Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
Aramızdan 80 yıl önce ayrıldın ama kısacık ömründe yaptığın işlerin değeri her geçen yıl daha iyi anlaşılıyor.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
Kurtuluş Savaşı mücadelesinin ardından imparatorluktan ulus devlete geçtin.
Bugün bölük pörçük olan komşularımız ulus devlet olamadıkları için etnik ve mezhepsel ayrışmalarla parçalandılar.
Biz ise inşa ettiğin milli devlet projesiyle dimdik ayaktayız.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
Bundan yaklaşık 82 yıl önce anayasaya koyduğun laiklik sayesinde, modern bir toplum olmamızı sağladın.
Laik olmayan Ortadoğu ülkeleri, tüm doğal zenginliklerine rağmen teknoloji ve bilimde ilerleyemedikleri için zenginleşemediler, emperyaslitlerin sömürgesi oldular.
Biz ise laiklik sayesinde İslam ülkeleri arasında örnek gösteriliyoruz.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
İktisadi kaynakları yabancıların elinde olan ve toplu iğne dahi üretemeyen bir ekonomiyi, karma model sayesinde dışa bağımlıktan kurtardın, demir çelik tesisleri, şeker, kağıt ve iplik fabrikalarıyla şaha kaldırıp, üretimin ne denli önemli olduğunu gösterdin.
1930’larda tohumlarını attığın planlı ekonominin değerini bugün çok daha iyi anlıyoruz.
Ağır ekonomik krizlerden sonra iflas etmiyorsak, bu senin sayendedir.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
‘Kültür ve sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir‘ dedin ve bir ülkenin kalkınmasının kültür ve sanatta katedeceği yoldan geçtiğini savundun.
Çok haklıydın…
Öyle ki açtığın yol sayesinde bugün Türkiye Cumhuriyeti kültür ve sanatta da saygın ve itibarlı bir konuma geldi.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
Bugün bazı ülkeler kadınlara araba kullanma yasağını yeni kaldırmışken sen yıllar önce Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanıdın.
Bugün Türk kadını, siyasette temsil ediliyor, çalışma hayatında istihdam ediliyor, bürokraside en üst mevkide yerini alabiliyor, vali, kaymakam ve başbakan olabiliyorsa, bu senin sayendedir.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk…
Bugün bu satırları kaleme alabiliyorsam, “Basın milletin müşterek sesidir” diyen senin sayendedir.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bin yıl geçse de milletin unutmayacak seni.
İzindeyiz, izindeyiz, izindeyiz!
Türkçe ezan tartışmasının ibretlik sonuçları
CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, durduk yere, hiç gereği yokken, “Ezan Türkçe okunsun, ben anlayayım” dedi.
Dedi de ne oldu?
Ne toplumdan destek bulabildi ne de partisinden.
Yani ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranabildi.
Daha da kötüsü disipline sevk edildi.
Sosyal demokrat bir partide, şiddeti çağrıştırmıyorsa düşüncesini açıklayan bir milletvekilinin partiden atılma girişimi ağır bir yaptırım olsa da Yılmaz, Türkçe ezan meselesinin toplumun sinir uçlarına dokunan bir mesele olduğunu gösterdi.
Ve Türkçe ezan savunuculuğu, bir kez daha şu gerçekleri su yüzüne çıkardı:
-Yıllar geçse de Türk milleti Türkçe ezana geçit vermeyecek.
-Toplumun kahir ekseriyetinin Müslüman olduğu bir ülkede, Türkçe ezan savunuculuğu yapmak, başörtüsü yasağının yanında saf tutmak, tüm siyasi partilere puan kaybettirir.
-Türkçe ezan okunsun demenin, tek parti dönemini yerden yere vuran iktidar partisinin tezini güçlendirmek ve Erdoğan’a gol atması için şahane bir asist demekten bir farkı yoktur.
-CHP Yönetimi, Öztürk Yılmaz’a sahip çıkmayarak, şahken şahpaz olmadı ama milletvekilliği seçiminde son derece dikkatli olması gerektiğini anladı.
Refik Özen ve Gülay Özen’in hayat hikayeleri
Kosova‘dan Bursa‘ya uzanan bir göç hikayesi…
Çıraklıktan ustalığa, ustalıktan esnaflığa ibretlik bir yaşam hikayesi…
İlginç bir evlilik öyküsü…
Sahur vakti çalan telefonla gelen milletvekilliği…
Askerlik anıları, esnaflık nasihatleri…
Efendim Refik Özen ve eşi Gülay Özen Yaşama Dair’in konuğu oldular.
Pazar günü sabah saat 10 00’da bekleriz.