Önceki gün bizim Mustafa Özdal’ın köşesinden müjdeyi vermiş Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş…

Yeni stadyumun bitmeyen timsah figürlü kafası nihayet yapılacak…

Özdal’ın yazdığına göre;

Dünyanın en heyecan verici stadyumunu yapan firmayla sözleşme feshediliyormuş. Bu gerçekleşir gerçekleşmez yeni bir ihaleye çıkılacak ve başta timsahın kafası olmak üzere stadın kalan tüm eksiklikleri tamamlanacak.

Başkan Aktaş, işin mali boyutunu da paylaşmış…

Timsahın kafası için en az 8-10 milyon liralık bir maliyet çıkabilirmiş…

E bu rakam çok normal, yıllardır ağzı açıkta dura dura timsahın dişleri çürüdü, implant şart oldu!

Nilüfer Devlet Diş Hastanesi’nde de yaptıracak hali yok!

*

Bu espri nereden geldi aklıma, onu da yazayım…

Bursaray’da yolculuk yaparken, karşımdaki koltukta oturan genç annenin 4-5 yaşlarındaki erkek çocuğu ile çok hoş bir diyaloğuna tanık oldum…

Stadın yanından geçerken çocuk sordu:

“Anne bu ne?”

“Timsah stadı yavrum… Bak burası da kafası…”

“Ee hani dişleri yok!”

“Yemekten sonra fırçalamadığı için çürümüş, doktorlar da çekmişler hepsini!  Fırçalamazsan sen de timsah gibi kalırsın dişşiz!”

“Peki nasıl yemek yiyecek?”

“Onu da akşama babana sorarsın evladım, o gidiyor Bursaspor’un maçlarına!”

*

Görüyorsunuz, millet artık çocuklarını korkutuyor timsahın bitmeyen kafasını ve dişlerini göstererek…

Yakında, çocuğuna “Okumazsan, bak böyle kafasız kalırsın!” diyenler bile olabilir…

Baktım çocuk timsahın dişsiz haline çok  üzüldü…

Moral olsun diye takıldım:

“Timsahın dişleri sadece fırçalamadığı için değil maçlarda çok gol yediği için de çürüdü! Puan alamayınca yediği goller asit yapıyor ağzında!”

Gülmedi tabii esprime!

*

Şaka bir yana…

Timsahın kafasıyla da bitmiyor ki iş…

Milli maç oynanacak seviyeye gelebilmesi için yollarının ve otoparkının da tamamlanması gerekiyormuş…

Bir 100 milyon liracık da ona lazım…

Alinur Başkan, yeşil timsahın kafasını, dişlerini tamamlayım derken, kendi dişlerinden olmazsa iyidir!

 

Seçiminin kaybedeni yok

 

* AK Partililere soruyorsunuz;

“Bursa Büyükşehir Belediyesi, 13 ilçe belediye başkanlığı ve belediye meclislerinde çoğunluk bizde… Seçimin kazananı biziz…”

 

* CHP’lilere soruyorsunuz;

“Büyükşehiri kazanamadık ama aradaki oy farkını iki puana kadar indirdik. Ayrıca Nilüfer ve Mudanya’yı vermedik. Yanında bir de Gemlik’i de kazandık. Bu büyük bir başarıdır!”

 

* MHP’lilere soruyorsunuz;

“Bursa’da tek aday gösterdiğimiz yer Yenişehir’di, onu da kazandık. Hiç yoktan iyidir. Bu başarı değil de nedir?”

 

* İYİ Parti’lilere soruyorsunuz;

“Belki ilçe belediye başkanlığı kazanamadık fakat yeni bir parti olarak çıkardığımız meclis üye sayısı, seçimden başarılı çıktığımızın en güzel kanıtıdır.”

 

* Diğerlerine soruyorsunuz;

“Bütçe ve medya desteksiz girdiğimiz her seçim bizim için başarıdır.”

 

* Seçmenlere soruyorsunuz;

“Ben kazandım tabii… Seçimin hatırına, mahallemde yapılmayan ne altyapı kaldı ne üst yapı!”

 

Çorap örenler

  

ABD’deki erkeklerin yeni hobisi, örgü örmekmiş!

Bir araya gelerek, örgü örüp zaman geçiriyorlarmış.

Boyunlarında ip, ellerinde şişle iki ters bir düz, kimi kazak örüyormuş kimi hırka…

Oysa onların hobi olarak yaptıkları bu örme işini Nilüfer’e bağlı Yenikarağaç Köyü’nün erkekleri yıllardır yapıyorlar.

Hem de öyle gizli saklı değil köyün kahvesinde, evinin kapısının önünde oturarak, renk renk çoraplar örüyor, ihtiyarı genci…

Bazıları satıp para da kazanıyor.

Çok haber olmuştur medyada…

Bu geleneği hala sürdürüyorlar mıdır bilmiyorum, devam ediyorsa, ABD’li erkekleri köye davet edip, çorap nasıl örülür göstersinler diyeceğim ama korkuyorum…

Ya dönüşte Başkan Trump’a da öğretirlerse?

Başımıza ördüğü çoraplar yetmezmiş gibi!

 

Tanzim

 

TOFAŞ’ın CEO’su Cengiz Eroldu, “Belediyelerin meyve sebzede yaptıkları tanzim uygulamasını biz de otomobilde yaptık. 65 bin liralık arabamız yok satıyor” demiş…

Ne diyelim…

Darısı, akaryakıt tanzimlerine!