Doğanbey konutlarında yaşanan rezaleti okumuşsunuzdur.

İddia o ki, eski site yönetimi, sakinlerden topladığı aidatların  büyük bölümünü Bursagaz’a yatırmıyor.

Bursagaz da önce doğalgazı kesiyor ardından sayaçları söküyor.

Yani insanlar evlerinde tir tir titreyerek yaşamaya mahkum ediliyor.

Nerede?

Devletin inşa ettiği kentin göbeğindeki konutlarda!

İddiaya göre, borç öğrenilmesin diye faturaların altında yazan ‘borç hanesi’ kesilerek veriliyor sakinlere.

Belli ki Bursagaz yetkilileri, havalar ısınmadan gazı kesip, site sakinlerini çözüme zorlamak istiyor.

Tabii yaptıkları işlemin ne kadar insani olduğu tartışılır.

“Ticari yaşamda insani kurallar değil, ticari kurallar geçerlidir” denilebilir.

Ancak aralarında hastası, yaşlısı, bebeği ve engellisi olan 688 konutta yaşayan yaklaşık 2 bin kişiyi mağdur etmek, ticaretin kurallarını da aşan bir konu.

Sanmayın ki bu ve buna benzer skandallar sadece Doğanbey’de yaşanıyor.

Büyük sitelerin ortak sorunudur bu.

Mesela Doğanbey’de her ay 1 milyon liraya yakın aidat toplanıyormuş.

Ortada dönen para ne kadar yüksekse, suistimal ihtimali da o kadar yükseliyor.

O halde bu tür siteler çok sıkı bir şekilde denetlenmeli ve konut sayısı fazla olan siteler profesyoneller tarafından yönetilmeli.

 

Asgari ücrete ikinci zam gelir mi?

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, asgari ücrete yıl ortasında yeni bir zam yapılacağı işaretini verdi.

Çünkü başta enerji faturaları olmak üzere eldivenden, merdivene varıncaya kadar tüketim ürünlerine gelen zam yağmuru, asgari ücret zammını birkaç ayda eritti.

Peki asgari ücrete zam gelir mi?

Gelebilir.

Ama içinde bulunduğumuz ekonomik koşullardan dolayı  zaten güçlükle ayakta duran işveren, ikinci bir zammı nasıl karşılayacak?

Öyle ya zam, Hazine’nin kasasından çıkmayacak, ek maliyeti işveren üstlenecek.

Dün, sabah kahvesini içtiğim sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun ile asgari ücreti konuştuk.

Erdursun, asgari ücrete ikinci bir zam gelebileceğini ancak devletin de elini taşın altına koyması gerektiğini savunuyor.

Önerisi de şu:

“2022 başında devletin asgari ücretliye ödediği 75 liralık destek, işçi başına yüzde 5 teşvik ve 51 ilde uygulanan ilave yüzde 6’lık SGK prim teşviği kaldırıldı. Bunların yerine işverene destek fonu kurulsun. Asgari ücrete gelecek ikinci zammın büyük kısmı, bu fondan karşılansın. Böylece ek maliyet, devlet ve işveren arasında adil bir şekilde bölüştürülür.”

Erdursun, asgari ücretin mevcut haliyle devam etmesi durumunda, tüketimin azalacağını, bunun da üretime olumsuz yansıyacağını düşünüyor.

Bu da işsizliği körükleyecek.

Erdursun’a göre düşük ücret, yüksek işsizlik demek.

 

Bir konuta 3 vergi

Nilüfer’de yaşayan bir arkadaşımın anlattıkları hayli ilginç geldiği için, ben de sizinle paylaşayım.

Arkadaşımın oturduğu ev kendisinin.

Normal şartlarda bir kalemde emlak vergisi ödemesi gerektiğini düşünürken, 3 kalemde vergi ödediğini söyledi.

3 bin 336 lira arsa vergisi ödüyormuş.

Bin 198 lira yol katkı yapı veriyormuş.

Tabiat ve kültür varlıklarını koruma payı adı altında da 157 liralık vergi çıkmış.

Yani oturduğu evine 3 ayrı  başlıkta  5 bin liraya yakın vergi ödüyormuş.

Arkadaşım Nilüfer’de oturuyor ama diğer ilçelerde de durum aynı.

Bir eve 3 vergi çıkar mı demeyin?

Çıkıyormuş.

 

Büyükşehir Belediyesi, Türk Dünyası Kültür Başkentliği startını verdi

Malum Türk Dünyası’nın Unesco’su olarak da tanımlanan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı, Bursa’yı 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti seçmişti.

Dün Nevruz Bayramı kutlama programıyla süreç başladı.

Ancak süreç ilçelere de yayılacak.

Hangi ilçeler?

Karacabey, Mustafakemalpaşa, İznik, Keles, Orhaneli, Orhangazi, Gemlik, Kestel, İnegöl ve Osmangazi’de Türk Dünyası Kültür Başkentliği kortejleri oluşturulacak.

Yani Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde başlayan süreç, ilçelere de yayılacak.