Bursaspor’da, baba-oğul arasında yaşanan para pazarlığı gariplikten çıkıp yakışıksız bir hal aldı.
Bir tarafta, yetişmesi için yıllarca emek veren bir kulüp ve önerdiği rakam… Diğer tarafta, Ertuğrul’un şartlarını baz alan ve istedikleri rakamdan taviz vermiyor gibi gözüken futbolcular…
Aylardır konuşuluyor, biz de yazıyoruz… Ancak, bu iş gerçekten çok uzadı…
Bence, kimin naz yaptığı veya haklılığından çok; Bursaspor Kulübü’yle, o kulüpte yetişen oyuncular arasındaki para pazarlığı garip olan taraf…
Öncelikle şu bilgiyi paylaşarak başlayayım ki, terazinizin yönüne yardımcı olsun; “Medipol Başakşehir’den Roma’ya 13 milyon Euro karşılığında transfer olan Cengiz Ünder, Başakşehir’de aldığı aylık 15 bin TL’yi, 33’e katladı. Genç oyuncu, Roma’dan aylık 500 bin TL alacak.”
Bursaspor’daki konumuz ise; Muhammed Şengezer ve Okan Koçuk… İkisi de Vakıfköy’den yetişen, pırıl, pırıl çocuklar. Harun gittikten sonra da üzerlerine aldıkları sorumluluğu başarıyla yerine getiriyorlar… Bursaspor en önemli parçalarından oldular… Samet Aybaba güvendi oynattı, camia da diğer genç futbolcularda olduğu gibi sahip çıktı…
Gelelim işin sözleşme uzatma yanına; Muhammed, aylık 10 bin lira maaş alıyor. Okan Koçuk da sezonluk 400 bin liraya…
Muhammed’in menajeriyle uzun süredir devam eden bir pazarlık var… Yönetim, Umut Meraş’ın aldığı 1 milyon 350 bin lirayı teklif etti, kabul görmedi… Şimdi rakam, 1 milyon 600 bin liraya kadar çıkmış… Muhammed’in istediği para ise 2 milyon lira ve A Milli Takım’a seçilirse 100-150 bin lira da ekstra… Yani, şimdi kazandığının 20 katı fazlasını talep ediyor…
Bugün, Başkan Ali Ay ve bazı yöneticiler Antalya’ya gidecek. Muhtemelen, son görüşme orada olacak…
Okan Koçuk’la ise henüz bir diyalog yok… Yönetimden aldığım bilgi şöyle; “Biz menajerini 2-3 kez davet ettik ama gelmedi.” Anladığım kadarıyla Muhammed’le yapılacak anlaşmaya göre hareket etmeyi planlıyorlar ki, gelmiyorlar…
Rakamlar ve durumlar bu şekilde…
Siz olsanız ne yapardınız?
Bir tarafta, yetişmesi için yıllarca emek veren bir kulüp ve önerdiği rakam… Diğer tarafta, Ertuğrul’un şartlarını baz alan ve istedikleri rakamdan taviz vermiyor gibi gözüken futbolcular…
Yukarıda garip dedim ama, baba ile oğul arasında para konuşmak gariplikten çok, hoş değil… Yakışmıyor… Buradan çıkarılacak en önemli ders de; kulübün artık altyapısından yetişen oyuncularına bir standart getirmesi gerekliliği… Ona 3, buna 5’ten değil hepsine aynı tarife…
Cengiz Ünder’in Başakşehir’den aldığı aylık gibi…
****
İstanbul’da kritik zirve
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören ve kulüp başkanları dün sabah Ziraat Bankası’nda toplantı yaptı…
İstanbul’da dün çok kritik bir toplantı vardı… Borcu olan bütün kulüplerin başkanları, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’le beraber Ziraat Bankası’nda bir araya geldiler… Futbol Federasyonu ile Bankalar Birliği arasında yapılan anlaşmanın detaylarını konuştular… Biliyorsunuz, Süper Lig kulüplerinin 8 milyar 500 bin lirayı bulan tüm borçlarının, TFF ve TBB arasında yapılan mutabakat sonucu yeniden yapılandırılması kararlaştırılmıştı…
Bursaspor Başkanı Ali Ay’a, görüşmenin detaylarını sordum, şunları söyledi: “Bizim için önemli olan verilecek kredinin faiz oranıydı. 413 milyon lira borcumuz var. Güncel faiz oranları geçerli olacaksa, yeni bir kredi kullanmanın mantığı yok… Bize, faiz oranlarının düşük tutulacağı söylendi. Şimdi borcu olan bütün kulüpler, Ocak ayı sonuna kadar gelir-gider tablolarını hazırlayıp, Ziraat Bankası’na gönderecek. Ardından yapılandırılacak borç miktarı ortaya çıkacak. Biz de hazırlığımızı yapacağız. Borcumuzun ne kadarını yapılandırırız şuan bilmiyorum. Kullanılacak kredinin geri ödemesi 7 ile 11 yıl arasında değişecek. Belki, kulüplere nefes aldırabilmek için geri ödemeler 1 veya 2 yıl sonra başlayabilir. Kulüpleri rahatlatacak bir proje… Umarım bundan sonra kimse hata yapmaz. Çünkü, önemli yaptırımlar gelecek.”
***
Transfer o maçlara mı bağlı?
