“Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde görevli meslektaşımız Dr. Abdullah Biroğul, kendi aracıyla seyir halindeyken uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmiştir” diyordu Türk Tabipleri Birliği’nin açıklamasında.

Ve açıklama şöyle sürüyordu:

“Ülkemizi kan gölüne çeviren, okul sıralarını doldurması gereken yaştaki çocuklarımıza tabutları reva gören, söylemleriyle mevcut çatışma ve şiddet ortamını tırmandıran herkes, Dr. Abdullah Biroğul‘un katlinden sorumludur. Sağlık emekçilerini hedef alan, sağlık kurumlarını işlemez hale getiren, halkın sağlık hizmetlerine erişim hakkını engellemeye varan bu şiddet ortamı, ülkemizin tarihine yazılan kapkara bir leke olarak anılacaktır. Toplumsal barışın bir an evvel yeniden tesis edilmesinin gereğinin yanı sıra, halkımıza sağlık hizmeti sunumunun, ‘sağlıklı’ bir şekilde sürdürülebilmesi, sağlık hizmetleri ve emekçilerin can güvenliği ve iyilik halinin korunması için de mevcut çatışma ve şiddet ortamı ivedelikle sonlandırılmalıdır…”

10 binlerce hekimi temsil eden Türk Tabipleri Birliği, bu açıklamayı, bir üyeleri öldürüldüğü için yapmıştı.

Sahi, Dr. Abdullah Biroğul’u kim öldürmüştü?

Açıklamada Biroğul’u kimin öldürdüğüne dair tek cümle görebiliyor musunuz?

Mikroskopla dahi baksanız göremezsiniz.

Sadece, “Bu saldırıyı kınıyoruz” diyor açıklamada.

İyi de saldırıyı yapan kim, saldırı nasıl yapılmış, tek bir kelime, bir tek ima var mı?

Yok…

İşin aslı şuydu:

Dr. Abdullah Biroğul, Diyarbakır‘ın Kulp ilçesiyle Lice ilçesi arasında aracıyla seyrederken, PKK’lıların yol kesip kimlik kontrolü yaptığını görüyor.

Canını kurtarmak için, geri dönüp kaçmaya çalışsa da teröristlerin kurşunlarından kaçamayarak, şehit oluyor.

Ancak Türk Tabipleri Birliği’nin açıklamasında, olayın bir terör faaliyeti olduğu örtülmüş, katliamı gerçekleştirenlerin teröristler olduğu gizlenmiş.

Üstelik terör örgütünün siyasal uzantısı olarak görülen HDP‘nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bile, sağlık çalışanlarına yapılan katliamları ‘ahlaksızlık‘ olarak niteleyip, PKK eylemlerinı kınama cesaretini göstermişken…

Yine açıklamadan devam edelim:

“Sağlık emekçilerini hedef alan, sağlık kurumlarını işlemez hale getiren, halkın sağlık hizmetlerine erişim hakkını engellemeye varan…“

Sağlık emekçilerini kim hedef alıyor, sağlık kurumlarını işlemez hale kim getiriyor, halkıın sağlık hizmetlerine erişim hakkını kim engelliyor?

Bu açıklamayı, bu ülkede ne olup bittiğini bilmeyen bir İngiliz, bir Fransız veya bir Çinli okusa ne anlar?

Türkiye‘de bir terör örgütünün kanlı eylemler yaptığını, ambulanslara saldırdığını, yaralılara müdahale eden doktorları öldürdüğünü, ebe ve hemşirelere şiddet uyguladığını, yol kesip doktorları katlettiğini, öğrenebilir mi?

Ya Yunus Koçak katliamına ne demeli?

Diyarbakır’da AK Parti eski Gençlik Kolları İl Başkanı eczacı Yunus Koçak, işyerinde uğradığı silahlı saldırıda PKK‘lılar tarafından katledildi.

Türk Tabipleri Birliği‘nin tek satır açıklama yaptığını okudunuz mu bir yerlerde eczacı Yunus Koçak katliamlıyla ilgili…

Yunus Koçak, hekim değildi ancak sağlık çalışanıydı.

Ölen AK Partili olunca, açıklama değeri olmuyor mu?

Ölenin AK Partilisi, CHP’lisi, Kürt’ü, Türk’ü, Alevi’si, Sünni’si olur mu?

İnternette dolaşan pankartta “Ölen kimdendi diye sormadığımızda barış gelecek” diye yazıyor.

Umarım, ölenin kim olduğunu sormadığımız günler yakındır.

 

24 dernekten anlamlı açıklama

 

Dün Doğu ve Güneydoğu Anadolulu 24 dernek, ortak bir açıklamayla PKK terörünü kınadılar.

Daha doğrusu terörü lanetlediler.

Bu dernekler, Bursa’da yaşayan aralarında Kürtlerin de olduğu 10 binlerce kişiyi temsil ediyor.

Sayıları az da olsa terör örgütünün katliamlarından sonra Kürtlere saldıran gruplar, bu açıklamayı iyi okumalı.

 

AK Parti anketi

 

AK Parti listelerindeki belirsizlik sürüyor.

Nicedir, bir değişimden söz edildiğini yazıyoruz.

Ancak, hangi isimlerin değişeceği, kimin yerini koruyacağı, sıralamanın nasıl olacağı, son güne, belki de son saate kadar netleşmeyebilir.

Nitekim karar vericiler, birçok kriteri gözden geçiriyorlar.

Bu kriterlerden biri de anket.

Türkiye genelinde yaptırılan ankette, 3 soru dikkat çekici:

AK Parti milletvekillerini tanıyor musunuz?

Ak Parti milletvekillerinin çalışmalarını olumlu buluyor musunuz?

AK Parti milletvekillerinin yeniden aday olmasını ister misiniz?

Kuşkusuz, bu anket yüzde yüz belirleyici olmayacaktır.

Ancak etkili olacağına şüphe yok.