Avatar
Selahattin Adıgüzeller
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

İşte gıdada fiyatları yükselten en büyük çete!

Meyve ve sebze fiyatları niye yüksek?

Hükümet’e sorarsanız, sebebi açık…

Türkiye’ye kurla, faizle, diplomasiyle, algıyla boyun eğdiremeyen küresel güçler ve onların içerideki taşeronları yüzünden…

Aynı soruyu muhalefete sorarsanız, onların cevabı da belli…

Hükümetin tarım politikasındaki yanlış uygulamaları ve ithalata verilen ağırlık…

Hal ve toptancı esnafına sorarsanız, “taşıma, saklama, paketleme maliyetleri, vergiler, konserve ve dondurulmuş hazır gıdacılarla yaşanan ticari rekabet” der…

Marketlere, pazarcı esnafına sorarsak, onlar da ürün kalitesi ve çeşitliliğinin azlığını, çıkan fireleri ve ödemedeki nakit sıkıntısını gerekçe gösterecektir.

*

Pahalı diye eleştirilen o meyve ve sebzeleri yetiştiren köylü kardeşimizin cevabı ise derdi kadar büyüktür…

Saydırır nedenlerini;

“Tohum, gübre, mazot, ilaçlama, işçilik gibi üretim maliyetleri çok yüksek. Ekleyin buna arada yaşadığımız beklenmedik doğa felaketlerini… Ürünü alırken nazlanan toptancıların aldıkları ürünün bedelini uzun vadelere yayarak ödeme politikalarını… Arada çıkan dolandırıcıları! Bankalardan aldığımız kredileri geri ödemede yaşadığımız ekonomik sıkıntıları… İthal edilen ürünler yüzünden bizimkilerin tarlada kalma riskini ve tarımı bilmeyenlerin sırf parasına güvenerek bu işe girmelerini…”

*

Dinleyince, hepsine hak veriyoruz…

Fakat, sebze ve meyve fiyatlarının hatta tüm gıda ürünlerinin fiyatlarını zıplatan, sürekli gözardı ettiğimiz bir gerçek daha var…

Ne mi?

İsraf çetesi!

Çetenin ne kadar etkili olduğunu, ekonomimize verdiği zararın boyutunu yakından görmek istiyorsanız, kapımızın önündeki çöp konteynerlerine şöyle bir bakmak yeterli!

Bayat diyerek atılmış bir günlük ekmekler, binbir emek ve masrafla yapılıp yenmeden dökülen yemekler,  çürümüş meyve, sebzeler, bozulmuş, son kullanım tarihleri geçmiş bakliyatlar…

Ve ihtiyaç fazlası alınmış daha neler neler!

Kimse kusura bakmasın, bu israf çetesine dur demedikçe, tarlalara domates, biber, patlıcan değil   para ekseniz yetmez bu ülkeye!

İsraf çetesinin elebaşı da belli!

Kim mi?

Kim olacak kör olası nefsimiz!

 

CHP’den radikal tavsiyeler

 

CHP Genel Merkezi, belediye başkan adayları ile parti görevlilerinin seçim çalışmaları sırasında nasıl davranması gerektiği konusunda bir kitap hazırlamış…

Kitabın adı;

Radikal Sevgi Kitabı!

Çok ilginç tavsiyeler var…

İşte bazıları:

* Kibirden, alaycılıktan, yüksek siyasetten ve telaşla konuşmaktan uzak dur.

* Kavramsal konuşma, somut konuş.

* Az konuş çok dinle.

* Dolduruşa gelme, tartışmaya girme, rakip partiye laf sokma, hakaret etme.

* Her şeyi bilme, kürsüdeki gibi parmak sallayarak konuşma.

* Kendini iyi tanıt, samimi ol.

* Arkadaşınla konuşur gibi muhabbet et.

* Muhalefet esnafı olma.

Uygulaması zor olsa da maddelerin hepsi iyi güzel, her partiye uyar da bir tek son maddeye takıldım ben…

Muhalefet esnaflığı nasıl oluyor acaba?

Bursa’da bunu yapanlar var mıdır?

 

Mermi

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın mitingindeki, “Patlıcancılara, bibercilere, patatescilere sesleniyorum; bir merminin fiyatını biliyor musunuz?” diye seslenişini TV’den izlerken askerlik anılarıma gittim bir an…

İstanbul’lu çok şeker bir Yunus asteğmenimiz vardı, o da atış talimlerinde karavana atanlara kızıp, “Len hergeleler, bir merminin bu devlete maliyeti kaç lira biliyor musunuz?” diye azarlardı.

Bir gün, acemi bir asker, boş bulunup “kaç lira?” diye sorunca, Yunus asteğmenimiz önce şöyle bir yutkundu, sonra Karadenizli tertibime döndü:

“Sen söyle bakayım, bir mermi kaç lira?”

Karadenizli tertibimin cevabı, hemşerisi Temel tadındaydı:

“Ne bileyim komutanim, ben hiç karavana atmadım da?”       

 

VAR gücü!

 

Sezon başından beri Bursaspor’un canı VAR’dan yanarken üç maymunu oynayanlar, kendi takımlarının canı yanınca şimdi VAR gücüyle feryat ediyorlar, medyada…

Fakat helal olsun!

MHK Başkanı’nı bile istifa ettirmeyi başardılar.

 

Bugün 14 Şubat…

 

Öyleyse, sıradaki şarkıyı, günün önemini unutup, sevgilisine hediye almayanlar için söylesin Kubat:

“Haydi güzelim şeker ezelim

Bu sene de bekar gezelim!”

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X