Pazar Söyleşisi’ne konuk olan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlıklı yaşam, sigarayla mücadele ve Bursa’daki hastane yatırımlarıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Sigara yasakları genişliyor, çocuk parkı ve oyun alanlarında sigara içilmesi tamamen yasaklanıyor, açık alanlarda kısıtlamalar geliyor. Ayrıca, sigara paketlerini değiştirecek bir düzenleme de düşünülüyor.
Bakan Müezzinoğlu, toplumun üçte birinin obez olduğunu hatırlattı ve hareketli yaşam için yol haritası çizdiklerini vurguladı. Müezzinoğlu, Bursa’daki hastane yatırımları için de müjde kıvamında açıklamalar yaptı. Muradiye Devlet Hastanesi’nin Demirtaş’a taşınması kesinleşti. Demirtaş’a kurulacak hastaneyle birlikte 2018’e kadar Bursa’nın hastane açığı kalmayacak. Bakan Müezzinoğlu, sağlık turizmi hedefine ulaşmak için de Sağlık Turizmi Ajansı kuracaklarını açıkladı.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Pazar Söyleşisi’ne konuk oldu ve sağlıklı yaşam, sigarayla mücadele, hastane yatırımları ve sağlık turizmiyle ilgili önemli mesajlar verdi.
Büyükşehir Belediyesi’ne ait Hüdavendigar Kent Parkı’nda bisiklet sürerek yaptığımız söyleşide, hem spor yaptık hem de röportaj.
* 14 Mart Tıp Bayramı’nı geride bıraktık. Bu anlamlı günle ilgili düşüncelerinizi alarak başlayalım.
Öncelikle tüm meslektaşlarımın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlarım. Tıp, insanlık adına çok önemli ve saygın bir alan. Zorlukları ve sıkıntıları olmasına rağmen saygın bir meslek. 14 Mart, dünyada sadece Türkiye’de Tıp Bayramı olarak kutlanır. Çıkışı da İstanbul’un işgal edildiği 1919’a dayanır. İşgale karşı çıkan hekimlerin bir organizasyonudur 14 Mart. İşgale karşı itirazın yükseldiği, istiklali hedefleyen mücadele ruhunun oluştuğu gündür. Bu yıl, terör eylemleriyle milletimiz üzerinde farklı oyunların oynandığı, tuzakların kurulmaya çalışıldığı bir süreçte 14 Mart’a girdik. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bu millete vasiyeti olan muassır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedefini, 14 Mart’ın yıl dönümünde geleceğe taşıyacağız.
HEKİMLERE VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINA EMEKLİLİK MÜJDESİ
* Sağlık Bakanı gözüyle, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının sorunlarına nasıl bakıyorsunuz?
Bu meslek, maddi tatmini olan bir meslek değil. Derdi olanın derdini, sancısı olanın sancısını gideren manevi yanı yüksek olan bir meslektir. Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımız, şartlarının bugünden daha iyi olmalarını isteme hakları ve talepleri var. Bu taleplerini yerine getirmek adına bütçemizin imkanları çerçevesinde hak ettiklerini karşılayamasak da oldukça değerli ve anlamlı iyileştirmeler yaptık. Yaklaşık 2 bin 100 lira civarında emekli maaşı olan pratisyen ve diş hekimlerinin, 3 bin 100 liradan aşağı, uzman hekimlerin de 3 bin 250 liradan aşağı almayacakları bir emeklilik düzenlemesi yapıyoruz. Tabii TBMM’de yasal düzenlemeyi tamamladıktan sonra. Ayrıca gece-gündüz demeden çok yoğun şekilde nöbet tutan sağlık çalışanlarına, yıpranma hakkı verecek düzenlemeyi TBMM’ye havale ediyoruz.
* Sporla aranız nasıl, mesela bisiklete ne sıklıkla biniyorsunuz?
Günlük yaşamımda pek fazla binemiyorum. Ayda bir, iki kez ve bazı organizasyonlarda fırsat buldukça hareketli yaşamın içinde oluyorum. Günlük yaşamın herhangi bir bölümünde ortalama her gün yarım saat kadar haraketli yaşamın fırsatını oluşturuyorum. Bu en kötü ihtimalle yürüyüş oluyor. Gece veya sabah erken saatlerde yürüyüş yapmaya çalışıyorum. Fırsat buldukça yüzüyorum ama en büyük hobim bisiklete binmek.
