Tarih 30 Aralık 2013…

DOSAB yönetimi, halktan ve kamuoyundan gizlediği termik santral projesini hayata geçirmek için, Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde bir plan değişikliği yaptırmak ister.

Plan değişikliğinin amacı, “Teknik Alt Yapı Alanı” adı altında, DOSAB içindeki bir bölgeyi, enerji üretim alanına çevirmektir.

Çünkü o bölge, 1’inci sınıf tarım alanıdır.

Ancak söz konusu plan değişikliği, yasal olarak mümkün görünmemektedir.

Ne var ki DOSAB yönetimi, asıl amacını gizleyerek, söz konusu bölgeye, trafo ve indirme merkezleri, doğalgaz istasyonları, su kuyuları, atölye ve depolar, arıtma ve su kazanım tesisleri yapacağını taahhüt eder.

Plan değişikliği de Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi‘ne, bu şekilde gelir…

 

***

 

O gün Büyükşehir Meclisi’nden geçen plan değişikliğinde aynen şunlar yazar:

“…. Teknik Alt Yapı Alanı’na alınması talebi, Bursa Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün kurum görüşü doğrultusunda, Enerji Üretim Tesisi kurulmaması şartıyla, ‘Teknik Alt Yapı Alanı’nda, Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi‘nin ihtiyacını karşılayacak trafo ve indirme merkezleri, RMS-A.B.C, doğalgaz istasyonları, su kuyuları ve depoları, teknik alt yapı için gerekli atölye ve depolar, arıtma ve su kazanım tesisleri, dağıtım merkezleri yapılabilir.’ plan notlarına, ‘Teknik Alt Yapı Alanı’nda Telekominakasyon Tesisleri yapılabilir plan notunun eklenmesi‘ şeklinde düzeltilerek kabülüne oy birliğiyle karar verilmiştir”.

 

***

 

Evet, plan değişikliğinin içeriği çok açık.

Bursa Tarım İl Müdürlüğü (Toprak Koruma Kurulu) demiş ki, bu alanda enerji üretim tesisi yapılmaması şartıyla plan değişikliği yapılabilir.

Yani ancak bu şartla söz konusu bölge tarım alanından çıkarılmıştır.

Tarım İl Müdürlüğü’ne bağlı Toprak Koruma Kurulu‘nun şerhine güvenen Şehir Plancıları Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası da plan değişikliğine itiraz etmediler o günlerde.

Ancak aynı Tarım İl Müdürlüğü, DOSAB’ın ÇED sürecinde, “Söz konusu alanda, termik santral yapımında sakınca yoktur” diye görüş bildirerek, skandal bir karara imza attı!

Yani kendi verdiği kararı kendisi çiğnedi.

 

***

 

Tarım İl Müdürü Ömer Çelik‘in, akıl almaz tutumunu Şehir Plancıları Odası Bursa Şube Başkanı Hakan Karademir de, “Hileli bir plan değişikliği olmuş ve maalesef kandırıldık” şeklinde yorumladı.

 

***

 

Hakan Karademir, söz konusu bölgenin termik santral projesinin bir parçası olduğunu kendilerinin değil DOSAB yönetiminin söylediğini de belirtti:

“DOSAB yönetimi, söz konusu bölgeyi, kendi ihtiyaçlarını karşılamak için, teknik alt yapı alanı adı altında bir plan değişikliği talep etmiş. Toprak Koruma Kurulu da, bu bölgede termik santral yapılacağı bilgisini almış olacak ki, ‘enerji üretim alanı yapılamaz‘ şeklinde bir şerh koymuştu. Ancak sonradan öğrendik ki, DOSAB yönetimi, buraya santral yapmak için plan değişikliğini yaptırmış. Bu alan, termik santral projesinin bir parçasıdır. Zaten, bize yaptıkları görsel sunumlarda da, bu bölgenin termik santral projesinin bir parçası olduğunu açık açık söylediler. Tarım İl Müdürlüğü‘nün kendisine bağlı Toprak Koruma Kurulu’nun ‘enerji üretimi yapılamaz’ şerhini görmezden gelerek, ÇED raporuna olumlu görüş bildirmesi şaşırtıcıdır“.

 

 

Tarım İl Müdürü Ömer Çelik’e suç duyurusu geliyor

 

 

Akla zarar hukuksuzluklara ve talana karşı iyi ki bu kentte TMMOB ve meslek odaları var.

Yoksa, 1’inci sınıf tarım alanı üzerine termik santral inşa edilmesi girişimine, “Sakınca yoktur” diyen Tarım İl Müdürü Ömer Çelik‘ten kim hesap sorardı?

Nitekim TMMOB, 1 yıl önce kendine bağlı bir kurumun Büyükşehir Meclis tutanaklarına geçen şerhini görmezden gelen Tarım İl Müdürü Ömer Çelik‘le yargıda hesaplaşmaya hazırlanıyor.

Yani Çelik‘e suç duyurusu gündemde.

 

 

ÇED çıkmaza mı girdi?

 

 

Normal şartlarda, bir projenin ÇED süreci, kurumların görüş alındıktan sonra, en geç 15 gün sonra sonuçlanır.

Ya rapor olumlu olur ya da pek örneği olmasa da olumsuz.

Ancak DOSAB Termik Santralı‘nın İDK toplantısı, 23 Aralık 2014’te yapılmasına rağmen, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan henüz bir bilgi gelmedi.

Dahası, Sağlık Bakanlığı‘nın insiyatifi eline aldığı Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün görüşünün şekillenmemesi, akla her türlü soruyu düşürüyor.

Tüm hukuksuzluklara ve müdahalelere rağmen acaba ÇED raporu çıkmayacak mı?