Reşat Oyal Kültürpark‘ı Bursa’nın tek cazibe merkeziydi eskiden…

Eğlenmek, dinlenmek isteyenlerin vazgeçilmez mekanıydı…

Bursa akardı adeta parka…

Çocuklar lunaparkta, hayvanat bahçesinde eğlenirler. Gençler gölde kürek çeker, sevgililer en kuytu köşelerde cilveleşir, büyükler ise çay bahçelerinde sohbet edip dinlenirlerdi.

Demlenmeyi sevenler de restoranları tercih ederdi.

Fuarlar olurdu panayır tadında…

Parkta düğün cemiyeti yapmak ayrıcalıktı…

Taylan Açık Hava Gazinosu‘nda ünlü sanatçılar sahne alırdı…

 

*

 

Ne var ki, Bursa büyüdü, nüfus çoğaldı…

Jenerasyonla birlikte kentin yaşam kültürü, eğlence ve dinlence alışkanlıkları değişti…

Bu arada;

Parktaki fuar ve benzeri etkinlikler kalktı.

Nikah Dairesi ve Hayvanat Bahçesi taşındı.

Gölün debisi düştü!

Taylan Gazinosu tarih oldu.

Üstüne bir de Atatürk Stadı da yıkıldı!

Derken;

Yeni yeni parklar, eğlence merkezleri AVM’ler açıldıkça, Kültürpark eski cazibesini giderek yitirmeye başladı…

İnsanlar sadece ramazan akşamları bir de festival dönemleri gelir oldu. Onda da otopark sorunu yüzünden geldiğine pişman oluyor çoğu…

 

*

 

Kültürpark, eski cazibesine nasıl kavuşur?

İşte bu sorunun cevabı, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin hazırladığı projelerde gizli…

Örneğin;

Yıkılan stadyumun yerine yaptığı o büyük meydanı, Kültürpark‘la birleştirmeyi düşünüyormuş Başkan Altepe…

Sadece meydanı değil, termal turizm merkezi olarak ayrılan eski Dericiler bölgesini de parkla bütünleştirme düşüncesi var… 

Ayrıca;

Park içindeki arkeoloji müzesini başka bir yere taşıyıp, o alanı Açıkhava Tiyatrosu‘na dahil etme ve yıkılan nikah salonunun büyüğünü aynı yere çok katlı otoparkla birlikte yapılacağını, daha önce açıklamıştı.

Altepe‘nin, parka teleferik getirme projesi bile var!

Peki uzun vadeli bu projeler, Kültürpark’a eski cazibesini kazandırır mı?

Eski olmasa da yeni bir cazibe kazandırabilir!

 

Sosyal medyada sakın ‘dayı’lanmayın!

 

Geçtiğimiz günlerde;

Bilişim uzmanları, sosyal medya kullanıcılarına ilginç bir uyarıda bulunuyorlardı:

“Dayınızı sakon ola ki sosyal medya hesaplarınıza etiketlemeyin! Etiketlerseniz de dayınız olduğunu asla belirtmeyin!”

Neden mi böyle bir uyarıda bulunmuşlar?

Sosyal medya hesaplarınızı çalarak, sizin adınızla dolandırıcılık yapanlara karşı uyarmak içinmiş…

Dayı ile ne alakası var demeyin, hem de çok önemli bir ayrıntı var!

Ne mi?

Dayınızın soyadı, doğal olarak sizin de annenizin kızlık soyadı oluyor haliyle!

Bu durumda, sosyal medya hesabınıza giren kötü niyetli insanlar hiç zahmet etmeden bu gizli bilgiyi öğrenmiş oluyorlar ve olmadık yerlerde kullanabiliyorlarmış!

Dolandırılırsanız dayınız bile kurtaramaz sizi, benden söylemesi!

 

Spor olsun!

 

Bir sosyal anket servisi, ülkemizdeki insanların spora ve spor dallarına olan ilgisini ölçmüş…

20 bin denekle yapılan anketin sonuçları ilginç…

“Spor yapıyor musunuz?” sorusuna “Evet” cevabı verenlerin oranı yüzde 46 çıkmış. Spor yapmadığını söyleyenlerin en büyük gerekçesi de zamansızlık!

Sporla ilgilenenlerin en çok tercih ettiği aktivitelere gelince…

İlk sırada futbol, ikinci sırada fitness, üçüncü sırada da doğa sporları gelmiş…

Atıcılık(!) sporunu yapanların listeye girememesi hayret verici!