Bölücü terör örgütü yine sansasyonel eylemlerinden birini daha gerçekleştirerek bu kez silahsız askerleri hedef aldı.
Hem İstanbul, hem de Kayseri saldırısının birden çok amacı olması mümkün.
Siyasi iradenin desteğini arkasına alıp, terörle mücadelede son yılların en kararlı duruşunu sergileyen güvenlik güçlerine sahada yenilen terör örgütü, canlı bomba eylemleriyle güç gösterisi yapmak istiyor, belli ki.
Bir diğer ifadeyle hendeklere gömülen terör örgütü, büyük eylemlerle hükümeti masaya oturmaya zorluyor olabilir.
Ayrıca bölge halkının da sırtını döndüğü örgüt, ses getiren eylemlerle, ‘ayaktayım’ mesajı vermek istiyor.
Ancak en önemlisi, toplumda infial yaratan eylemlerle, iç savaşı körüklemeye çalıştıkları anlaşılıyor.
Kayseri’deki hain terör eyleminden sonra sosyal medyada dalga dalga yayılan provokasyon kokan çağrılar, HDP binalarına saldırılarla ete, kemiğe büründü.
Üstelik bu saldırıları ülkü ocakları ve MHP’nin örgütlediği algısı yaratılarak, illegal tepkilere meşruiyet kazandırılmaya çalışılıyor.
Oysa ne ülkü ocakları ne de MHP teşkilatları bu akıl dışı tepkilerin hiçbir yerinde yok.
Ayrıca HDP binalarını ateşe verme türünden tepkilerin, ülkeyi ne kadar tehlikeli bir sürece götüreceğini aslında söylemeye bile gerek yok.
HDP Ümraniye İlçe Başkanlığı‘na saldıran grubu ikna etmeye çalışan polisin binadan düşüp şehit olmasının hesabını kim verecek?
Kendilerini güvenlik güçlerinin yerine koyup şiddete varan tepkilere başvurmak, bina yakmak, sosyal medyadan provokasyon kokan çağrılarda bulunmak sadece ülkenin birliğine ve bütünlüğüne dinamit koymak değil, aynı zamanda ciddi bir suçtur.
Aman sağduyu…
Tüm bu olumsuzluklara rağmen, iki gündür Türkiye’nin dört bir yanından teröre protesto yürüyüşleri yapılıyor.
Bu kez sadece tepki sesleri Batı illerinden yükselmedi.
Başta Diyarbakır olmak üzere Doğu ve Güneydoğu illerinden 10 binlerce yurttaş PKK‘yı lanetledi.
Yürüyüşlerde iki adrese mesaj var..
Biri hiç kuşkusuz terör örgütüne.
Diğeri de kardeşlik iklimini bozmaya çalışan provokatörlere.
————————
Türkyılmaz’a suç duyurusu hazırlığı
Mudanya Belediyesi‘nde son derece ilginç gelişmeler yaşanıyor.
Nitekim, Metin Uyanık ve Metin Bağcı‘nın meclis üyeliklerinin düşürülmesine yürütmeyi durdurma kararı verilmesine rağmen, Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz mahkeme kararını uygulamıyor.
Uyanık ile Bağcı, Mudanya Belediyesi‘ne ve Mudanya İlçe Seçim Kurulu’na başvurup, mahkeme kararının gereğinin yapılmasını istemişti.
Metin Uyanık dün de, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne başvurdu.
Nitekim Uyanık, aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi‘nin meclis üyesiydi.
Tüm bunların dışında yepyeni bir gelişmenin ayak seslerini duyuyoruz.
Kulağımıza gelenlere göre Uyanık, sonuç alamadığı taktirde, Hayri Türkyılmaz‘la ilgili suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor.
Uyanık, Türkyılmaz‘ın mahkeme kararına direnmesini gerekçe gösterecek.
Suç duyurusu Uyanık‘ın lehine işlerse, Türkyılmaz‘ın koltuğu gidebilir.
Tabii bu bir olasılık.
Ancak gerçek olan, görevden el çektirilen meclis üyelerinin haklarını sonuna kadar alacağı…
—————–
CHP’nin Büyükşehir Meclisi’ndeki sandalye sayısı azaldı
Mudanya Belediyesi‘nde 4 belediye meclis üyesinin, grup kararına uymadığı gerekçesiyle üyeliklerinin düşürülmesi üzerine, İlçe Seçim Kurulu, CHP‘li 4 yedek üyenin atamasını yaptı.
Yani Mudanya Meclisi‘nde CHP‘nin üye sayısı azalmadı.
Bir başka ifadeyle 4 CHP’li üye gimiş, 4 CHP’li üye gelmişti.
Ancak Büyükşehir Meclisi‘ndeki tablo değişti.
Yani, CHP‘nin Büyükşehir Meclisi’ndeki sandalye sayısı bir azaldı.
Nitekim, Büyükşehir Meclis üyeliklerinin siyasi partilere göre dağılımı, partilerin kontenjan adaylarından belirleniyor.
Üyeliği düşmeden önce Mudanya Meclis Üyesi Metin Uyanık’la birlikte 4 CHP‘li, Büyükşehir Meclisi’nde temsil ediliyordu.
Ancak, yeni durumda MHP’li meclis üyesi Fatih Şenöz, Uyanık’ın yerine geçti.
Özetle, istifa operasyonu CHP‘ye Büyükşehir Meclisi’nde bir üyeye mal oldu.