Önceki akşam OLAY Medya`da çok değerli bir konuğumuz vardı.
Hocaların hocası, iktisat duayeni Prof. Dr. Korkut Boratav…
Çok sayıda eseri akademik camiaya kazandıran Korkut Hoca, ilerleyen yaşına rağmen, birikimlerini paylaşmaya devam ediyor.
İyi de yapıyor…
Marksist iktisatçı Korkut Hoca, Mülkiyeliler Birliği Derneği Bursa Şubesi`nin davetlisi olarak Bursa`ya bir konferans vermeye gelmişti önceki gün.
Konferans öncesi OLAY TV`de Gündemin Getirdikleri`nde konuğumuz oldu.
Güncel ekonomik gelişmeleri değerlendirdi, 2002`den günümüze ekonomide yaşanan kırılmaları analiz etti.
2003 ile 2007 arasındaki değerlerdirmesi kayda değerdi:
“2003 öncesi 5 yıl Türkiye için kayıp yıllardı. 1998-2002 arasında milli gelir yüzde 2 düşmüştü. Bu, ekonominin dibe vurduğunu ve mevcut kapasitenin kullanılmadığını gösteriyordu. İktisadın en temel kurallarından biri, dibe vuran ekonomilerin yükselişe geçtiği gerçeğidir. 2003 yılı, herhangi bir partinin iktidarı için ideal bir dönemdi. Ayrıca 1998-2002 yılları, dünya ekonomilerinin daraldığı ve bir dizi krizlerin yaşandığı bir dönemdi. Böylece, dünyada sermaye hareketleri yavaşlamıştı. Bizim ülkemiz için de kötü yıllardı. Ancak 2003`ten sonra bu konjonktür tersine dönmüştü. 2003 ile 2007 arasında dış dünyadan Türkiye`ye ve bizim gibi ülkelere giren sermayede çok büyük artış olmuştu. Ve dışarıdan gelen bu kaynak, tüketime dönüşünce, talep de genişledi. AKP`nin ilk 5 yıllık iktidar döneminde, Türkiye`nin yüzde 7,3 ortalamayla büyümesi bu nedendendir. Ama 2007`de uluslararası kriz patlak verdi. Türkiye`ye gelen para daraldı. 2008`de sıfıra yakın büyüme, 2009`da yüzde 4,8 küçülmeyle geçildi. 2 negatif yıldan sonra hükümet, dıştan gelen para hareketleriyle Türkiye`ye 2 yıl hızlı büyüme sağladı. Ancak bu yıl da dahil olmak üzere 2011`den sonra bir durgunlaşma dönemine yeniden girdik.”
Boratav`ın 2003 ile 2014 arasındaki ekonomik değerlendirmesi bu şekildeydi.
Tam da bu noktada Korkut Hoca`nın, “2003, herhangi bir partinin iktidarı için çok ideal bir dönemdi. Dibe vurmuş bir ekonomi vardı ve dünyadaki krizler dönemi bitmiş, konjonktür tersine dönmüştü” cümlesinin altını çizmek isterim.
O yılları hatırlayın…
2001`de kriz çıkmış ve aylar sonra MHP lideri Devlet Bahçeli, Kocayayla`da erken seçim için ilk kez 3 Kasım tarihini telaffuz etmişti.
Böylece erken seçim kaçınılmaz olmuştu.
Oysa hükümetin görev süresi 2004`te bitiyordu, yani seçimlere daha 2 yıl vardı.
Eğer Bahçeli, erken seçim istemeseydi, en geç 1 yıl sonra ekonomik kriz yerini toparlamaya bırakacak ve seçimlere çok farklı atmosferde girilecekti.
Ve kuvvetle muhtemel AKP, sandıktan bu kadar güçlü çıkmayacak, koalisyon partileri de baraj altına kalmayacaktı.
Yani AKP`liler, 12 yıllık güçlü iktidarlarını önemli ölçüde Devlet Bahçeli`ye borçlular.
Korkut Hoca`nın ekonomik analizinin en önemli siyasi sonucu kanımca budur.
Ekonomi risk altında
İktisat hocası Prof. Dr. Korkut Boratav`la Türkiye`deki sıcak parayı, borçları ve son günlerin yeni tartışması orta gelir tuzağı konusunu da konuştuk.
Çok sarsıcı veriler paylaştı Boratav…
Türkiye`deki yabancı sermayenin yüzde 40`ının sıcak para olduğunu ve bu paranın menşeinin önemli olmadığını, paranın vatansız olduğunu kaydetti.
Bu bir risk mi?
Boratav`a göre evet risk.
Devam edelim…
Türkiye ekonomisi kırılgan…
400 milyar dolar kısa vadeli dış borç var ve rezervlerimiz, dış borcu aşmış durumda.
Tüm bunlar uluslararası sermaye hareketlerinde bir yavaşlamaya neden olursa, kırılgan ekonomilerin en başında oluruz.
Orta gelir tuzağıyla ilgili de Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Ekonomi Bakanı Ali Babacan`dan farklı düşünüyor Korkut Hoca.
Bu konuda hükümetin tezi şu:
Türkiye ekonomisi, yoksul ülkelerin ekonomik seviyesini aştı. Ancak Çin ve Hindistan gibi emek ücretleri ucuz olan ve Almanya, Fransa gibi yüksek teknoloji sanayi ürünleri imal eden ülkelerle rekabet edemediği için tıkanıp kaldı.
Ancak Boratav, orta gelir tuzağının ihracatla ilgisi olmadığını öne sürerek, bu görüşe itiraz ediyor.
Boratav`a göre, Türkiye`de olağanüstü oranda emek fazlası var.
Yatırım yaparak emeği eritmeliyiz.
Ve yatırım olmadığı taktirde de orta vadeli gelirin büyüme hızını yükseltemeyiz.
Türkiye ekonomisini ne bekliyor?
Gelecekte Türkiye ekonomisini ne bekliyor?
Prof. Dr. Korkut Boratav iki tespit yaptı:
-Dış dünyada ortam bozulursa, Türkiye ekonomisi ciddi sıkıntılar yaşayabilir. Ancak dış dünyada neler olacağını bilmiyoruz.
–ABD Merkez Bankası, likiditesini daraltırken Avrupa Merkez Bankası likiditesini genişletecek. Belki,Avrupa`daki gelişme, durumu dengeler.