“Bir berber bir berbere, bre berber gel beraber bir berber dükkanı açalım demiş…”

Çok meşhur bir tekerlemedir halk arasında…

Diksiyon derslerine katılanlara da söyletilir bol bol…

Adım başı açılan berber dükkanlarına bakılırsa, o tekerlemenin doğruluk payı da yok değil hani!

Yalnız benim oturduğum sokakta 5 berber dükkanı var!

Aralarında 50 metre mesafe yoktur!

Usturasına güvenen açıyor dükkanını…

 

*

 

Kendi işinin patronu olmak elbette güzel…

Berberlik diğer mesleklere de benzemiyor. Müşteri memnuniyeti, alışkanlığı çok önemli.

Vatandaş kendi veya berberi başka yere de taşınsa, arayıp buluyor!

Yıllarca aynı berbere giden, çocuğunu, torununu da getirenler var.

Fakat yine de, berber salonlarının birbirlerine çok yakın mesafelerde açılmaları hiç doğru değil…

Çalışma ruhsatı verilirken hijyenik koşullara olduğu gibi bu dengeye de bakılmalı…

O bölgede yaşayanların nüfus yoğunluğuna göre planlanmalı, iş yeri mesafeleri…

Aralarındaki haksız rekabeti önleyecek bu planlama, aslında tüm meslekler için geçerli!

 

*

 

Planlanmazsa ne oluyor?

Ya kazandığı rızkına kanaat ederek yaşıyor…

Ya bir süre sonra kapatmak veya devretmek zorunda kalıyor dükkanını…

Ya da, esnaflık ahlakına yakışmayan görüntüler çıkıyor ortaya…

Aynı sokakta berber dükkanı işleten iki esnaf, müşteri kapma yüzünden birbirine giriyorlar.

Biri hastanelik oluyor diğeri karakolluk!

Belki böyle şiddet içeren olaylar çok ender görülüyor ama şu bir gerçek, o iki berber dükkanı arasında belirli bir mesafe olsaydı, birbirlerinin rızkına müdahale etmeyecektiler.

 

*

 

Bursa Berberler Odası’nın bu konuda çalışmaları olduğunu biliyorum…

Özellikle;

Çalışma saatleri ve fiyat listesini kafalarına göre belirleyen oda üyesi olmayan berber salonlarına karşı hala mücadele veriyorlar.

Yasal düzenleme, planlama ve yaptırımlar şart!      

 

Ak saçlı gülen adam!

 

Birkaç saat öncesine kadar sosyal medyada paylaşımlar yapan, Dr. Abdi Gazioğlu‘nun ölüm haberini ilk duyduğumda, onu tanıyan herkes gibi ben de inanamadım, şaka zannettim…

Gerçekmiş oysa!

Şaşırmamak, üzülmemek elde değil.

Hayattan zevk almayı bilen ve seven, yüzü hep gülen, esprili oldukça sosyal biriydi Abdi Bey…

Takılırdım her karşılaştığımızda uzun ak saçlarına, “Doktorum, senin gibi saçlarım olsun, bir milyon borcum olsun” diye…

O da, atardı kahkahayı “Gel hemen değişelim kafaları” derdi.

Allah’tan kendisine rahmet, ailesine ve sevenlerine de sabır diliyorum.

Son yaptığın espri sana hiç yakışmadı be doktorum!

 

Erdoğan-Matlı görüşmesi…

 

AK Parti kulislerinde çalkalanan bir konu vardı…

Bursa eski Milletvekili Önder Matlı’yı Beştepe’ye davet eden, Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisiyle bir saat kadar başbaşa konuşmuşlar.

Siyaset mi ekonomi mi, acaba ne konuştular?

İl başkanlığı konusu da gündeme geldi mi?

Ahmet Emin Yılmaz abim, dünkü köşesinde neler konuştuklarını ayrıntılarıyla açıklayınca, bakıyor merak eden partililer epey rahatlamışlar.

Laf aramızda;

Tayyip Bey, gezen tavukla yan gelip yatan tavuk arasındaki lezzet farkını ve yumurta kalitesini de Önder Bey’e sormuş mudur diye merak edenler bile vardı!