CHP’de Yıldırım ilçe belediye başkan adayı da belli oldu…
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun…
Tanıdık bir isim…
Yakın geçmişte bizim OLAY TV’de, uzmanlık alanıyla ilgili programlar yapıyordu Özgür Bey…
Özellikle Bursa’daki emeklilikte yaşa takılanların sesi olmuştu.
Bu kesimin kurduğu derneğin etkinliklerinde aranılan isimdir.
EYT’le (emeklilikte yaşa takılanlar) ilgili kanun teklifleri ve soru önergeleri hazırlanmasında, CHP Genel Merkezi’ne de katkı sağlayanlardır.
*
24 Haziran 2018’deki genel seçimlerde de CHP Bursa 1. Bölge 5. sıra milletvekili adayı olmuştu Erdursun…
Meclis’e gideceğine dair çok umutluydu ama kısmet olmadı.
Seçimden sonra her gördüğümde kendisine takılıyordum, “Yaşa takılanları bırak, biraz da vekillikte beşe takılanlara bak!” diye…
Özgür Bey, önümüzdeki yerel seçimlerde de şansını Yıldırım Belediye Başkan adayı olarak deneyecek…
Gerçi, evi ve işyeri yakın olduğundan Nilüfer’e daha sıcak bakıyordu.
Yıldırım onun için de sürpriz oldu.
Adaylığı kabul ettiğine göre, Yıldırım’da emeklilikte yaşa takılan seçmen sayısı fazla!
Yoksa CHP ve ittifak ortakları İYİ Parti’nin oylarına kalırsa işi zor!
*
Erdursun’un adaylığına sevinen Yıldırımlılar, seçim vaatlerini merak ediyorlar…
Örneğin;
Emeklilikte yaşa takılanlardan sonra ortaya bir de kentsel dönüşümde yatay mimariye takılanlar çıktı Bursa’da…
Kendilerine YMT’liler adını veren sayıları oldukça yüksek bu mağdur kesimle ilgili özel bir çalışma iyi oy getirir diyorlar…
Benden söylemesi!
Bu arada;
Her yerel seçimde Yıldırım’da CHP’den belediye başkan aday adayı olan Bahattin Kuşoğlu’nun da Cüneyt Karlık gibi gerçekleri görüp, jübile yapma vakti geldi.
Bu kaçıncı seçim, kaçıncı aday adaylığı?
Kabul edin artık ağzınızla kuş tutsanız, CHP sizi aday göstermeyecek!
Aynı sözlerim Şahin Sevinç için de geçerli!
Sizler de adaylıkta şansa takılanlar diye bir dernek kurun bence!
Bez torbalara dikkat!
31 Mart’taki yerel seçiminde siyasi partilerin en gözde promosyonu bez alışveriş torbası gibi…
Partiler ayrı dağıtıyorlar, belediye başkanları ayrı…
Aralarında, “Çevre sağlığına en çok biz önem veriyoruz” yarışına döndü bu konu…
Tüketici memnun da marketler bu işe ne diyorlar acaba?
“Poşeti parayla satmaya kalktık, herkes çevreci kesildi. Gitti bizim 25 kuruşlar” diyorlar mıdır?
Yalnız çarşı pazarda bez torba dağıtacak siyasi partileri ve başkan adaylarına helal olsun!
Niye mi?
Tezgahlardaki fiyatlara canı sıkılan vatandaşların, “Boş torbayı dağıtmak kolay, verdiğiniz o torbaların içini nasıl dolduracağız, onun da formülünü de verin bari!” diye sitem etmelerinden çekinmiyorlar.
Sosyal değil ruhsal medya!
Yapılan araştırmaya göre, günde 4 saatimiz sosyal medyada geçiyormuş…
Ayda 120 saat eder…
Yani bir ayın dolu dolu 5 gününü sosyal medyaya harcıyoruz!
Bu da yılın 2 ayı demek aynı zamanda!
Düşündürücü!
Kullanım amacımıza gelince;
İlk sırada, fotoğraf paylaşmak var…
İkinci sırada, başkalarını takip etmek…
Üçüncü sırada bilgi almak, haberdar olmak…
Son sırada ise, video, dizi, film izlemek, oyun oynamak…
Sosyal medyayı en aktif kullananların yaş ortalaması 15-24 çıkmış…
Fakat, uzmanlar uyarıyorlar…
Günde 2 saatten fazla sosyal medyaya takılmak ruh sağlığı açısından tehlikeli!
Geçen bir dost sohbetinde anlattılar…
İçinde bulunduğumuz durumun vehametini özetliyordu…
Baba, evde cep telefonuna dalan çocuğuna sesleniyor:
“Evladım, bir bardak su getirir misin, ilacımı içeceğim…”
“Kusura bakma getiremem baba, şu an oyunun en heyacanlı bölümündeyim…”
“Ne oyunuymuş o?”
“İnsan öldürmece!”
Bu da seçmen manifestosu
* Belediye başkanlığına aday olan milletvekilleri, seçilince başkanlıktan vazgeçip tekrar vekilliğe dönmeyeceklerine dair söz versinler.
* Seçilen belediye başkanı, seçimden hemen sonra sağlık sorunlarını gerekçe göstererek istifa etmeyeceğine dair yemin etsin.
* Seçildikten bir süre sonra ‘metal yorgunuyum, bana müsade’ diyerek görevi bitmeden istifa edecekler, hiç aday olmasınlar.