Hırsızlar da çalışma alanlarında ve markada ihtisaslaşmışlar!

Her birinin branşı var…

Örneğin, ayakkabı hırsızları!

Girdikleri apartman ve sitelerdeki kapı önlerinden sadece Adidas marka spor ayakkabılarını çalıp gidenler varmış…

Diğer marka ayakkabılara hiç dokunmuyorlarmış…

Ya o markaya karşı bir sevgisi, ilgili, çocukluktan kalma hevesi var, ya da ikinci el piyasası canlı!

Belki de, aralarında ihaleye çıkıyorlar veya kura çekiyorlar, kime hangi marka çıkıyorsa, girdikleri yerlerden yalnız o ayakkabıları seçip alıyorlar.

Bir nevi centilmenlik anlaşması gibi bir şey!

 

*

 

Bir dost sohbetinde anlatmışlardı bu konuyu…

Duyduğumda inanamamıştım…

Başıma gelince inandım!

İnanmakla kalmadım sinirlendim de!

Geçtiğimiz hafta içinde de bizim apartmanı ziyaret etti o ihtisas sahibi ayakkabı hırsızları…

Aldığım duyuma göre, o gece yalnız bizi değil mahalleyi sıradan geçmişler…

Genelde öyle yapıyorlar, yılda bir iki defa, genelde bu mevsimde geliyorlar, toplayıp gidiyorlar. 

Fakat ne ilginçtir ki, bizim şansımıza Adidassever değil Nikesever hırsızlar denk gelmiş!

Daire kapılarının önünde ve ayakkabalıklarda ne kadar az kullanılmış Nike marka spor ayakkabısı varsa doldurmuş çuvala…

Ne diğer marka spor ayakkabılara dokunmuşlar, ne de yeni olmasına rağmen kunduralara…

 

*

 

Komşularınkiyle birlikte bizim kızın da spor ayakkabısını götürmüş hergeleler!

Ayakkabının gittiğine mi yanayım, daha taksitlerinin devam ettiğine mi?

Üç gündür bat pazarı ve çevresinde dolaşıyorum, bir umut ikinci el ayakkabı satan tezgahlarda görürüm diye ama galiba bu ayakkabı hırsızları marka ve numara siparişi üzerine elden teslim, kapıda ödeme sistemiyle çalışıyorlar…

Kimbilir kimin ayağında spor yapıyordur bizim ayakkabı!

 

Konuşan Türkiye!

 

Cep telefonundan görüşme süresinde, Avrupa’nın lideri konumundaymışız…

Türkiye’nin en yakın takipçileri, Fransa, İsveç ve Norveç…

Abone başına aylık ortalama görüşme süresi 426 dakikaya ulaşmış. Almanya‘nın üç katıymış bu süre!

İşin garip tarafı;

Dünyanın en pahalı iletişimi de bizde!

Demek bir de ucuz olsa, tek rakibimiz papağanlar olacak!

Bazen toplu taşıma araçlarında cep telefonuyla yapılan volüm ayarı bozuk konuşmalara istemeden kulak misafiri oluyoruz…

Öyle gereksiz ve boş konuşmalar yapılıyor ki, bu kişiler telefon yokken ne yapıyorlardı diye merak ediyor insan…

 

Helal olsun Zaferspor!

 

Hafta sonu, Zaferspor‘un öncülüğünde gerçekleştirilen, çok anlamlı bir yürüyüş vardı Bursa’da…

Osmangazi’ye bağlı Zafer, Atıcılar, Vatan ve Gülbahçe mahallelerinde oturan 2 bin civarında vatandaş, ellerinde “Madde bağımlılığına hayır! Sağlıklı nesil, sağlıklı gelecek!” pankartlarıyla yürüdüler.

O mahalleleri yakından bilirim…

Mahalle sakinlerinin, uyuşturucu illetinin gün gelecek çocuklarını da tehdit edeceklerini kırk yıl düşünseler akıllarına gelmezdi.

Ne yazık ki;

Son yıllarda, özellikle gençler arasındaki madde bağımlılığında görülen artış, bütün aileleri ister istemez tedirgin ediyor, üzüyor, çocuklarının geleceği adına kaygılandırıyor.

Bu toplumsal soruna karşı topyekün ve kararlı mücadele şart!

Çocuklarımızı, zehir tacirlerinin ellerinden ancak böyle kurtarabiliriz.