Bir mağazaya giriyorsunuz…
Hoşunuza giden bir mont ya da ceket görüyorsunuz…
Ve, denemek için alıp kabine giriyorsunuz…
Giyip aynanın karşısına geçiyor, üzerinize nasıl durduğuna, yakışıp yakışmadığına bakıyorsunuz…
Derken denemek için giydiğiniz kıyafetin cebine gidiyor eliniz…
O da ne!!!
Cepten bir cüzdan çıkıyor!
Hem de içi para ve kredi kartlarıyla dolu!
Ne yaparsınız?
*
Büyük ihtimalle şaşırır, paniklersiniz önce…
Sağınıza solunuza bakarsınız size gizli kamera şakası filan mı yapılıyor diye…
Baktınız şaka değil, içi para dolu cüzdanlı ceketi çıkarıp ya aldığınız yere usulca bırakarak oradan uzaklaşırsınız…
Ya da, mağazadaki bir görevliye teslim edersiniz…
*
Geçtiğimiz günlerde, bu anlattığım olayın aynısı, Bursalı tanıdık bir siyasetçinin başına geldi.
Adını vermeyeyim, kendisi bir dönem AK Parti’de aktif siyaset yaptı, ilçe başkanlığı, il genel meclisi üyeliği görevlerinde bulundu.
Yanılmıyorsam şimdi bir meslek örgütünde başkan…
İşte, o siyasetçi AVM’de dolaşırken, ünlü bir giyim mağazasına giriyor…
Niyeti siyasette moda olan Reis modeli ekose ceket bakmak…
Ne olur ne olmaz, il başkan adayı olarak Genel Merkez’e çağırırlarsa, hazırlıklı olmak lazım diye düşünüyor, herhalde!
*
Koca mağazayı dolaşıyor dolaşıyor ve sonunda deneme kabinlerinin önündeki denenip bırakılan giysilerin arasında aradığını buluyor.
Hemen denemek için kabine giriyor…
Ceket üzerine cuk oturuyor ama cebinden kalınca bir cüzdan ve araba anahtarlığı görünce, çıkarmasıyla aldığı yere bırakması bir oluyor.
Cüzdanlı ceketin sırrı da az sonra anlaşılıyor…
Meğer yanındaki kabinde giysi deneyen bir vatandaşa aitmiş o ceket, dalgınlıkla çıkarıp yeni giysilerin üzerine koymuş…
Dua etsin, siyasetçiye denk gelmiş…
Şeytana uyup, cüzdanın içini boşaltan kötü niyetli biri de çıkabilirdi!
“Hayat ertelemeye gelmez!”
Bursa Valisi İzzettin Küçük, Adana’ya atanan İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız ile yine başka illere tayini çıkan Nilüfer ve Kestel Kaymakamlarına bir veda yemeği verdi.
Duygusal bir ortamda geçen yemekteki konuşmasında, harika bir istekte bulunmuş Vali Küçük…
Demiş ki;
“Gideceğiniz yerlerde de görevlerinizi yine layıkıyla yapacağınızdan hiç şüphem yok. Yalnız bu kutsal görevinizi yaparken sevdiklerinizi, ailenizi sakın ihmal etmeyin. Çünkü hayat ertelemeye gelmez!”
Gerçekten de öyle…
İş güç derken hayat akıp gidiyor elimizden…
Yıllar sonra dönüp bir bakıyoruz, ne çok mutlulukları ıskalamış ne çok güzellikleri kaçırmışız sevdiklerimizden!
Bu da atletli halk yazarı!
Mizansen yok…
Mesaj kaygısı yok!
Tamamen doğal ve insani bir kare…
Hafta sonu, evde oturmuş internete bakarken, kızım çekmiş çaktırmadan…
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na nispet olsun diye değil, köşesinde gençlik yıllarından kalma siyah-beyaz atletli fotoğrafını paylaşan Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’e inat paylaşıyorum!
Atletli yazar öyle olmaz böyle olur!