HAREKETLİ YAŞAMA TEŞVİK
* Tüm uzmanlar, sağlıklı yaşam için, sağlıklı beslenmenin yanı sıra, hareketli yaşamın da şart olduğunu söylüyor. Sağlık Bakanlığı olarak, toplumun sağlıklı yaşaması için neler yapıyorsunuz?
Beslenmeyle ilgili ciddi bir sorunumuz yok. Vatandaşın süte, yoğurda, peyinire, domatese, sebzeye ve meyveye ulaşımında, ne ekonomik olarak ne de sunum olarak bir sorunu yok. Ama son 20-30 yıldır hareketli yaşamla ilgili ciddi sorunumuz var. Kısa mesafede yürümeyip toplutaşıma aracını tercih ediyor, televizyon karşısında zaman geçiriyor, masa başında iş yapıyor ve böylece hareketsiz yaşamın bir parçası oluyoruz. Toplumun büyük kesimi hareketsiz yaşıyor. Bu da sağlığımızı en fazla bozan etkenlerin başında geliyor. Özellikle diyabet ve kronik hastalıklar artık 25’li yaşlarda genç nüfusumuzu etkilemeye başladı. 7-8 yaşlarında obezite ve fazla kiloyla ilgili sorunlarımız oluşmaya başladı. O nedenle Sağlık Bakanlığı olarak sağlıklı yaşam kültürü diye bir başlığı her bireye mal etmek istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’yla protokol imzalayarak, okullarda sağlık temsilcisi öğrencilerimiz ve sağlık gönüllüsü öğretmenlerimiz olacak. Amacımız sağlık dostu okullar oluşturmak. İlköğretimdeki, ortaokuldaki ve lisedeki öğrenciye, farklı aktiviteler yaptırıp, farklı eğitimler verip, sağlıklı yaşam kültürü ve bilincinci oluşturmak istiyoruz. Ailelere de sağlık bilincini geliştirecek projeler uygulayacağız. Yerel yönetimlerden de en büyük beklentimiz, hareketli yaşamın altyapısını şehirlere, sokaklara ve mahallelere yerleştirmeleridir. İşte bugün burada Büyükşehir Belediyemizin yaptığı bu güzel parkta spor yapıyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın belirlediği standartlarda, 1 metre bisiklet yolu yapan belediyelere 1 adet bisiklet hediye etmeyi taahhüt ediyoruz. Bu projenin ihale sürecini haziranda başlattık.
3 YILDA 1 MİLYON BİSİKLET
* Bursa’da bisiklet almaya hak kazanan belediye var mı?
Bir yanlış anlaşılmanın önünü kesmem lazım. Bazı belediyeler diyor ki: Benim 10 bin metre bisiklet yolum var. 10 bin metre bisiklet yolu olan belediyelere böyle bir taahhüdümüz yok. Mevcut bisiklet yollarının üstüne koyan belediyelere taahhüdümüz var. Burada belediyeler bize gelip, mesela trafik kurallarına uygun 5 bin metre bisiklet yolunu yapacağım diye proje getirmeleri lazım. Taahhüt ettikleri bisiklet yolunu yaptıklarında 5 bin adet bisikleti alırlar. Bunun dışında, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda 5 bin adet bisikleti çocuklara hediye edeceğiz. 19 Mayıs’ta gençlere 75 bin adet bisikleti hediye edeceğiz. Haziran ayında yerel yönetimlerimiz 100 bin metre bisiklet yolu yapacaklar inşallah ve biz de onlara 100 bin adet bisiklet vereceğiz. Bir de üniversitelerin açıldığı ekim ayında öğrenci sayısına göre 70 bin adet bisikleti üniversitelilere hediye etmeyi planlıyoruz. Ve bu yıl itibarıyla 250-300 bin, önümüzdeki 3 yılda da 1 milyon bisikleti hediye etmeyi planlıyoruz.
TOPLUMUN ÜÇTE BİRİ OBEZ
* Obez noktasında ne durumdayız?
Toplumun üçte biri obez, üçte biri fazla kilolu, üçte bir sağlıklı kiloda. Toplumun en az yüzde 50’sinin sağlıklı kiloda olmasını arzu ediyoruz. Bunu sağlayacak bir eylem planını realize etmeye çalışıyoruz. Obezite konusunda dünyada ilk sıralarda değiliz. Şu an orta grup riskli ülkeler arasındayız. Bu yol haritasıyla dünyanın iyi ülkeleri arasına girmiş olacağız.
SİGARA YASAKLARI GENİŞLİYOR
* Sigarayla mücadelede yeni eylem planınızdan söz eder misiniz?