Bursaspor’un, ara dönemde oyuncu alabilmesi için 3 yoldan birini hayata geçirmesi şart…
Samet Aybaba, çok güzel bir cümle etmiş dün sabah; “Transfer yapmamız için önce transfer tahtamızın açılması gerekiyor” diye…
Hiç uzatmanın anlamı yok; Bursaspor’un ara dönemde transfer yapabilmesi daha doğrusu 11 milyon liralık tahtasını açabilmesi için 3 yolu var;
1- Dereçavuş’taki arazinin satılması,
2- Mevcut kadrosundan futbolcu satması,
3- Yönetimin bu parayı cebinden ödemesi.
Ancak, bu 3 yoldan birini gerçekleştirebilirse, transfer yapabilir… Çünkü, 11 milyon lirayı bu kadar kısa sürede bulması çok zor, hatta imkansız…
Zaten son yapılan yönetim kurulu toplantısında da, “Transferin son günü olan 31 Ocak’a kadar ligde 2 maç oynayacağız… Bu iki maçın gidişatına göre hareket edelim” şeklinde bazı konuşmalar da geçmiş…
Dün Başkan Ali Ay’a, “Transfer yapabilecek miyiz?” dedim; “Ben herkesten fazla istiyorum. İki takviyeye ihtiyacımız var. Ancak, inan bilmiyorum. Şartlarımıza bakacağız. Yalnız, şunu da hatırlatmak istiyorum; Türkiye Futbol Federasyonu, yeni yapılandırmanın ardından UEFA ve FIFA gibi kimsenin gözünün yaşına bakmayacak. Artık isteklere göre değil, kulüpler gelirine göre transfer yapabilecek… Mesela, yılda sana 50 milyon lira mı harcama alanı kaldı. 51 milyon lira harcarsan, Futbol Federasyonu lisans vermeme, puan silme, ligden düşürme gibi cezaları uygulamaya başlayacak. Borçlar, yöneticilerin sorumluluğuna verilecek. Bütçeden mutlaka, altyapı fonu ayırmak zorunda kalacağız. Bir çok yenilek gelecek. Benim de arzu ettiğim yöntem bu” diye cevapladı.
***
Bırakın kulüpsüz kalsınlar!
Uzun zamandır yine gündemi meşkul eden Jires Kembo ve Emre Taşdemir de, artık kabak tadı vermeye başladı… Kembo’ya bir çağrı daha yapılmış, “Gel görüşelim” diye, adam kurnaz, “Önce alacağımı yatırın” şeklinde cevap vermiş… Emre’nin akıbeti zaten 10 bilinmeyenli denklem… Bırakın görüşme taleplerine yanıt vermeyi, konuşmayı bile unuttuğunu düşünüyorum… Bu iki arkadaşa verilecek en büyük ceza; transferin son dakikasında sözleşmelerini tek taraflı feshedip, ligin ikinci yarısını kulüpsüz geçirmeleri…
***
Üyelikte son durum ne?
31 Aralık’ta üye aidatlarının ödenmesi için son gündü… Bursaspor’un 5683 üyesinden yaklaşık 600-650 civarının üyelikleri düşüyor… Yine yaklaşık, 400 kişinin de üyelikleri askıya alınacak… Şubat ayında Mali Genel Kurul olacak… Ligin ikinci yarısında oynanacak maçların tarihleri henüz açıklanmadı için kongrenin yapılacağı gün de belirlenmedi… Genel Kurul’da 600-650 üyenin durumları da oylanıp, karara bağlanacak… Bilginiz olsun…
***
Vergiden kim sorumlu olacak?
Perşembe akşamı, Feridun Eyüpoğlu’nun OLAY TV’deki Ekodinamik programında biraz konuştuk; Türkiye’nin futbolcular için vergi cenneti olduğunu… Zaten Dünya ülkelerine oranla çok düşük olan yüzde 15’lik gelir vergisinden, futbolcular değil kulüpler mesul… Hiç, Türkiye’de duydunuz mu, “X futbolcuya vergi kaçırdığı için dava açıldı?” diye bir haber. Duymadınız çünkü, kazandıkları milyon Euro’lardan onlar değil kulüpler sorumlu… Ama şunu mutlaka duymuşsunuzdur, “Futbol kulüplerine vergi affı.”
2016 yılında Bursaspor’un 100 milyon lirayı aşkın borcu, 7 milyon liraya düşürülmüş, bu rakam da yapılandırılmıştı… Peki, Avrupa’da bu iş nasıl?
İngiltere yüzde 45, Fransa yüzde 53, İspanya yüzde 52, Almanya yüzde 45, İtalya yüzde 46+2… Ve hepsinde vergi ödeyen taraf futbolcu… Messi daha düne kadar 21 ay hapis cezası almış, parasını ödeyerek bundan kurtulmuştu. Real Madrid’ten Marcelo, 2013 yılından bu yana vergi kaçırdığı tespit edilip, 4 ay hapis ve 750 bin Euro da para cezası aldı… Üstüne bir de, 2013 yılından 2018 yılına kadar İspanya’da kazandığı paranın vergisini ödedi… Türkiye Futbol Federasyonu, Kulüpler Birliği ve hükümet, yeni SPOR YASASI’nda bu yükü kulüplerin üzerinden almalı… Zaten, yüzde 15 gibi Avrupa’ya oranla çok komik kalan vergilerini bi zahmet, pazarlık masasında aslan kesilen futbolcu kardeşlerimiz ödeyiversinler…