CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun içinde yara olmuş, son yerel seçimde Bursa’yı da alamamak…
Konuk olduğu TV programlarında, partisinin toplantılarında bu konuyu sürekli gündeme getiriyor.
Hafta içinde katıldığı son TV programında da yaptı aynı özeleştiriyi…
Dedi ki;
“31 Mart yerel seçimleriyle ilgili yanıldığım, üzüldüğüm bir yer var o da Bursa. Oysa alabilirdik, az bir puanla kaybettik. Bu bizim kabahatimiz. Adayımız doğruydu ama orayı iyi yönetemedik. Bunu da rahatlıkla söylüyorum. Sorun vardı. Bursa’yı İstanbul’dan çok daha rahat alabilirdik, olmadı. İçimde bir yaradır Bursa!”
*
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı bu samimi özeleştiriyi, Bursa’daki partililer de aralarında yapıyorlar, seçimin bittiği günden beri…
Onların da içinde yara, seçimi çok az farkla kaybetmek…
Kaybetmeyi de şu 4 ana nedene bağlıyorlar:
* İl Başkanı Hüseyin Akkuş ile Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’in arasının bozuk olması…
* Akkuş ile Bozbey’in bu soğukluğu eylem ve söylemleriyle seçim boyunca partililere, seçmenlere hissettirmesi… Seçim çalışmalarında ayrı telden çalmaları…
* Milletvekillerinin de barıştırmak yerine iki başkan arasındaki kavgada taraf olmaları ya da yaşananlara sessiz kalmaları…
* Seçim günü, sandıklara yeterince sahip çıkılmaması…
*
Kısaca partililer, Bursa’da Büyükşehiri kaybetmenin nedenini merhum 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in o meşhur sözüyle özetliyorlar:
“Kavgalı eve kız, kavgalı partiye oy vermezler!”
Yapılan bu eleştiri ve özeleştirilerde belki haklılık payları var CHP’lilerin fakat bir acı gerçeği sürekli atlıyorlar…
Hangi gerçeği mi?
İnegöl gerçeğini!
Bu ilçemiz, il olmadıkça, CHP’nin Bursa’da büyükşehir belediyesini kazanması, yaranın kapanması çok zor görünüyor!
Bu çağrı alkışlanır
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, sosyal medya hesabından, BTSO Başkanı İbrahim Burkay’a güzel bir çağrıda bulunmuş…
“Bursa’mızın marka değeri Bursaspor’a hep destek tam destek. Ben de kuruluş yılımıza atfen 1963 forma sipariş ediyorum. Değerli dostum İbrahim Burkay, ‘Yeniden Zirveye’ sloganıyla, ait olduğumuz yere döneceğimiz 2020 yılına atfen 2020 forma almaya var mısın?” diye sormuş…
Burkay da bu çağrıya olumlu yanıt vererek, 2020 forma alma sözü vermiş…
Bakalım, diğer ilçe belediye başkanları ve BUSİAD, MÜSİAD ve diğer STK’larla Bursa’daki anlı şanlı büyük fabrikalar, bu anlamlı kampanyaya destek verecek mi?
Forma almanız şart değil şort ve tozluk da olur!
Paralı hastane yolu!
Bursa Şehir Hastanesi’ne ulaşım alternatiflerini arttırmak amacıyla 60 adet yeni taksi plakası satmayı düşünüyordu Büyükşehir Belediyesi…
Bu satıştan iyi de bir gelir elde etmeyi hedefliyordu.
Görünen o ki, evdeki hesap çarşıya uymamış, plaka satış işi yatmış gibi görünüyor.
Hastaneyi yapıp, Devlet’e kiralayan Rönesans Holding bu işe sıcak bakmamış diyorlar…
Şu an, yolcu getirip götüren her taksiden 5 lira alınıyormuş hastanede…
Bu parayı kim alıyor?
Hangi gerekçeyle alıyor?
Var mı böyle bir yasal hakları?
Valilik, Belediye ve Şoförler Odası bu uygulamaya niye sessiz kalıyor?
Taksici esnafının daha çok işine mi yarıyor?
Ya, diğer hastanelere de kötü örnek olursa?
Paralı otobanı biliyorduk da paralı hastane yolu uygulamasına da ilk kez tanık oluyoruz?
İzzet Kaptan
Yaz aylarında, teknesiyle Gemlik Körfezi’ni tur attırırdı İzzet Kaptan…
Bursa’da yaşayıp da katılmayan var mıdır acaba?
Tam bir piknik havasında geçerdi o geziler…
Vatandaşlar bir yandan yanında getirdiği yiyecekleri yerken, bir yandan da çalan hareketli şarkılarla oynar coşardı.
Denizde çok dalga çıkınca da müzik yerini tekbirlere bırakırdı!
Verilen molalarda da denize girerek serinlerdi.
Her geçtiği yerleşim yerlerine, mikrofonuyla seslenir selamlar gönderirdi İzzet Kaptan…
Ömrünün 70 yılını denizlerde geçiren ve şu an 93 yaşında olan İzzet Bayrak, evindeki ve teknesindeki deniz malzemelerini Bursa Kent Müzesi’ne bağışlamış, deniz kokulu hatıraları şimdi o müzede yaşatılacak…
Bu güzel kararından dolayı kutluyorum kendisini ve ailesini…