkıyordu benzini!
Faruk Çelik’in, bakanlığı döneminde emekliye promosyonun verileceğine dair beklentiler yüksekti.
Çözemeden geçti başka bakanlığa!
Süleyman Soylu da çabaladı ama onun da bakanlığı kısa sürdü.
Yerine, eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu gelince, yine umutlandık…
“Emeklimizi hasta etmeyin verin promosyonunu!” diye kükrer bankalara, bilek güreşinde hepsini tuş eder diyorduk…
Son gelen haberler, tuş yerine soğuk duş etkisi yaptı!
*
Müezzinoğlu açık açık söylüyor…
Bankalar, emekliye promosyon verme işine yanaşmıyorlarmış…
Sebep;
Vatandaşın, emekli maaşını bankaya yatar yatmaz çekmesi!
Hemen çekmese, şöyle birkaç gün bankası o parayı çalıştırsa, belki verebilirlermiş.
İyi de kardeşim, emeklimiz parasını bankada birkaç gün bekletecek konumda olsa zaten promosyon hayali kurmaz!
*
Korkum;
Bu promosyon işinden en sonunda emeklinin zararlı çıkması…
Bankaların emekliden promosyon ister hale gelmesi!
Yol yakınken, Bakanlık da vazgeçsin istemekten, emekli kardeş sen de maaş kartını promosyonuna göre değil bütçene göre uzat!
Demedi deme…
Her türlü kredi iste verir ama promosyon isteme bankandan, “maaşını çekmek için bankamatikte sabahlıyor” diye dedikodunu yapar arkandan!
Çakmak’tan bir Unakıtan anısı…
Önceki gün vefat eden eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, güler yüzlü, esprileri ve icraatlarıyla damgasını vuran bir siyasetçiydi.
AK Parti Bursa eski milletvekili Hayrettin Çakmak, sosyal medyada onunla ilgili fıkra tadında bir anekdot paylaşmış…
Çok hoştu…
Maliye Bakanlığı döneminde bir etkinlik için Bursa’ya geliyor Unakıtan...
Hayrettin Bey de o tarihlerde milletvekili…
Etkinliğin yapıldığı salonda yanyana otururken, sohbet ediyorlar…
Kemal Bey “Şu cari açığı bir kapatsak ne güzel olacak” deyince, Çakmak takılıyor:
“Sayın Bakanım, bırak açık kalsın, o da hükümetimiz nazarı olsun!”
Atmış kahkahayı Unakıtan:
“Açık kalmasına kalsın da, çok fena cereyan yapıyor be Hayrettin! Ekonominin bir yerinin tutulmasından korkuyorum!”
Lastikli siyaset!
İlk başlatan CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke oldu…
MHP‘nin, Saray’ın yedek lastiği olduğunu söyledi…
Dün, bu ağır benzetmeye MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman aynı ağırlıkta cevap verdi:
“Kendileri de siyaset kuklası ve PKK’nın don lastiğidir!”
CHP ve MHP bu ‘lastik’ polemiğini lastik gibi uzatmaz inşallah!
Şu tesadüfe bakar mısınız…
Muhalefet partileri aralarında lastik tartışması yaparken, Cumhurbaşkanı ve Başbakan ise yollarının üzerindeki bir oto lastikçiye uğrayıp, esnafla sohbet ediyorlar…