Her bayramda yapılan “Nerdeee o eski bayramlar” muhabbetinin bir benzeri de siyasette yapılıyor.

Ne zaman eski siyasetçilerle karşılaşsak, konu dönüp dolaşıp onların dönemindeki siyasete gelince, derin bir ah çekiyorlar…

Ardından da o sihirli cümleyi mutlaka söylüyorlar:

“Nerdeee bizim zamanımızdaki o siyaset? Ne heyecan kaldı artık ne rekabet!”

 

*

 

Hayıflanmakta haksız da sayılmazlar…

Çünkü, o dediği dönemlere gazeteci olarak tanık oldum ben de…

Bol bol güzel atlatma haberler çıkardı.

Hele kongrelerde aday sayısı çok olunca tadına doyum olmazdı aralarındaki rekabetin.

Bu rekabetten en çok da delegeler yararlanırdı.

Bazıları oyunu bir açık arttırmaya çıkarmadığı kalırdı…

Kongre gününe kadar başkan adaylarına, öyle ilginç isteklerle gelirlerdi ki aday olduklarına bin pişman ederlerdi.

İşte o pişmanlığa bir örnek…

 

*

 

Merkez sağ partilerimizin birinin ilçe kongre dönemi…

Orta yaşlarda bir delege geliyor yanına tekrar aday olan mevcut başkanın…

Konuya girecek fakat bir türlü giremiyor…

Sonunda utana sıkıla eğiliyor kulağına:

“Başkanım, senin tanıdık eczacı arkadaşların çoktur. Bana mavi renkli performans artırıcı haplardan ayarlayabilir misin, sevabına!”

Bir oyun hesabı yapıldığı kongre döneminde delegeye hayır demek mümkün mü?

Ertesi gün hapı almaya gelen delege sevinçten uçuyor:

“Başkanım, bu kıyağını hiç unutmayacağım, kongrede sözüm söz, sana en az yüz oy benden!”

 

*

 

Kongre günü bir bakıyor başkan, salonda rakip adayı “En büyük başkan bizim başkan” diye omuzlarda dolaştıranlar arasında o hapçı delege de var.

Dayanamayıp gidiyor yanına ve kolundan tutup çekiyor kenarıya:

“Hani len, oyunu bana verecektin?”

Delege sırıtarak veriyor yanıtı:

“Kusura bakma Başkanım! Sen hap verdin ama diğer aday ise seçilirse pavyona götürme sözü verdi!”

O kongreyi delegeye pavyon sözü veren adayın kazandığını belirtmeme gerek yok sanırım.

 

İçimi acıtan mail!

 

Bursaspor’un ligden düştüğünü bir türlü kabullenemiyordum…

Kötü bir rüya gibi geliyordu.

Rüya olmadığını fikstürü görünce anladım.

Asıl darbeyi de geçen hafta yedim…

TSYD Bursa Şubesi’nden mail atmışlar,  sezonun ilk haftası oynanacak Karagümrük-Bursaspor maçını izlemek için akretidasyon yaptırıp yaptırmayacağımı soruyorlardı.

Alışmışız Fenerbahçe, Galatarasay, Beşiktaş ve Trabzonspor’lu akretidasyonlara, rakibinin Karagümrük olduğunun hatırlatılması içime oturdu adeta!

Biz harbiden düşmüşüz dedim!

Kararlıyım…

Bursaspor tekrar çıkana kadar Süper Lig maçlarını izlemeyeceğim, isterlerse dünyanın en iyi futbolcularını transfer etsinler bana ne!

İçimdeki bu acı başka türlü soğumayacak!

Ah başkan Ay, ahh!

Gözlerinin içine baka baka koca şampiyon takım ligden düştü ya, en çok ona yanıyorum.

 

Ergen Parti!

 

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 18 yaşına girmesiyle ilgili partili bir dostun yaptığı espri çok hoştu…

Dedi ki;

“18 yaş aklın bir karış havada gezdiği çok tehlikeli bir yaştır! Ergen bunalımları, tripleri görülebilir! Nasılsa yaşım tutuyor istediğim yere girip çıkabilirim, bana artık karışamazsınız diyenler olabilir! O yüzden partiyi boş bırakmamak lazım. Ben partililere güveniyorum ama çevresi kötü! Yeni yeni partilere gönlünü kaptırabilirler!”

 

Panoramik müzeye yabancı ilgisi

 

Kurban bayramının son günü ziyarete açılan Osmangazi Belediyesi’ne ait 1326 Bursa Panoramik Müze’yi bir günde tam 4 bin kişi gezmiş.

Gelenler arasında 9 farklı ülkeden ziyaretçilerin de olması sevindirici.

Gösterilen ilgi kent turizmi açısından önemli…

İster turist olsun ister misafir Bursa’ya gelenler, artık müzeyi görmeden gitmiyor.

Bu ilgi önümüzdeki aylarda daha da artabilir.

Neden mi?

Diriliş Osman dizisi önümüzdeki yayın döneminde başlayacak. Osman Gazi rolünü oynayacak olan ünlü oyuncu Burak Özçivit de geçtiğimiz günlerde müzeyi özel olarak gezmiş.

Diriliş-Ertuğrul dizisi sayesinde Bilecik Söğüt’e büyük ilgi olmuştu…

Diriliş-Osman dizisiyle de Bursa ön plana çıkabilir.

Tophane ve Panoramik Müze ziyaretçi akınına uğrayabilir.

Belediyeler şimdiden önlemini almalı.

Dizi turizmi deyip geçmeyelim.