Sevgili Ahmet Emin Yılmaz abimiz, dünkü köşe yazısında yine önemli bir konuya değinmiş…
Bursa’da şehitlerimizi sonsuza kadar yaşatacak bir şehitlik ve anıtının olmamasına dikkat çekmiş.
Pınarbaşı ve Hamitler mezarlıklarında şehitler için oluşturulan ayrı bölümleri hatırlatıyor fakat şehitlikle birlikte görkemli bir anıt yapmanın vefa borcu olduğunu belirtiyordu.
*
Düşüncelerine aynen katılıyorum…
Bu vatan uğruna, al bayrak uğruna gözünü kırpmadan ölüme giden şehitlerimiz için ne yapsak haklarını ödeyemeyiz…
O kahramanlarımızın isimlerini unutturmayacak, gelecek nesillere taşıyacak güzel bir şehitler anıtı Bursa’mıza gerçekten de yakışır.
Ahmet Emin abimiz yazısında, bu konuda bir de müjde vermiş…
Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali’nin seçim döneminde açıkladığı 100 proje arasında tarihi Kızıklar Bölgesi’ne görkemli bir şehitlik yapımı da varmış.
Başkan Edebali’nin projeyle özel ilgileniyormuş.
*
Aslında, şehitlik anıtı için çok uygun bir yer daha var…
Neresi mi?
Yıkılan Atatürk Stadyumu’nun olduğu bölge!
Biliyorsunuz buraya Büyükşehir Belediyesi bir meydan yapacak…
Projeye göre, Bursalıların her türlü sanatsal, kültürel, toplumsal ve siyasi etkinliklerde bir araya geleceği büyük bir meydan olacak burası…
Acaba diyorum ki;
İşte kentin en merkezindeki bu meydanın en güzel yerinde, üzerinde Bursalı şehitlerimizin isimlerinin de yazıldığı anlamlı dev bir şehit anıtı olsa!
Stadın yıkımından duyulan üzüntümüzü de hafifletir hem…
*
Güzel olmaz mı?
Meydana ayrı bir manevi değer katmaz mı?
Yeter ki, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe yeri göstersin, halkımız, STK’lar, meslek odalarının, el ve gönül birliğiyle kentimize yakışan bir şehit anıtını yaptıracağından eminim.
Başkan Altepe’nin de bu öneriye olumlu bakacağını düşünüyorum…
Kestane kebap, yazması sevap!
Dün, Olay Medya ailesi olarak Kardelen’in konuğuyduk…
Kestane şekerinde yurtiçi ve yurtdışında aranılan markalar arasına girmeye başaran, Bursa markasının Yaylacık Köyü’ndeki üretim tesislerini gezdik.
Üretim yerine girerken alınan sıkı hijyenik önlemleri görünce bir an hastane ameliyathanesine giriyorum zannettim.
“Kestane mi hastane mi?” diye sormak zorunda kaldım…
Firmanın Genel Müdürü Mümin Akgün ve Ticaret Müdürü D. Utku Özdemir’den, kestanenin ağaçtan koparılıp kestane şekerine dönüşümün meşakkatli hikayesini, geleceğe dair ticari hedeflerini dinledik.
Bu arada, tatlısından kebabına hatta böreklisine kadar kestaneli tatmadığım ürün kalmadı.
Kestaneli börek sadece gelen misafirlere has yapılıyormuş…
Laf aramızda;
Onun da üretimine geçilse, hiç fena olmayacak!
İçelim ayran, olalım hayran!
Sütaş’ın İzmir’deki üretim tesisini açan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törende ülkemizin milli içkisinin ayran olduğunu bir kez daha vurguladı.
Vurgulamakla da kalmadı lıkır lıkır içti medya ve davetlilerin önünde bir şişe ayranı Tayyip Bey!
Sonra verdi satırı terör örgütlerine ve destekçilerine!
Bu reklam yeter ama yine de Sütaş, TV reklamlarında bir düzenleme yapmalı…
Malum önümüz yılbaşı…
Sahte ayranlara karşı, tiryakileri uyarmalı!
Sonuçta, ayran da bir süt ürünü, memede durduğu gibi durmaz!