Cumhurbaşkanı, “teşkilatlarımızda ve belediyelerimizde metal yorgunluğu var” dedi…

Der demez de metallerden istifa sesleri gelmeye başladı!

Önce il başkanları gönüllü olarak (!) görevlerinden istifa ederek, bir daha aday olmamak şartıyla partilerine hizmete devam edeceklerini açıkladılar…

Şimdi sıra yerel yönetimlerde…

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş gitti…

Sırada, Ankara’nın efsane Başkanı Melih Gökçek dahil birçok ilin belediye başkanı olduğu yazılıyor, konuşuluyor…

Söylentilerin ne kadarı doğru, ne kadarı uydurma bilinmez ama AK Parti Genel Merkezi’nde bu yönde bir çalışma yapıldığı gerçek…

 

*

 

İşin en garip ve en hazin tarafı;

Halkın oylarıyla 5 yıllık hizmet için göreve gelmiş belediye başkanlarının, görev sürelerinin bitmesini beklemeden koltuğu bırakıp gitmeleri ve giderken mantıklı bir tek istifa gerekçesi sunamamaları!

Metal yorgunluğu dedikleri bu olsa gerek!

Koskoca İstanbul’un Başkanı Kadir Topbaş bile “Ben artık kendimi İslam’a adayacağım!” dedi ve  muhallebici dükkanından çıkar gibi ceketini alıp çıktı belediyeden…

Ne oldu gökten vahi mi indi, yoksa rüyanıza ak sakallı dede mi girdi de birden kendinizi İslam’a adama kararı aldınız Kadir Başkan?

Kimseler soramadı!

 

*

 

Peki kesim sırasını bekleyen adaklık kurban gibi, istifa ettirileceği günü bekleyen listedeki diğer başkanlar ne yapsınlar, onlar nereye adasınlar kendilerini?

İşte onlara benden bila bedel öneriler…

Kendinizi sosyal medyaya adayacağınızı söyleyin…

İnandırıcı olmazsa, organik tarıma, büyükbaş hayvancılığa adayacağınızı açıklayabilirsiniz…

Ona da sıcak bakmazlarsa, ailenize ve torunlarınıza adayacağınızı belirtebilirsiniz…

Hayır işlerine adama sözü de tutar…

Tutmazsa, “Erik dalı gevrektir oynamayı çok özeniyordum. Onu öğrenmeye adayacağım” diyebilirsiniz…

Fakat en iyi şöyle yapın…

“Kendimi bir yere filan adamıyorum arkadaş, metalimi dinlendireceğim” deyin gitsin!

 

Altını bozduralım ekonomiyi azdıralım!

 

TBMM’de partisinin grup toplantısında ‘yastık altı altını’ olanlara şu çağrıda bulundu Cumhurbaşkanı Erdoğan:

“Yastığınızın altında veya kolumuzdaki altınlar bize bir şey kazandırmaz. Bunları altın tahviline veya altına dayalı kira sertifikalarına döndürerek değerlendirelim. Ülkemizin büyümesine, gelişmesine katkı sağlayalım!”

Tayyip Bey’in bu çağrısı bakalım ne kadar etkili olacak, yastıklar boşalacak, kollar hafifleyecek mi?

Bu arada;

Bankaların “Altınlarınızı bize getirin” şeklindeki taciz SMSlerine de biri dur desin!

Yok kardeşim, ne altınımız ne gümüşümüz, olsa yastık sizin!

İnanmıyorsanız, dedektörle gelin eve birlikte arayalım!  

 

Günün mesajı

 

Dün, Hayvan Haklarını Koruma Günü’ydü…

Bu güzel güne dair birçok mesajlar verildi fakat içlerinde bir tanesi vardı ki harikaydı…

Gıda Tarım ve Hayvancılık eski Bakanı Faruk Çelik, sosyal medyada paylaşmış…

Diyor ki;

“Bugün, Dünya Hayvanları Koruma Günü. Dünya üzerinde insanlar kadar hayvanlar da hak sahibidir. Fakat, ‘Hayvanlık’ olarak tanımlanan eylemleri nedense hep insan kılıklılar yapmakta. Siz, beline bomba bağlayıp kuzuların arasında patlatan koyun gördünüz mü?”