Kayı Boyu’ndan mı esinlendiler, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in sloganından mı yola çıktılar, bizim Dr. Mustafa Esgin’den mi kopya çektiler bilmem ancak partinin ismi  yavan kalmış.

Şöyle, dolu dolu, partiyi heybetli gösteren, iktidar çağrışımı yapan yok muydu başka isim?

Neyse ki partinin logosu son derece şık ve ezber bozan cinsten.

İsimden ve logodan anlaşılıyor ki yeni partinin çimentosu milliyetçilik olacak. 

Ancak muhafazakarlığa mesafeli, Ege, Trakya, Akdeniz ve Marmara’da yaşayan seküler milliyetçilere hitap edecek gibiler.

İyi Parti MHP’den bir miktar oy alır, CHP’nin ulusalcı kanadının kafasını karıştırır ancak gücünü koruduğu sürece AK Parti’yi tehdit etmez.

Zaten Mehmet Metiner’in ‘çer çöp’ sözleri dışında AK Partililer henüz Akşener’i ciddiye almış değil.

Çünkü muhafazakarlıkla eklemlenmiş milliyetçilerin oyları MHP ve AK Parti bloğunda toplanmış durumda zaten.

Bu da 2019 genel seçimleri için Akşener’in ciddi bir tehdit olmadığını gösteriyor.

 

———————–

 

O slogana Bursa’dan itiraz var

 

Meral Akşener partiyi kurdu, sloganını da belirledi ama yoğun itirazlar var.

Ve daha yolun başında slogandan dolayı partinin başı belaya girebilir.

İki itiraz var, biri Bursa’dan diğer Antalya’dan.

Önce Bursa…

Bilmem hatırlıyor musunuz AK Parti’nin  Nilüfer Belediye Başkan Adayı Mustafa Esgin,  2014 yerel seçimlerinde “Mustafa Esgin Nilüfer’e iyi gelecek” sloganını kullanıyordu.

Ve Esgin bu sloganının patentini almıştı.

Ancak Akşener, bugün Esgin’in 2014’te kullandığı sloganın benzerini  kullanıyor.

Esgin bu nedenle yargıya gidip, hukuki haklarını kullanmaya karar verdi.

Eğer itiraz kabul edilirse yeni partinin sloganı değişebilir.

​Diğer itiraz da Antalya’dan.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel da 2014’te “Menderes Türel Antalya’ya İyi Gelecek” diyordu.

Ve Türel de Esgin gibi sloganın patentini almış.

Bakalım yargı, işin içinden nasıl çıkacak?

 

———————

 

2 Bursalı Vekil, kozlarını paylaşacak

 

Yarın CHP’de seçim günü…

Grup başkanvekilleri, katip üyeler, Meclis başkanvekilleri ve idare amiri seçimleri yapılacak.

Duyduğumuza göre kıran kırana bir seçim olacak.

Öyle ki sadece 3 kişinin seçileceği grup başkanvekilliğine 12 CHP’li aday olmuş.

Ancak asıl enterasan durum katip üyeliği seçiminde.

Nitekim CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın da CHP Bursa Miletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da katip üyeliğine aday olmuş.

Aydın’ın adaylığı önceden belliyken, Kayışoğlu’nun adaylığı son dakikada gelişmiş.

Ne var ki aynı kentten 2 milletvekilinin aynı göreve talip olması rasyonel değil.

Bu ne hırs, bu ne ihtiras?

 

———————-

 

Dönüşüm tamamen duygusal

 

Suudi Arabistan’ın Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman, “ılımlı İslam’a döneceğiz, aşırılıkları yok edeceğiz” demiş.

İlk bakışta kulağa hoş geliyor.

Öyle ya, kadınlara 2. sınıf yurttaş muamelesi yapan ve demokrasinin esamesinin okunmadığı bir ülkede ılımlı politikalara geçileceğinin ilan edilmesi en çok Suudi Arabistan toplumunu rahatlatır.

‘Din’ adına katliam yapan IŞID’vari örgütlerin cirit attığı İslam toplumları için de bu haber ‘müjde’ kıvamında.

Ancak Suudi Prens’in dönüşü, keşke demokrasiye olan özleminden kaynaklansa.

İşin gerçeği şu ki, lükse ve şatafata düşkün Suudi yönetimi petrole dayalı ekonomilerinde kulvar değiştirmezlerse, önümüzdeki yıllarda iflas bayrağını çekebilirler.

Çünkü hem petrol rezervleri tükeniyor, hem petrol fiyatları düşüyor, hem de petrolü ikame edecek yeni enerji kaynaklarına hızlı bir yöneliş var.

Mesela elektrikli arabalar…

Bu nedenle Suudi Arabistan, inşaat, turizm gibi sektörlere ağırlık verecek.

Zaten Muhammet Bin Selman, tarihi açıklamasını 500 milyar dolarlık inovasyon ve ticaret şehri tanıtımında  yaptı.

Dünyaya açılacaksanız, turizm yapacaksanız katı ve aşırı politikalarınızdan ödün vereceksiniz, kural bu.