Güzel bir söz!

Genelde, ülkede ekonomik veya siyasi kriz dönemlerinde sıkça söylenir…

Siyasetçisi, bürokratı, normal vatandaşı, iş dünyası, esnafı, spor ve sanat camiası, medyası hemen herkesin dilindedir:

“Aman ha! Hepimiz aynı gemideyiz!”

Sözün anlamı açık…

“Şu an birbirimizi hırpalamanın, eleştirmenin sırası değil. Gemi batarsa hepimiz batarız. Sığınacak başka gemi de yok! Akıllı olalım, birlik ve beraberlik içinde olalım. Gemiyi, görünen- görünmeyen buz dağlarına çarptırmadan, dalgalarda su aldırmadan, karaya oturtmadan limanına sağ salim yanaştıralım!”

*

Hepimizin aynı gemide olduğumuz sözüne aynen katılıyorum ama keşke bu söz sadece zor zamanlarda aklımıza gelmese…

Örneğin;

Seçim zamanları da hatırlasak!

Çünkü;

Dümene geçmek, güvertesinde manzarası en güzel gölge yerleri kapmak uğruna, kendi partimize oy vermeyenleri, her seçimde gemiden aşağı atacak hale geliyoruz neredeyse!

Bizim partiye oy verirsen, mavi tura çıkmış aşk gemisindesin…

Diğer partiye verirsen, Titanik’tesin…

Hele öbür partiye oy verirsen, ya mülteci botunda ya da balıkçı teknesindesin!

Ve;

En büyük kaptan bizim kaptan, diğerlerinin kaptanlık belgesi şen kasaptan!

*

Yalnız seçim dönemleri olsa iyi, futbol maçlarında özellikle derbilerde de unutuveriyoruz aynı gemide olduğumuzu bir anda…

Rakip takımı seven ve destekleyenler, anında korsan gemisinin yolcusu gibi görünmüyor mu gözümüze?

Tuttuğumuz kulübün renklerini taşımayanları, bırakın gemiden atmayı daha gördüğümüz yerde bir kaşık suda boğmaya çalışmıyor muyuz?

Hele trafikte!

Bir bakıyorsunuz aynı geminin yolcuları, yol verme veya park yeri yüzünden birbirine girmiş, güvertede şenlik var, kamarada düğün! 

Yine de;

İyi ki aynı gemideyiz diyorum, ya olmasaydık, vay o limanların haline!

 

Dağın gülen yüzü; Keles

 

Keles Belediye Başkanı Mehmet Teke, her yaz kiraz mevsiminde mutlaka elinde kiraz sepetiyle medya ziyaretimize gelirdi…

Bu gelişinde elinde kiraz yerine kestane şekerini görünce takılmadan edemedim:

“Hayırdır Başkan! Kirazlar kurtlandı mı?”

Kurtlanmasa da, yağan aşırı yağmurlar yüzünden bu yıl kiraz ağaçları büyük zarar görmüş, çiftçi perişan olmuş…

 “Kirazı biz de göremedik bu yaz!” dedi Başkan Teke…

Sohbetimiz sırasında, bölgenin tanıtımına ve ekonomisine değer katacak turizm projelerinden de söz etti…

Kocayayla, Kendir Yaylası, Gököz ve Gelemiç bölgelerindeki turizm yatırımları heyecan vericiydi.

Anlattığı projeler hayata geçtiğinde, Keles’e gelen dönmek istemeyebilir…

Mehmet Başkan, “Bizim de amacımız bu! İlçemizi Güney Marmara’nın cazibe merkezi yapacağız” dedi.

Uludağ’ın gülen yüzü Keles, doğasıyla, havasıyla, tarihiyle bunu hak ediyor.  

 

Düştü

 

Size demiştim değil mi?

Bakın nasıl dediğim çıktı!

Önceki gün, dolara endeksli hayat sigortamı iptal eder etmez, dolar tepetaklak düşmeye başladı.

Daha da düşecek görürsünüz…

Övünmek gibi olmasın…

Limonun tansiyonu düşürmedeki etkisi nasılsa benim de dolar üzerindeki şansım öyledir.

Bu arada, sigortanın varislerime vaaddettiği 54 bin dolarlık teminatı da yaktık!

Ne yapalım, Türk ekonomisine feda olsun!

Yeter ki o sağlam dursun!

Bizim için para tren, cebimiz istasyon nasılsa!

 

Vekiller yeni telefon arayışında!

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Onların İPhone’u varsa öbür tarafta da Samsung var. Kendi ülkemizde üretilen Venüs Vestel var” diyerek ABD mallarına boykot çağrısı yapınca…

Tamam dedim, daha önce sahte dolar yakanlar şimdi de Erdoğan’ın bu çağrısına eylemle destek verir, ellerindeki İPhone marka cep telefonlarını da medyanın huzurunda parçalarlar…

Fakat şu ana kadar bu tür bir eylem yaşanmadı.

Belli ki, daha telefonun taksitleri bitmediği için kıyamadılar!

İnsan, çaktırmadan Çin malı bir çakma İPhone alır, onu kırar, parçalardı!

Yalnız aldığım duyuma göre, Tayyip Bey’in o açıklamasından sonra AK Parti’de İPhone kullananların sayısında önemli bir düşüş yaşanmış…

Bilhassa milletvekilleri onun yerine Samsung mu Venüs Vestel mi alsam diye kara kara düşünüyorlarmış.