Acı ama gerçek…

Yıldırım, kaçak yapıların en yoğun olduğu ilçelerimizden…

Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, hazırlattığı alan bazlı kentsel dönüşüm projeleriyle, ilçenin bu kötü ünvanını silme hedefinde…

Kurban Bayramının son günü, Yeni Dünya Vakfı’nın Bursa Temsilciliği’ndeki bayramlaşma töreninde Başkan Edebali ile karşılaşınca, kentsel dönüşüm çalışmalarının nasıl gittiğini sordum…

Çok iddialıydı…

“Kentsel dönüşümü tamamladığımızda, göreceksiniz Nilüfer’den Yıldırım’a geri göçler başlayacak!” dedi.

 

*

 

Kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşadığı sıkıntıları, zorlukları bizzat yaşadığı örnekleri de anlattı Edebali…

Fıkra tadındaydı herbiri…

Kaçak ve depreme karşı dayanıksız gecekondusunu, kentsel dönüşüme vermeye yanaşmayan vatandaşa sormuş Başkan:

“Yıkım korkusuyla yaşadığın derme çatma o kaçak evin tapulu olacak, sağlamlaşacak ve güzelleşecek! Daha ne istiyorsun mübarek?”

Vatandaş yüzünü asmış:

“İyi diyorsun da Başkanım, o evin üzerine çocuklar için en az iki üç kat daha çıkardım ben! Gitti güzelim katlar!”

 

*

 

Başkan Edebali’nin anlattığı bir anekdot daha var ki, tam trajikomik!

Yerel seçim dönemi… Henüz başkan adayı…

Bir gün telefonu çalıyor…

Arayan Yıldırım’dan tanımadığı bir vatandaş…

Hemen girmiş konuya:

“Başkanım! Benim evim kaçaktır. Siz seçilince bütün kaçak binaları yıkacağınız söyleniyor doğru mudur?”

Başkan, “Hele bir seçilelim önce, bakarız sonra bu konulara” diye geçiştirmiş soruyu…

Fakat vatandaşın geçiştirmeye pek niyeti yok…

İlginç bir teklifte bulunmuş:

“O zaman bana biraz maddi destek çıkıver… Seçime kadar bir kat daha çıkayım!”

Vatandaşın pişkinliğine bozulan Edebali, bütçesinin seçim çalışmalarına bile yetmediğini söyleyince, şu cevabı almış:

“Nakit şart değildir Başkanım, vadeli çek senet de olur!”

 

Vekil Aydın’dan iki özeleştiri

 

Yeni Dünya Vakfı’nın Bursa Temsilciliği’ndeki bayramlaşmada AK Parti Bursa milletvekilleri M.Müfit Aydın ve Osman Mesten de vardı.

Her ne kadar bayram nedeniyle siyasi söylemlerden uzak durmak isteseler de, sohbette konu dönüyor dolaşıyor yine siyasete geliyordu.

Mesten‘in anlattığı OHAL fıkrası güzeldi…

Aydın‘ın ise yaptığı özeleştirileri!

Özetle dedi ki;

* Her işi Reis’e yükledik. Allah ona güç kuvvet, sağlıklı ömür versin ama tek başına daha nereye kadar taşır bu ağır sorumluluğu? Teşkilatlar ve biz vekiller de yüküne omuz atmalıyız…

* FETÖ’nün beli kırılsa da tehlike tam anlamıyla geçmiş değil! FETÖ‘de yaptığımız hatalardan ders almalı, diğer dini yapılanmalara karşı devlet ve millet olarak daha uyanık olmalıyız…

 

Gaz’lı cevap!

 

Bayram öncesi, bir okurumuzun doğal gaz ile ilgili bir sorusunu paylaşmıştım köşemde…

Müstakil evlerde bacalı sistemden hermatik sisteme geçmediği için gazı kesilen okur, “madem müstakil evlerde bacalı sistem tehlikeli, aboneler niye uyarılmıyor?” diye soruyordu.

BURSAGAZ konuyla ilgili yazılı açıklama göndermiş…

Açıklamanın özü;

“İlgili kanun, yönetmelik ve mevzuatlara biz taviz vermeden uyuyoruz, abonelerimiz de uymak zorunda. Kim uymazsa gaz akışını keseriz. Uygulamadaki tek amacımız abonelerimize güvenli doğal gaz akışı sağlamaktır.”