Gitar çalıyorlar, şarkı söylüyorlar, bağlamanın tellerine vuruyorlar. Gündelik yaşamda kendilerini ifade etmenin yolunu, müzik yapmakta bulmuşlar. Engelli bireyler, Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi’nde harikalar yaratıyor.

 

Türkiye’de bir ilk olan Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi öğrencileri, sözleri ve besteleri kendilerine ait olan şarkılardan oluşturdukları bir albüm yaptılar. Akademi Koordinatörü Emel Bozkurt, “Engelli çocuklar, müziğin birleştirici gücüyle kaynaşıyorlar, bu okul sayesinde de sosyalleşiyorlar” dedi.

 

 

Ömer Tazegüllü, bateri çalıyor, şarkı da söylüyor.

Dilek Mert, gitarını konuşturuyor, yeteneği sayesinde Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi’ni kazandı.

Tuğçe İmren ve Özlem Küçükdağ, koroda. Şan dersi alıyorlar, aynı zamanda gitar ve piyano da çalıyorlar.

Muhammet Türk, yetenekli bir bağlama öğrencisi.

Aykut Yumak da piyano çalıyor.

Engelli bireyler, azimleri, heyecanları, çalışkanlıkları ve yetenekleriyle, engellerini aşarak, nice engelsiz bireylerin yapamadığını başararak, bir enstrüman çalmayı öğrendiler.

Çılgın gençlerin öyküsünü Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi Koordinatörü Emel Bozkurt ile aynı okulun gitar öğretmeni Betül Şahin İnanır anlatıyor.

 

“ENGELLİLERİN SOSYALLEŞMESİNİ SAĞLIYORUZ”

 

* Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi ne zaman, hangi amaçla kuruldu?

Emel Bozkurt: 2014 yılında engelli bireylere ücretsiz güzel sanatlar kursları vermek için hayata geçirilmiş bir okuldur Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi. Bin 500 öğrenciye hizmet veriyor ve ücretsiz servis imkânı sunuyoruz. Okulumuzda her şey ücretsizdir. Engelsiz ve dezavantajlı bireylerin yüklerini hafifletmeye çalışıyoruz.

 

* Kursların süresi ne kadar?

Emel Bozkurt: Eylül ayında başlıyoruz eğitimlere. Okullar kapanana kadar da sürüyor. Daha sonra yaz kurslarına başlıyoruz. Yani kurslar yılın her dönemi açık. Veliler ve çocuklar burada çok mutlu.

 

* Yıldırım, Bursa’da engellilerin en fazla yaşadığı ilçe. Engellilerin topluma entegre olması, topluma kazandırılması için akademinin engellilere olan katkılarından söz eder misiniz?

Emel Bozkurt: Engelli bireylerin önce sosyalleşmesini sağlıyoruz. Engelli ailelerin en büyük üzüntüsü, çocuklarının sosyal hayata katılamamaları. Engelli olmayan bireylerin, engellilere olan bakış açısı çok sağlıklı değil. Aileler bu duruma çok üzülüyorlar. Hâlâ, eksiklerimiz var bu konuda. Aileler, engelli çocuklarının eve kapanmasını istemiyorlar. Birleştirici özelliğinden dolayı müzik öğrenmelerini istiyorlar. Bu çatı altında çok farklı etnik gruplar eğitim alıyor. Roman çocuklarımız, Kürt ve Çerkez çocuklarımız akademimizde  kaynaşıyorlar. Bu anlamda akademinin, çok önemli bir işlevi var.

 

“TÜRKİYE’DE İLK”

 

* Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi’nin Türkiye’de tek olduğunu söyleyebilir miyiz?

Emel Bozkurt: Kurumsal bazda başka yok. Bu konuda Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali  ve eşi akademiye çok destek oluyorlar. Hepimiz onlara, sevgiyle yaklaşarak, mutlu olmalarını istiyoruz.

 

* Engelli bireylerin müziğe ilgisi nasıl? Engelli olmayanlara göre öğrenme süreleri hakkında neler söylersiniz?

Betül Şahin İnanır: Bu çocuklar her anlamda özel çocuklar. Aidiyet  duygusuna ihtiyaçları var ve akademide bunu buluyorlar. Kendilerini sözel veya bedensel anlamda ifade edemeyen çocuklar, enstürmanı ve sesiyle, bir şekilde kendisini ifade ederek mutlu oluyor. Hiç konuşamayan bir öğrenci ritimle konuşuyor esasında.

