Bu kez gerçekten eli kulağında.

Hem Ankara kulislerinde konuşuluyor, hem Beştepe’de  dillendiriliyor, hem de AK Parti’de gündemi oluşturuyor.

Çünkü revizyonu zorunlu kılan birçok sebep birikti.

Milletvekilleri, siyasetten gelmeyen bakanlara ulaşamıyor, bu bir. (Çaresiz kalan bazı milletvekillerinin, bakanları genel müdürlere şikayet ettiğini duyuyorum.)

Seçim çevrelerinde siyasetten gelmeyen bakanlarla ilgili çok sayıda şikayet birikti, bu iki.

Siyasi geçmişi olmayan bakanların performansı yetersiz kaldı, bu üç.

Hayati gözle bakılan 2023 seçimlerine çok  güçlü girmek isteyen Cumhurbaşkanı’nın, dışarıda kalan etkin isimleri Kabine’de yer açmak istemesi, bu da dört.

“Dışarıda kalan o kadar çok eski başbakan, bakan, meclis başkanı, başbakan yardımcısı var ki, hangi biri Kabine’de  yer bulsun” dediğinizi duyar gibiyim.

İşte bu nedenle etkin isimlerin bazıları, büyük kongrede parti yönetimine alınacak.

Tıpkı adı Bursa’da il başkanlığı için geçen Mustafa Yıldırım ve Mustafa Yavuz gibi isimlerin, il yürütme kuruluna alınması  gibi.

Yani parti yönetiminde de köklü bir değişiklik bekleniyor.

Hasılı amaç bir taşla iki kuş vurmak.

Bunun ilk adımı Kabine revizyonu.

Peki hangi bakanlar değişecek?

İkinci yazıda.

Değişmesi beklenmeyen bakanlar

Çeşitli listeler dolaşıyor ama kuvvetle muhtemel Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bile son dakika değişikliği yapabileceği ihtimali varken, hiçbir liste, öngörü, kulis bilgisi sağlıklı olmayabilir.

Yine de değişmesine ihtimal verilmeyen bakanları yazmakta sakınca yok.

Son derece başarılı işler yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un değişmesi sürpriz olur.

Yerli otomobil, savunma sanayi gibi işleri sorunsuz yürüten  Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın da değişmesi öngörülmüyor.

Kısa zaman önce Berat Albayrak’ın yerine atanan Hazine ve Maliye Baklanı Lütfi Elvan, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca ve Savunma Bakanı Hulisi Akar’ın da yerini koruyacağı konuşuluyor.

Çelişkiler arasında bile ayrımcılık

Cihangir İslam, CHP rozeti taktıktan sonra gündemden düşmüyor.

Cihangir İslam’ın CHP’ye transferiyle ilgili fikri bir tartışma yürütülülseydi hiçbir itirazım olmazdı.

Hatta sağlıklı bir tartışma olurdu kanımca.

Ancak Cihangir İslam’ın geçmişte CHP ile ilgili söylediklerini temcit pilavı gibi gündeme getirenlere bir bakın…

Geçmişte demediklerini bırakmadıkları iktidar partisine, hiçbir şey olmamış gibi transfer olan siyasetçilere tek bir eleştiri  getirmişler mi?

Mesela, “Harun olmaya geldiler, Karun oldular” diyenlerin çelişkilerini iki satır da olsa gündeme getirmişler mi?

Cevabı biliyorsunuz.

Belirsizlik

Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan “Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelik’te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” kapsamında taşıtta 60 aya kadar taksit imkanı getirildi.

İyi güzel ama 60 ay vadeyi kim uygulayacak?

Bankalar mı?

Galericiler mi?

Bu soruyu Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık’a sordum.

O da bilmiyor, iyi mi?

Yanık, bankacılarla görüşmüş ama “Bizim 60 ay kredi uygulamamız yok” yanıtını almış.

O halde galericiler uygulayacak uzun vadeyi.

İyi ama galerici, değil 60 ay dilerse 150 ay vade uygulayabilir.

Bu tamamen, alıcı ve satıcıyı ilgilendiren bir durum ve bunun için yönetmelik çıkmasına gerek yok.

Bir de şöyle bir durum var:

60 ay taksit, 120 bin liraya kadar olan araçlar için söz konusu.

120 bin liraya sıfır kilometre araç kalmadığına göre, uzun vade, ikinci el araçlar için geçerli.

Bu da zaten yüksek olan ikinci el araç fiyatlarını daha da yükseltir.

Benzer belirsizlik, genel kurul konusunda da var.

Sivil toplum örgütleri ve kooperatifler 300 kişi sınırıyla genel kurul yapabilir denildi.

300 katılım mı olması gerekir, yoksa genel kurul yapacak kurumun üye sayısının mı 300’ü geçmemesi lazım?

Bu konuda da bir netlik yok.

İşin tuhafı, genel kurul yapmayı planlayan kurum temsilcileri, ilgili bakanlıkların il

müdürlüklerinden görüş istediklerinde, “Durun bakalım, önümüzdeki günlerde netleşecek” şeklinde yanıt alıyorlarmış.