Sağlıklı yaşamla ilgili 3 başlık var. Kanser, kalp hastalıkları ve diyabet gibi kronik hastalıklar. Bu 3 hastalık da insanların yaşamlarını son derece olumsuz etkiliyor. Bu hastalıkların 3 temel etkeni var. Tütün ürünleri ve alkollü içecekler gibi zararlı alışkanlıklar, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam. Biz bireyleri ne kadar bilinçli hale getirirsek, güçlü kampanyalar yaparsak, insanlarımızı hastalıklardan kurtarırız. Bu kampanyaların en başında sigarayla mücadele geliyor. Dünyada sigarayla mücadele başarılı olmuş ülkelerin başındayız. Ancak yeni dönemde açık alanlarda sigara içme düzenini getiriyoruz. Halka açık parklarda bir köşe açılacak ve sadece orada sigara içilebilecek. Artık isteyen bir kamelyanın dibinde sigara içemeyecek. Çocuk parklarında ve çocuk oyun alanlarında sigara içilmesini tamamen yasaklıyoruz. Toplumun yoğun olarak gittiği, alışveriş merkezi, ibadethane ve hastane gibi mekânlardaysa, kapı girişlerine belli mesafe olan yerlerde sigara içilebilecek. Açık restaurantlar, açık kafeler ve çay bahçeleri gibi yerlerin de belli bölümlerinde sigara içilebilecek. Tabii bu düzenlemelerin içinde olduğu tasarının Meclis’ten geçmesini ümit ediyoruz.
DÜZ SİGARA PAKETİ GELEBİLİR
* Bunun dışında başka bir düzenleme planlıyor musunuz?
Sigaraların açıkta değil kapalı dolaplarda satışını getiren uygulamanın yanı sıra, paket düzenlemesine de gitmeyi düşünüyoruz. Düz paket gündemde. Tabii Meclis’teki tartışmalar nasıl şekillenecek bilmiyorum ama marka reklamının olmadığı, siyah, kahverenği, beyaz veya başka bir düz renkte, sağlıkla ilgili negatif değil pozitif mesajın verildiği bir paket uygulamasını öngören tasarıyı Meclis’e getirmeyi düşünüyoruz.
* Kapalı mekânlarda sigara denetimini yeterli buluyor musunuz?
Yer yer yetersizlikler var bu konuda. Denetimleri daha aktif hale getirecek düzenlemeleri planlıyoruz.
* Zayıflama ilaçları halkın sağlığını tehdit eder boyuta ulaştı. Bu konuda tedbir almayı planlıyor musunuz?
Denetim bazen imkânsızlaşıyor ve zorlaşıyor. Ancak bu durum, denetimden kaçtığımız anlamına gelmez. Burada en önemli şey bilinçtir. Kendi sağlığımızı bozacak bilinçsizce hiçbir şey yapmamalıyız. Can boğazdan gelir deniyor ama can boğazdan da çıkar. En başta kendi sağlığımıza duyarlı olmalıyız. Sanal âlemin kontrolü o kadar zorlaştı ki birini kapattığınızda bir diğeri başka bir alandan çıkıyor. Zayıflama ilaçlarını talep olmaktan çıkarmalıyız. Yine de vatandaşlar Alo 184 hattımıza ihbarda bulunabilirler. Ama temel başarı, sağlık bilincimizin yüksek olmasından geçiyor. Hekimlerin tavsiye etmediği hiçbir zayıflama ilacı kullanılmamalıdır.
DEMİRTAŞ’A HASTANE KESİNLEŞTİ
* Bursa’daki hastane yatırımlarında son durum ne?
