CHP’de kongreler yaklaşırken, tablo netleşiyor ve adaylar da ortaya çıkmaya başlıyor.
İki adaylı kongrelerden biri de Osmangazi’de gerçekleşecek.
Gerçi genç bir avukat da aday olacağını söylüyormuş ancak yarışın İsmet Karaca ile Recep Çohan arasında geçeceğine şüphe yok.
Dün Recep Çohan ile ekibi gazetede konuğumuz oldular.
Çohan kararını, İsmet Karaca’nın aday olmasıyla açıkladı.
Yani Karaca aday olmasa, kongreye girmeyecekmiş.
Neden?
Çohan, Karaca’yı dar kadrocu olmak ve ötekileştirici siyaset yapmakla eleştiriyor.
Bu nedenle CHP Osmangazi’nin Karaca ve ekibinden kurtulması gerektiğine inanıyor.
“Biz gelirsek, hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz ve partiyi büyüteceğiz” diyor.
Kongreyi kazanması halindeyse hedefleri şunlar olacakmış:
-Sivil toplum örgütleriyle diyalog içinde olacağız.
-Muhtarlarla temas edeceğiz.
-Osmangazi’yi 18 bölgeye ayıracak ve her bölgeye bir temsilci atayacağız. Her bölgenin fiziki mekanı olacak.
Nihai hedef ise yerel seçimde Osmangazi’yi almak.
Çohan, yerel seçimler konusunda çok iddialı konuştu ve şunu ekledi:
“Adayı ben değil, biz belirleyeceğiz. Adayımız konsensus sonucu belirlenecek”.
Çohan’a kongreyi kazanma şansını da sordum.
“Yüzde 90 kongreyi alıyoruz” dedi.
—————————-
Saadet Partisi’nin milli duruşu
Milli Görüş geleneğini temsil eden partilerin oy oranları birçok seçimde barajın altında kalmıştır ancak önceki gün gazetede ağırladığımız
Saadet Partisi yöneticileri Ali Osman Karahan ile Ersin Göktepe’ye de söylediğim gibi, merhum Erbakan’ın ekonomiye, eğitime, sağlığa, adalete, yani birçok alana dair somut projesi, her soruna karşı ciddi çözüm önerileri vardı.
Mesela önce 17-25 Aralık’ta daha sonra da 15 Temmuz’da darbeye kalkışan FETÖ’nün destekçisi ABD’nin, son tahlilde ülkemizi ekonomik olarak sıkıştırmasına karşın ‘milli ekonomi’, ‘üretim ekonomisi’ gibi kavramlar yeniden gündeme geldi ve yerli otomobil çalışmaları hız kazandı.
Oysa Erbakan, 1950’li yılllarda Türkiye’nin ilk yerli motoronu üreten mühendis olarak tarihe geçmişti.
İlerleyen yıllarda ağır sanayi atılımlarında da hep Erbakan’ın izleri vardı Demirel’le birlikte.
Yani milli üretim ekonomisi tam olarak hayata geçmiş olsaydı, terör örgütü destekçileri ABD ve bazı Avrupa ülkelerine karşı sesimiz daha gür çıkabilirdi.
Karahan ve Göktepe’yle sohbetimizde AK Parti’nin Atatürk açılımını konuştuk.
Karahan, “Bizim Atatürk’le ilgili düşüncelerimiz şekli değil. Atatürk, milli ekonomiyi hayata geçirmişti, biz de milli ekonomi modelini savunuyoruz. Önemli olan da budur” derken, Ersin Göktepe de merhum Erbakan’ın başbakanlığı dönemindeki milli politikaları hatırlattı.
Son yazılarımda hep, ‘milli’ kavramına vurgu yapıyorum.
Nitekim, beka sorunuyla karşı karşıya olduğumuz şu günlerde, farklılıkların bir kenara bırakılıp, benzer güçlerin yurtseverlik temelinde buluşması, hayati önem taşıyor.
Saadet Partili dostlarımızın verdiği mesajları da bu perspektiften okumak gerekir.
—————————–
Orada duruverseydi zaman
Bu akşam Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde sahnelenecek Orada Duruverseydi Zaman.
Pınar Ayhan, tek kişilik müzik gösterimiyle köy enstitülerini anlatacak.
Gösteriyi izleyip yazacağım.
Ancak CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil’in gösteriyle ilgisini aktarmadan geçmek istemiyorum.
İrgil, Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nin salonunu kiralıyor, ardından biletleri de satın alıp dağıtıyor.
Çünkü gösteriden elde edilecek gelir, burs ihtiyacı olan öğrencilere harcanacak.
Yani her yönüyle, sosyal sorumluluk projesi…
Siyasetçileri hep eleştirecek değiliz ya.
Böyle güzel işlerine de şapka çıkarmak gerekir.