Fenerbahçe-Beşiktaş maçından sonra herkes bir şey söyledi, yazdı, çizdi…
Hıncal Usta (Uluç) ise yine farkını ortaya koydu.
Okumayanlar için dünkü yazısını internetten okumalarını salık veririm.
İngiltere’de doğan kahrolasıca holiganizmin tarihçesinden söz eden Uluç, dönemin İngiltere Başbakanı Margeret Thatcher’in aldığı sıkı tedbirlerle futbol terörünün önüne nasıl geçildiğini yazmış.
Gerçekten de öyle değil mi?
Yani futbol terörünün önüne geçmek için alınabilecek en sert önlemlerin alınmasının zamanı gelmedi mi?
Elbette tüm şiddet hadiselerinde olduğu gibi futboldaki şiddetin de sosyolojik boyutu yadsınamaz.
Ancak cezai yaptırımlar ağır olmazsa olayların önüne geçilebilir mi?
Bakın mesela holiganizmin beşiği İngiltere’de, saha ve tribünler arasında 3 metre bile yokken, yani seyircilerin oyuna müdahalesi işten bile değilken, tek bir taşkınlık yaşandığını hatırlayan var mı?
O İngiltere ki, Heysel Stadı’nda oynanan 39 kişinin öldüğü Liverpol-Juventus maçı gibi olaylarıyla anılan bir ülke.
Ya biz?
Sahi bir 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunumuz vardı.
Uygulanıyor mu!?
***
AK Parti milletvekillerinin önemli bir bölümünün değişeceği kehanet değil.
Geçmiş seçimlerin tümünde listelerin yarıdan fazlası değişmişti.
Bursa listesinde ne kadar değişim olur kestirmek güç.
Ancak iki ismin kendi isteğiyle aday olmayacağı kulağımıza geliyor.
***
Yeni sistemde milletvekili seçilenler, bakan olamayacak.
Bir diğer ifadeyle, bakanlar, Meclis dışından atanacak.
O halde AK Parti’nin ağır toplarını milletvekili listesinde göremeyebiliriz.
Nitekim 3 farklı akibet bekliyor onları.
-Milletvekili olmayacaklar, 25 Haziran’da bakan atanacaklar.
-Milletvekili olmayacaklar, Mart 2019’seçimlerinde belediye başkan adayı olacaklar.
-Milletvekili olmayacaklar ve bir süre aktif siyasetten uzaklaşacaklar.
***
Yeni sistemde milletvekillerinin yetkisi, etkisi ve forsu, eski sistemle kıyaslanacak gibi değil.
Ancak, milletvekilliği adaylığına hatırı sayılır bir başvuru olacağı haberleri geliyor.
Galiba bin yıl da geçse, şu ‘milletvekili’ titrinin cazibesi bitmeyecek.
***
Bir dostum, internetteki ilandan şehir dışında bulunan bir arabayı beğeniyor ve sahibini arıyor.
Fiyat makul…
Hatta çok makul…
Sahibi, 100 lira kaparo yatırması halinde, arabayı kimseye satmayacağını söylüyor.
Arkadaş kaporayı yatırıyor ve yaklaşık 8 saatlik bir yolculuktan sonra arabanın olduğu kentte gidiyor.
Ancak o da ne, sözde araba sahibi telefonlara yanıt vermiyor!
Adam, dolandırıcıymış, iyi mi!
3 kuruş kaporayı kapabilmek için bu numarayı yapıyormuş.
Dolandırıcının tek kurbanı da benim arkadaşım değilmiş.
Herifler, sürümden kazanıyorlarmış.
Ayrıca bu dolandırıcıların sayısı da epey fazlaymış.
İbretlik bir olay…
Siz siz olun, şehir dışından araba alırken çok dikkatli olun.
***
İsrail doğumlu Hollywood yıldızı Natalia Portman, İsrail-Gazze sınırında Filistinli sivillerin İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü olaylar nedeniyle Kudüs’te yapılacak olan Yahudi Nobeli olarak adlandırılan Genesis Ödülü’nü elinin tersiyle itmiş.
Tabii İsrail’den Portman’a tepkiler gırla gidiyor.
Hatta ödülü almadı diye İsrail vatandaşlığından çıkarılması bile isteniyor İsrailli yıldızın.
Varsın olsun…
Çünkü tarih, İsrail terörüne karşı aydın sorumluluğunda hareket eden cesur bir kadını yazacak.
Vali İzzettin Küçük’ün dediği gibi, doğruları savunmak insanları yıpratabilir ama yıkmaz!
***
Erken seçim gündeminden dolayı, hafta içi gittiğim Uğur Okulları basın toplantısında tuttuğum notlarımı yazamadım.
Efendim hadise şu:
Malum, devir teknoloji devri…
Uzmanlar çok değil 2030’da robotların iş yaşamına iyice dahil olmasıyla 100 milyonlarca insanın işsiz kalacağını, bazı mesleklerde insan çalıştırmaya gerek kalmayacağını öngörüyor.
İlk bakışta ürkütücü…
Ancak her yeni gelişme sorunlarıyla olduğu kadar çözümleriyle de gelir.
Robotik devrim kaçınılmazsa, en kısa zamanda hazırlıklı olmalıyız.
İşte Kültür Okulları da robotik kodlama özelinde oluşturduğu BK Robotics bünyesinde, öğrencilerini çok sayıda yarışmaya yönlendirip, önemli dereceler elde ettiriyor.
Bugüne kadar 10 farklı branşta 22 farklı kulüp türünde ve 8 hobi kursunda 1519 öğrenciye nitilelikli bilişim eğitimi vermişler.
Yani özetle, teknolojik gelişime ayak uydurmak için genç dimağları en iyi şekilde hazırlıyorlar.