Marmara Belediyeler Birliği’nin bu yıl üçüncüsü düzenlenen Akıllı Belediyecilik Zirvesi, İstanbul’da gerçekleşti.

Zirvenin ilk günü, ‘akıllı şehir’ kavramı tartışıldı…

İkinci günü ise, iklim değişikliği…

Birliğin Başkanlığını da yapan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, zirvenin açılış konuşmasında, artık akıllı şehir kavramının altını doldurma vaktinin geldiğini söylemiş ve eklemiş:

“Sadece son teknoloji ile bezenmiş akıllı şehirler tasarlamak yeterli değil; akıl içeren, yaşanabilir şehirleri oluşturmak gerek!”

 

*

 

Henüz akıllı cep telefonlarıyla baş edemezken bu akıllı şehir de nereden çıktı?

Aklım karıştı benim…

Bir şehrin akıllı olup olmadığını nasıl anlayacağız?

Örneğin;

Olası bir depremi, diğer afetleri önceden bildirecek mi?

“Hava çok lodoslu, kalemine güvenip de sakın dışarı çıkma uçarsın! Filanca yoldan geçme, kafana bir şeylerin düşme ihtimali de var” uyarısında bulunabilecek mi bana?

Trafiğinin akışı, akıl sağlığıma iyi gelecek mi?

Medyaya gidip gelirken, “Bugün işinize özel aracınız yerine toplu taşıma aracıyla gidiniz… Bursaray veya halk otobüsü çok kalabalık oluyor derseniz, bisiklete binin… Yalnız dikkat edin, paçalarınızı zincire kaptırmayın!” gibi uyarı ve önerilerde bulunacak mı?

 

*

 

Aklımda daha bir sürü deli sorular var…

Başlatılan kentsel dönüşüm projelerinde akıl oranı kaç?

Elektrik, su, doğalgaz faturaları, daha mı akıllı gelecek?

Boş ve kazıklanmayacak bir otopark bulmamızı sağlayacak mı?

Meydanı meydan gibi, parkları çiçek gibi olacak mı?

Havası mis mi kokacak, baz mı?

Bu dediklerim olmayacaksa, neyleyelim akıllı şehri!

En önemlisi;

Akıllı şehirlerde yaşayanlar, zeka (aykü) testinden geçirilecek mi?

Ya, vatandaşın zeka oranı yaşadığı akıllı şehirden, oturduğu akıllı binadan yüksek veya düşük çıkarsa?

Aradaki fark emlak vergisine yansıtılacak mı?

Gel de merak etme!

 

Eşek ve Fil!

 

ABD’de dün başkanlık seçimi vardı…

Bilindiği gibi, eşek amblemli Demokrat Parti adayı Hillary Clinton ve fil amblemli Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Donald Trump başkanlık için yarışıyorlardı.

Muhtemelen kazanan bugün belli olacak.

Stratejik ortaklığımız olduğundan ister istemez ABD’deki seçimlerin sonuçlarıyla yakından ilgileniyoruz.

Tek temennimiz;

Ha Hillary, ha Trump…

Yeter ki Türkiye-ABD ilişkilerinde girmesin dostluğa kramp!

Oysa biliyoruz ki;

Hangi aday kazanırsa kazansın bir gerçek değişmeyecektir…

ABD Ortadoğu’da terör örgütlerini mayın eşeği olarak kullanmaya devam edecek ve züccaciye dükkanına giren fil gibi ortalığı dağıtmayı, karıştırmayı sürdürecek!

 

“Vatan Sana Kanım Feda”

 

Türk Kızılayı’nın “Vatan Sana Kanım Feda” sloganıyla ülke genelinde başlattığı kan bağışı kampanyasına bir destek de Vali İzzettin Küçük’ten geldi.

Heykel’deki tarihi Valilik Binası’nda kurulan stantta tüm protokolü kan bağışına davet etti.

İlk bağışı da kendi yaptı Vali Küçük…

Kampanyaya destek verenlere baktım, Bursa milletvekillerinden bir tek AK Parti’li Hüseyin Şahin vardı.

Diğer 17 vekili ve belediye başkanlarını da gözlerimiz aradı!

Bir de;

Cumhuriyet Balosu’nda alkol ikram edildi diye yaygarayı koparanları!