Orhagazi Devlet Hastanesi 3 ay içinde açılacak. Gemlik Devlet Hastanesi’nin inşaatı hızlı bir şekilde sürecek. İnegöl’de önümüzdeki ay, Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi açılacağını öngörüyoruz. Cüneyt Yıldız kardeşimizin adını taşıyan hastanenin inşaatı devam ediyor. Kestel’de Ferudun Kahraman ve devletin katkılarıyla inşa edilecek hastanenin temelini 1 ay içinde atacağız. Bu hastanede yüklenici firma belli oldu. Şehir hastanesinin kavşak projeleri de yapıldı ve bu yıl yoğun bir inşaat dönemi olacak. İnşallah bu hastanemiz de 2 yıl sonra hizmete girecek. 750 yataklı, son derece modern bir hastene olacak. Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi’nin mimari ve proje ihale süreçleri tamamlandı. İhale sürecinde hukuki bir sorun yaşamazsak en geç, mayıs veya haziran ayında temelini atacağız. Hedefimiz bu hastaneyi de 2 yılda bitirmek. Yani 2018’de 3 bin yatak kapasiteli hastaneleri Bursa’ya kazandırmış olacağız. Demirtaş’a kurmayı planladığımız hastaneyi yatırım programına aldık. Arkadaşlar çalışmalara başladılar. Ve bu bölgede inşallah kapasiteli, güçlü bir hastaneyi kazandrımş olacağız. 100 dönümlük bir araziyi hayırseverlerinden bekliyoruz. İstiyoruz ki geniş bir arazi üzerine kurulsun hastane. Artık hastane projelerine, otoparkı, çevre düzenlemesi ve bisiklet yollarını da koyuyoruz. Alan ne kadar geniş olursa, hem sağlıklı yaşam mesajı veriyoruz hem de hastalar huzurlu ortamlarda tedavi oluyorlar.
* Demirtaş’a hastane yeri kesinleşti diyebilir miyiz?
Kesinleşti. Hastanenin kapasitesi 500 veya 600 yatak olacak.
* O zaman Muradiye Devlet Hastanesi buraya taşınacak öyle mi?
Evet. Önümüzdeki 2-3 ay içinde yer çalışmalarını kesinleştirmemiz lazım. Ondan sonra bu yıl hastanenin ihalesini yaparsak, 2 yılda inşaat süreci derken, 3 yılda hedeflerimize ulaşacağız.
SAĞLIK TURİZMİ AJANSI KURULUYOR
* Sağlık turizminde, mutfak çalışmalarınızın sürdüğünü ifade etmiştiniz? Bu çalışmalar hangi boyutta?
Sağlık Turizmi Ajansı kurma çalışmalarımız var. Sağlık turizmini, sadece Bakanlık bürokrasisiyle yönetmeye kalkarsanız, iddialı olmanız mümkün değil. Özel sektörün, acentelerin, aracı kuruluşların da içinde olduğu, sivil, aksiyonel bir yapıyla yönetilecek güçlü bir ajans, müthiş bir proje olur. Bunu yapabilirsek, Bursa medikal tedavide hangi alanlarda olacak, termal sağlık ve estetik turizminde stratejisi ne olacak ve Bursa hangi bölgelere hitap edecek türünde sorulara yanıt bulmuş oluruz. Bursa, Balkanlar’a hitap edebilir ama hem Balkanlar’a hem de Rusya’ya hitap ederiz dersek kaybederiz. Çünkü Rusya’dan turistin gelmesine enerji sarf etmek rüzgâra karşı yürümek demektir. Oysa Balkanlar’dan Bursa’ya çok daha rahat gelebilirler. O zaman Balkanlar’ın, sağlıkta hangi alanda daraldığını, Bursa’nın bu alanda nasıl bir marka haline dönüştürüleceğinin analizini yapabiliriz. Bursa, Körfez ülkelerine de rahatlıkla hitap edebilir. Tabii Körfez ülkelerinin ihtiyaçlarının da analizini yapmamız lazım. Tüm bunların analizini yaparak, Bursa, İzmir, Afyon, Samsun, Gaziantep gibi şehirlerin imkânlarına göre, stratejik alanları ve stratejik bölgeleri belirleyeceğiz. Ancak öncelikle Sağlık Turizmi Ajansı’nı kurabilmeliyiz.
* Son olarak terörü ve terör eylemlerini konuşalım. Neler söylersiniz?
Milletimiz üzerinden farklı hesaplar yapılıyor. Milletimiz tarih boyunca, istiklali ve istikbali uğruna her türlü fedakârlıktan kaçınmamıştır, vatanına, bayrağına sahip çıkmıştır.
Atatürk’ün, muassır medeniyetler üzerine çıkma hedefi, istikrarlı bir şekilde yürüyor. Bu millet, önüne çıkan engelleri aşacak sağduyu ve birikime sahiptir. Son yıllarda, milletimiz üzerinde oynana oyunları, birlik ve beraberlik içinde, geleceğimize sahip çıkma anlayışıyla bozacağız. Terör eylemleri, bu milleti ayrıştırmaya dönüktür ama ne yaparlarsa yapsınlar kaybedecekler. Onları, kazdıkları çukurlara bu millet gömecektir.
FOTOĞRAF: FIRAT TORAMAN