 

* Öğrenme süreçlerini engelli olmayan bireylerle kıyasladığımızda anlamlı bir sonuç çıkıyor mu?

Betül Şahin İnanır: Engel durumlarına göre değişiyor. Mesela otizm tanısı konan bir çocuk müzikte ciddi anlamda yetenekli oluyor.

 

* Akademiye girmenin kriterleri var mı?

Betül Şahin İnanır: Her engelli birey eğitim alamıyor. Engelli durumları belli yüzdelerin üzerindeki çocukları alamıyoruz. Engelli bireylerin yaş ortalamalarına pek bakmıyoruz  ama dezavantajlı gruplarda 8 ve 17 yaş aralığını arıyoruz. Bunun dışında algılama gücü çok önemli. Bazı engelli bireylerde algılama olmadığı zaman, maalesef kabul edemiyoruz.

Akademiye girmek için başvuran çocukları eğitmenlerimiz kontrol ediyorlar. Bazı çocukları kırmadan almıyoruz. Ama çoğunu genellikle kabul ediyoruz.

 

“ENGELLİ AİLELERİ RAHATLATIYORUZ”

 

* Kaç personel çalışıyor akademide?

Emel Bozkurt: Koordinasyonda 5 arkadaşımız, 19 da öğretmen olmak üzere 24 kişiyiz. Hepimiz canla, başla engelli çocukları mutlu etmek için çalışıyoruz. Ama sadece eğitim vermiyor, önemli gün ve haftalarda etkinliklere de götürüyoruz onları. Yaz döneminde geziler düzenliyoruz. Çünkü engelli bireylerin sosyal aktivitelere de ihtiyaçları var. 

 

* Akademinin temel amacını, engelli bireyleri topluma kazandırmak olarak özetleyebilir miyiz?

Emel Bozkurt: Evet. Engelli ailelerine de nefes aldırıyoruz. Anneler o kadar yorgun oluyorlar ki, birkaç saat de olsa nefes alabiliyorlar, dinlenebiliyorlar  bu sayede. 3’er saatlik eğitim alıyorlar. 15’er dakikalık bir teneffüs süresi var.

 

“BENİM HAYATIM”

 

* Son olarak, Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi öğrencilerinin çıkardığı, ‘Benim Hayatım’ isimli albümden söz edelim.

Emel Bozkurt: Bu kadar eğitim, yeterli gelmedi. Dedik ki, kendimize ait bir müzik cd’si çıkaralım. Albümde 3 parça, bir de klip var. Şarkıların üçünün de söz ve besteleri çocuklara ait. Albüm akademide yapıldı. Öğretmenlerin de katkıları var.

 

ENGELSiZ MUTFAK’TA USTA AŞÇILAR YETiŞiYOR

 

* Emel Bozkurt: Bir de Engelsiz Mutfak isimli bir kursunuz daha var. Ondan da söz eder misiniz?

Engelsiz Mutfak, Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi’ndeki çalışmalar çok beğenildiği için, ailelerden gelen talep üzerine kuruldu. Aileler, “Çocuklarımız müzik akademisini bitirdikten sonra, açıkta kalıyorlar ve eve kapanıyor” demişlerdi bize. Yıldırım Belediyesi de , yine güzel bir işe imza atarak, Engelsiz Mutfak’ı kurdu. Burada da engelli çocuklar, pasta, börek yapımı gibi eğitimler alıyorlar. Kendi yaptıkları yiyecekleri  belediyenin etkinliklerinde yine kendileri sunuyorlar. Kurstan mezun olduktan sonra da, bu alanda bir işe girebiliyorlar. Hatta bir öğrencimiz yakın zamanda işe girdi. Bu da bizi çok mutlu etti.

 

* Müzik Akademisi’ni bitiren öğrenciler, profesyonel olarak müzik yapıyorlar mı?

Betül Şahin İnanır: Evet. Hatta Dilek Mert isimli öğrencimiz, Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi’ni kazandı. Bir öğrencimiz daha aynı lisede okuyor. Bir öğrencimiz de İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nda.

​FOTOĞRAFLAR: FIRAT TORAMAN