Beklentiler, hükümetin içinde bulunduğumuz hafta kurulmasıydı.
Ancak kabine, gelecek haftaya kaldı.
Ankara kulislerinde hükümet kurma işinin uzamasının, birkaç isim üzerindeki tereddütten kaynaklandığı konuşuluyor.
Tartışılan isimlerin başında Ali Babacan geliyor.
Babacan yeni dönemde ekonomiden sorumlu başbakan yardımcılığına gelirse, ekonomi yönetimi aynen devam edecek.
Babacan‘ın devam etmesi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek‘in de aynı görevi sürdürmesinin kuvvetle muhtemel olduğu anlamına geliyor.
Babacan olmazsa, bu koltuğa en güçlü aday Numan Kurtulmuş gösteriliyor.
Mustafa Şentop, Süleyman Soylu ve Yalçın Akdoğan’ın durumu da merak ediliyor.
Yani masadaki isimler olarak adlandırılıyor saydığım AK Partililer.
Binali Yıldırım‘ın ise beklenenin aksine, Bakanlar Kurulu‘na Ulaştırma Bakanı olarak gireceğine kesin gözle bakılıyor.
Ankara kulislerinden aktarılanlara göre, Çalışma eski Bakanı ve Şanlıurfa Milletvekili Faruk Çelik‘in ismi, yeni kabineye girecek 3 isimden biri olarak konuşuluyor.
Peki Çelik‘i hangi bakanlıkta göreceğiz?
1 hafta önce bu sorunun yanıtı, hiç tereddütsüz Çalışma Bakanlığı’ydı.
Ancak Tarım Bakanlığı‘ndaki ihtiyaç, Bakan Çelik’i yeni kabinede bu göreve atanma ihtimalini güçlendiriyor.
Bunun temel nedeni, Bakan Çelik‘in, yeni bir bakanlığın üstesinden gelebilecek deneyime sahip olması.
Tıpkı Şanlıurfa’da düşen oyları toparlayacak güce sahip olması gibi…
Yani Çelik, Tarım Bakanlığı’nda düşünülen yeniden yapılanma için biçilmiş kaftan.
Yeni dönemde Nabi Avcı‘nın da Milli Eğitim Bakanı olarak görevini sürdürmesi bekleniyor.
Yine söylenenlerin aksine Berat Albayrak’ın de Bakanlar Kurulu‘na girmesi sürpriz olmayacak.
Ancak girizgahta da belirttiğim gibi, bazı tereddütlerin giderilmemesi halinde yeni kabinenin şekillenemeyeceği ifade ediliyor.
CHP Yıldırım’da önseçim bilmecesi
CHP kongrelerinde, önseçim yapıldığını hatırlamıyorum.
Ancak yarın Yıldırım’da önseçim yapılma ihtimali söz konusu.
Tabii adı önseçim…
Çünkü mevcut ilçe başkanı Güner Aklan, önseçime sokulmadığını iddia ediyor.
Daha önce de yazdık, Yıldırım‘da Güner Aklan, Nihat Yeşiltaş ve Muharrem Or, ilçe başkanlığına aday.
Önseçimi de Yeşiltaş ve Or planlıyor.
Önseçim sandığından yenik çıkan, diğer adayı destekleyecek.
Ancak Or ve Yeşiltaş arasındaki görüşmeler uzlaşmayla sonuçlanırsa, önseçime gerek kalmayacak.
Peki Aklan’ın önseçime girmesine neden izin verilmiyor?
Üstelik Aklan, “Beni önseçime davet etmememelerine rağmen, seçime girmeyi ben teklif ettim. Sandıktan kim çıkarsa, o aday olsun dedim. Ancak kabul etmediler. Bu nedenle, önseçimi meşru görmüyorum” diyor.
Ne var ki Yeşiltaş, Güner Aklan‘ın teklifinden haberi olmadığını, Muharrem Or ile aynı tabana hitap ettikleri için uzlaşma aradıklarını söylüyor.
Yani tam bir bilmeceyi andırıyor CHP’nin Yıldırım cephesi…
Zana ve Sinn Fein kıyaslaması
Milletvekilliği yemin metnine sadık kalmayıp, Türk milleti yerine Türkiye milleti diyen HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana‘nın, yeniden yemin etmememesi halinde istifa etmesi gerektiğini yazmıştım.
CHP eski Bursa Milletvekili Av. Mehmet Küçükaşık, bir hatırlatmada bulundu.
“Silahlı mücadele yürüten İrlanda Cumhuriyet Ordusu‘nun siyasi kanadı Sinn Fein adayları milletvekili seçilmelerine rağmen, Kraliçeye bağlılık yemini etmediler hiçbir zaman. Bu yüzden, yasama faaliyetlerine katılamıyorlar.”
Küçükaşık‘ın sözünü ettiği Sinn Fein milletvekilleriyle Zana’nın tavrı benzer kuşkusuz.
Ancak Sinn Fein Genel Başkanı Geryy Adams olmak üzere İrlandalı milletvekillerinin davranışı daha ilkesel ve daha izah edilebilir.
Çünkü yemini kafalarına göre değiştirmek yerine tümden reddediyorlar.
Zaten Zana‘nın ettiği yeminin tartışılan noktası bu.
Nitekim Zana, “Ben bu yemin metninde yazılanlara inanmıyorum. İnanmadığım metin üzerine de and içmem” dese, belki bazı kesimler tarafından tepki alır ancak bu kadar tepki almaz, daha saygın bir davranış sergilemiş olurdu.