Mustafa Özdal
Mustafa Özdal
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Meral Akşener’in ihracı

Beklenen oldu ve Meral Akşener ihraç edildi.

Kuşkusuz ihraç kararı, sadece MHP‘yi değil Türk siyasetini de etkileyebilir.

Konuştuğum MHP‘lilerin kahir ekseriyeti, karara kızgın.

Dahası hukuksuz ve etik dışı buluyorlar.

Karara tepki gösterenlerden biri de MHP’nin Bursa‘daki son seçilmiş İl Başkanı Yüksel Yılmaz.

Kuvvetle muhtemel, Akşener’in akıbetine uğrayacak olan Yılmaz, kararı yok hükmünde sayıyor.

Gerekçesiyse, art niyetli ihraç kararlarını ortadan kaldıran 19 Haziran’daki tüzük kurultayıyla ilgili hukuki sürecin devam etmesi.

Zamanlamayı da manidar bulan Yılmaz, “Başarısız bir darbe girişiminden sonra, MHP yönetimi başarılı bir darbe girişimi yaptı. Akşener’e FETÖ’cü dediler olmadı, CIA, KGB ajanı dediler tutmadı. İhraç kararı, hem ahlaki hem de hukuki değildir” diyor.

Girizgahta da belirttiğim gibi karar, genel siyaseti etkileyebilir.

Nitekim 14 yıldan bu yana, karşısında ciddi bir rakip olmadığı için tek kale maç yapan AK Parti‘nin önü Akşener’in ihraç kararıyla biraz daha açıldı.

Daha önce de yazdık, iktidarın geleceği 2 gelişmeye bağlı.

Birincisi ekonominin bozulması.

Yani ciddi bir ekonomik kriz çıkmadığı sürece seçmen, iktidarın kimi yanlışlarını, görmezden gelmeye devam edecek.

İktidar için ikinci tehlikeyse, kitleleri arkasına alacak bir muhalefet liderinin çıkması.

İşte son dönemde bu tarife uyan tek siyasetçi Meral Akşener‘di.

Ancak önce yargısal, ardından parti içi hamlelerle Akşener‘in önünün kesildiğini görüyoruz.

Peki şimdi ne olacak?

MHP‘nin ilk seçimde, barajı aşacağı bile meçhul.

Bu yüzden Bahçeli, antidemokratik hamleler yaparak, gidişini sadece uzatabilir.

Ancak, kişisel öngörüm MHP tabanı mutlaka bir çıkış yolu bulacaktır.

 

———————

 

Terörle mücadelede bile önce hukuk

 

Son gelişmeler bir kez daha, yargının siyasi iklimden etkilendiğini ortaya koydu.

Neyse ki, siyasetten sağduyulu sesler yükselmeye başladı da, sürecin normal bir seyre gideceğine dönük umutlar arttı.

AK Partili hukukçu bir siyasetçiyle sohbet ederken, FETÖ operasyonlarının siyasete sıçrama olasılığını sordum.

Süreç ölçüsüz bir şekilde giderse, işin ucunun nereye gideceğini de kestiremezsiniz. Burada anahtar kelime ölçü” diyerek, ilk tespitini yaptı.

İkinci tespiti de şuydu:

Operasyonlarda 3 kritere dikkat edilmeli. Birincisi ‘suç ve cezanın şahsiliği’ ilkesi. İkincisi ‘tabi yargıç ilkesi’ ve son olarak ‘kanunsuz suç olmaz ilkesi’. Soruşturmalar yürütülürken, bu 3 ilke dikkate alınmalı ve evrensel hukuk kuralları çiğnenmemeli.

Peki tüm bunlar olmazsa ne olur?

Olacağı şu:

Tıpkı kumpas davalarında olduğu gibi, FETÖ süreci de sulanır ve aslında tam da FETÖ’cülerin istediği sonuç çıkar.

 

——————

 

Trafik çilesinin bitmesi için 6 öneri

 

Çevre yollarının bile kilitlendiği, günün her saatinde sıkışıklığın yaşandığı Bursa trafiğini rahatlatacak adımları, okulların açılacağı tarih olan 19 Eylül öncesi bir kez daha yazmakta fayda var:

-Denetimler arttırılsın, uyanık sürücülerin şerit ihlallerine göz yumulmasın.

-Başta Ankara Yolu olmak üzere, BursaRay hattına paralel lastik tekerlekli toplu taşıma araçları tasfiye edilsin.

-Ağır tonajlı araçların, şehir içi trafiğine girmesine izin verilmesin.

-Mesai saatleri bölünsün.

-Trafiği yavaşlatma dışında başka hiçbir işlevi olmayan kameralar sökülsün ve daha etkin denetleme sistemleri inşa edilsin.

-Trafik sıkışıklığına neden olan yanlış parklanmaya göz yumulmasın.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X