Malum, bir süredir MHP‘deki gelişmeleri takip ediyor, konuyla ilgili yorumlarımı aktarıyorum bu köşeden.

Dün ise, MYK üyeleri ve il başkanlarının hafta sonu yapacakları toplantıya değinmiştim.

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman‘la, genel seçim değerlendirmesi ve hafta sonu yapılacak toplantıyla ilgili konuştuk.

Bugün söz Büyükataman‘da…

Büyükataman öncelikle, hiç beklemedikleri bir sonuçla seçimden çıktıklarını hatırlattı ve sandık sonuçlarıyla ilgili kapsamlı bir değerlendirme yapacaklarını söyledi.

İşte bu nedenle, MYK üyeleri ve il başkanlarını topladıklarını hatırlattı.

Ancak Büyükataman, bu süreci dışarıdan müdahalelere fırsat vermeden yürütmek istediklerini ekledi.

Yani Büyükataman‘ın söz ettiği müdahale, bir süreden bu yana Bahçeli‘ye yönelik istifa çağrıları.

Bu çağrılar hem basından hem de de kamuoyundan gelmişti.

Anlaşılan o ki Büyükataman da tıpkı Bahçeli gibi, ‘başkaları istiyor diye istifa etmeyiz‘ anlayışını savunuyor.

Peki parti içindeki muhalefet?

Büyükataman, muhalefetin varlığından haberi olmadığını söyledi.

Daha doğrusu kendilerine ulaşan ne bir imza ne de kulaklarına gelen bir muhalif hareket olduğunu kaydetti.

Büyükataman‘a göre tüzük ne emrediyorsa o uygulanacak:

“Geniş kapsamlı bir çalışma yapacağız ve sandık sonuçlarını ele alarak, düşük oy oranının nedenlerini araştıracağız. Bunun için ilk olarak, hafta sonu MYK üyeleri ve il başkanlarımızla toplanacağız. Buradan çıkan sonuca göre öz eleştiri yapacağız. Ancak, istifa etmemiz söz konusu değil. Genel Başkan ve yetkili organlar görevinin başında. Tüzük ne emrediyorsa, o uygulanacak.“

Büyükataman‘ın tüzüğe vurgu yapmasının şifresi şu:

“Muhalifler, imza toplayabiliyorsa, buyursun toplasınlar. Olağanüstü kongrenin toplanmasının tek yolu da budur.”

Büyükataman, özetle bunları söylüyor.

Bu sözlerden de anlaşılacağı üzere Bahçeli ve yönetimi, MHP üzerinde dış odakların eli olduğu algısını yaratıp, istifa etmemelerini meşru kılmaya çalışıyor.

Kamuoyunun buna ikna olması zor elbette.

Bakalım, parti içi unsurlar ikna olacak mı?

 

MHP’li muhalifin sarsıcı iddiası

 

MHP’deki muhalif hareket Bursa’da da sessiz ve derinden çalışıyor.

Hareketin öncülerinden bir isim şunları söyledi:

“5-6 koldan imza toplama işini yürütüyoruz. Bursa’da yaklaşık 40 delege, imza vermeye hazır. İlçe başkanlarının birkaçı dışında hepsi destek veriyor bize. Gelecek hafta, bu konuyla ilgili bir basın açıklaması yapılacak. Ondan sonra, daha net konuşabileceğiz.”

İsmi bizde saklı olan MHP‘linin iddiası doğruysa, olağanüstü kongrenin toplanması bir hayli yüksek.

Nitekim Bursa’da 51 kurultay delegesi var.

Bursa‘dan 40 imza demek, olağanüstü kongrenin rahatlıkla toplanması anlamına gelir.

Peki Bursa İl Başkanı Yüksel Yılmaz’ın tutumu nasıl?

Geçmiş kongrelerde Bahçeli‘yi desteklemeyen Yılmaz, şimdilik renk vermiyor.

Ancak o da haftaya muhalif harekete katılabilir.

Tabii bu benim tahminim.

 

Türk ulusundan Atatürk düşmanlarına tokat

 

Galiba Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün üzerinden bin yıl da geçse, ulusu ona sahip çıkmaya devam edecek.

Şu Akit TV isimli kanalın, 10 Kasım‘da, “Zulüm 1938’de son buldu, Mustafa ‘Kamal’ yıllar önce bugün öldü” şeklindeki yayınından söz ediyorum.

Rezaletin ardından, milyonların tepkisi gecikmemiş, ardından RTÜK uyarı cezası vermiş, ve dün de facebook, kanalın sayfasını kapatmıştı.

Söz konusu yayın grubunun bu ilk skandalı değil, hiç süphesiz son saldırısı da olmayacak.

Akit ve türevlerinin her geçen gün daha fazla palazlanıp, küstahça Atatürk‘e ve Cumhuriyet değerlerine saldırması elbette ürkütücü.

Ancak sevindirici olan, 70 milyonu tek vücut olup, Atatürk’e sahip çıkması.

Son hadise, herkesin yüreğine su serpti.

Demek ki, Atatürkçülüğün ne ordunun vesayetine ne de yargının korumasına ihtiyacı varmış…

Milyonların nefesi, Atatürk düşmanlarını boğmaya yeter.