Pazar günü yurt genelinde 2 milyon 265 kişi üniversite hayaliyle YGS’de ter döktü.
O tatlı heyecanı biz de yaşadık.
Sınavda çıkacak sorulardan çok, sınava geç kalma stresi vardı kızımda…
Çünkü, bu yıl ilk kez 09.45 kuralı diye bir uygulama başlatıldı.
O saati bir dakika bile geçireni sınava alınmayacağı bildirildi.
Sırf bu korkuyla, Nilüfer’deki evimizden, kızımın sınava gireceği Yıldırım’daki Eğitim Vadisi‘ne gitmek için iki saat öncesinden çıktık yola…
*
Biz sınava yetiştik ama…
Okul bahçesinde trafik yoğunluğu ve adres yanlışlıkları yüzünden 09.45 kuralına 3-4 dakika ile takılanlara tanık oldum…
Bir yıldır bu sınava hazırlanan gençlerin, o kural yüzünden kapıdan döndürülmesi üzücüydü…
Çocuklar da aileleri de maddi manevi yıkıldılar.
Sadece 3 dakika geciktiği için sınava alınmayan liseli bir gencin babasının, “Bu ülkede Suriyeliler kadar hatırımız, kıymetimiz yok mu? Yazıklar olsun!” şeklindeki haykırışı düşündürücüydü.
Koca bir yıllık emeğin hiç olmazsa 5 dakikalık töleransı olmalıydı.
*
Hep merak etmişimdir…
ÖSYM sınava girecekleri niye oturdukları yerden olabildiğince en uzak yerlerdeki okullara gönderiyor?
Herkes kendi ilçesinde, semtinde niye sınava giremiyor?
Girse ne sakıncası olabilir ki?
Kopya çeken her yerde çeker!
Hiç olmazsa trafiği yoğun olan şehirlerde yapmayın bu uygulamayı…
Sınav stresi yetmezmiş gibi üzerine bir de trafik stresini yüklemeyin insanların…
Yazık günah!
*
Birileri ÖSYM yetkililerine ülkemizdeki trafik gerçeğini, ulaşım sıkıntısını anlatmalı…
09.45 kuralını yine uygulasın ama herkes kendi ilçesinde, semtinde yolunu bildiği okulda sınavına girebilsin!
Bir de mümkünse;
Gençlerin geleceğini yakından ilgilendiren önemli sınavların yapılacağı gün, seçim dönemi de olsa referandum dönemi de olsa, her türlü siyasi parti etkinliği, mitingi, yürüyüşü iptal edilsin!
Hollanda’nın inekleri ve öküzleri!
Taşeron terör örgütlerinden sonra taşeron ülkeler de çıkmaya başladı karşımıza!
İşte son örneği Hollanda!
Toplasan nüfusu ve yüzölçümü bizim Selamet Mahallesi kadar bir ülke ama artistlik yapıyor laleler!
Artık ne içiyor ne kokluyorlarsa…
Ya da, birileri yürek yedirmiş belli!
Bakanlarımıza, milletvekillerimize, orada yaşayan gurbetçi vatandaşlarımıza yaptıkları terbiyesizlikten de öte insanlıkla bağdaşmayan bir davranıştı…
Hollanda’yı Holştayn cinsi inekleriyle meşhur bir ülke bilirdik meğer demokrasi-insan hakları-özgürlük laflarıyla geviş getirmeyi seven hoştlayn(!) öküzleri de varmış…
Öğrenmiş olduk…
Bakalım sırada hangi ülke var?
Poşetlenen siyasetçiler!
Pazar günü…
Başbakan Binali Yıldırım’ın miting yapacağı alanda dolaşıyorum…
Baktım bir grup AK Partili, yağmura ve soğuya karşı önlem olarak dağıtılan naylon yağmurluklardan giymişler…
Aralarında eski belediye başkanı, vekil ve parti yöneticileri de vardı…
“Bu ne haliniz?” diye takılınca gülerek verdiler cevabı:
“Ee ne yaparsın, partideki eskileri poşetliyorlar artık!”
Tıp Bayramı
Doktor doktor kalksana
Lambaları yaksana
Performans cepten gidiyor
Çaresine baksana!