– Ben oyumu göstere göstere vereceğim abicim!
– Gizli dediler duymadın mı?
– Niye gizli? Kimden gizliyoruz ki?
– Anayasa gereği öyle, kurallara uymak lazım…
– Hangi anayasa yeni çıkaracağımız anayasaya göre mi?
– Güldürme adamı! Daha yenisi çıkmadı ki, mevcut anayasaya göre yapıyoruz oylamayı…
– O zaman boş ver, yenisini çıkaracağımızdan eskisinin hükmü yoktur!
– Millet adına görev yapıyoruz, şova gerek yok!
– Bunun neresi şov kardeşim? Demokrasi mücadelesi veriyoruz burada…
– Göstere göstere olmaz bu işler… Seninki biraz şeye benziyor…
– Neye benziyor?
– Evin en küçük erkek çocuğunu misafirlerin yanına çağırıp, ‘göster koçum amcalara pisini’ demeye benziyor biraz…
– Çok ayıp vekilim, size hiç yakıştıramadım bu benzetmeyi… Bak ne diyeceğim, madem yeni anayasa çıkaracağız, oylamalarda gizlilik maddesini de kaldıralım, kendine güvenen göstersin!
– Güzel fikir, git öner genel başkanımıza…
– Dur şu milletvekili sayısı 600’a çıkmasıyla ilgili madde oylansın da öyle önereyim, yeni dönem garanti olsun!
– Ben gidiyorum oyumu kullanmaya…
– Bekle beni, birlikte girelim oy kullanma kabinine!
– Saçmalama! Nerde görülmüş bir oy kabinine iki kişi birden girip oy kullandığı? Medya görürse tefe koyar!
– Koymaz, medyayı da alırız aramıza oy kabini geniş abicim!
– Niye aynı anda giriyoruz anlamadım ki?
– Sen benimkine bakarsın, ben de seninkine!
– Bakarsın derken…
– Yanlış anlama, verdiğimiz oya demek istedim…
– Sen bana güvenmiyor musun yoksa?
– Sana güvenim sonsuz da çevrene pek güvenmiyorum, muhalefet vekillerle fazla takılıyorsun!
– Gel len gel, girelim birlikte kabine de anası satayım!
– Anasını sat, anayasayı asla!
– Bırak espriyi kullan oyunu hadi!
– Önce sen kullan!
– Aha attım oyumu gördün mü?
– Ne yaptın abicim sen? Niye geçersiz oy kullandın?
– Senden ötürü, içimde demokrasi aşkı mı bıraktın len!!!
– Gidiyorum, seni parti büyüklerime şikayet edeceğim!
– Nereye gidersen git, referanduma kadar yolun var!
Her eve bir kızak şart!
Belediyelerimiz karla mücadelede ana yollarda iyilerdi ama ara sokaklardaki çalışmalarda sınıfta kaldılar.
Yaya yolları buzdan geçilmiyordu birçok yerde…
Kar toplama ve tuzlama çalışmaları dar sokaklarda daha zor oluyor tabii…
Sağlı sollu park eden araçların arasından kepçeler, tuzlama araçları geçmekte zorlanıyor.
Bu kış da öyle oldu, belediyelerin yetişemediği yerlerde vatandaş kapısının önünü, sokağını kendi imkanlarıyla temizlemek zorunda kaldı.
Aslında bu konuda güzel bir önerim var…
Belediyeler, tuzlama ve kar temizleme çalışması yapılması zor olan sokaklarda oturan vatandaşlara birer kızak dağıtsa!
Ne güzel olur!
Maliyeti tuzdan daha ucuza gelebilir!
Yalnız kızaklarda fren sistemi olsun, yoksa vatandaş durmakta zorlanır!
Soluğu belediyede almasın!
Büyüksün Batalla!
Futboluyla, profesyonelliği ve alçakgönüllü davranışlarıyla Bursasporlu taraftarların sevgilisi, Arjantinli Pablo Batalla…
Heykelinin dikilmesiyle ilgili öneriye verdiği şu harika cevapla yine gösterdi yüreğinin güzelliğini:
“Heykelimin dikilmesi beni onurlandırır ama aayatta futboldan çok daha önemli görevlerde olan, daha kutsal işler yapan insanlar var. Dikilecekse o insanların heykelleri dikilmeli!”
İyi ki varsın Pablo!
Keşke “Biz bu ülkede heykeli dikilen futbolcuların akıbetini de gördük!” deseydin…