Tablo çok net…
17 aktif OSB’si, 2 otomotiv fabrikası, yüzlerce irili ufaklı işletmesiyle, Bursa dört başı mamur bir sanayi ve ticaret kenti.
Bu tabloyu her yıl açıklanan ihracat verileri tescilliyor.
Yani ‘Bursa büyürse Türkiye büyür’, içi boş bir slogan değil, ayakları yere basan gerçekçi bir hedef.
Ancak yine de bu kentin sanayi kimliğiyle örtüşmeyecek şekilde kalifiye eleman sorunu var.
Bugün neredeyse tüm fabrikaların tek ortak sorunu nitelikli eleman açığı.
Bu kronikleşen sorun nedeniyle eksik üretim gerçekleşiyor ve ihracat miktarı azalıyor.
İşte dün OLAY Medya’yı ziyaret eden İl Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür de mesleki ve teknik eğitimle başladığı konuşmasını mesleki ve teknik eğitimle bitirdi.
Kendisi de bir teknik okul mezunu olan Gür, teknik ve mesleki okulların eğitimdeki payının artırılması adına müjdeler verdi.
-Bursa Teknik Üniversitesi içinde 2 yabancı dil öğreniminin olacağı teknik meslek lisesi.
-Uludağ Üniversitesi içinde teknik meslek lisesi.
-Tofaş’ın içinde bir otomotiv lisesi.
-İsminin Ali Osman Sönmez veya Tophane olacağı, Balkanlardan ve Türki Cumhuriyetlerden öğrencilerin geleceği Bursa’nın ilk uluslararası teknik ve meslek lisesi.
Bu ve buna benzer yatırımlarla Bursa geçmişte olduğu gibi Türkiye’nin mesleki eğitim üssü olacak.
Bursa dönüşümde avantajlı bir kent
Şu bir gerçek ki Bursa sanayisinde çok ciddi bir kalifiye eleman açığı var.
Ancak öğrenciler akademik eğitime daha çok ilgi gösteriyor.
Bunda sosyolojik etkenlerin payı olsa da mesleki eğitimin teşvik edilememesi de bir başka neden.
Ancak yeni Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve yeni Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür’ün bu tabloyu tersine çevirmek için yoğun bir çaba içinde olduğunu biliyoruz.
Aslında onlarca yıllık birikimiye teknik ve mesleki eğitimde sağlam bir alt yapısı olan Bursa’nın dönüşümünü sağlamak diğer kentlere göre çok daha kolay.
İşte Gür de bunun farkında olduğu için hayli umutluydu.
Alanlarına göre Bursa’daki okullar
Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür, Bursa’daki okulların alanlarına göre dağılımını da açıkladı.
Buna göre mesleki ve teknik okulların payı yüzde 40.
İmam-hatip okullarının payı yüzde 10.
Anadolu ve fen liselerinin payı yüzde 50.
Bu veriler bize Anadolu ve fen lisesi sayısının az olmadığını gösteriyor.
Ancak talep o kadar yüksek ki, okulların yarısının Anadolu ve fen lisesi olması bile yetersiz kalıyor.
Elektrik faturasıyla geleceği karartılanlar eyleme geçti
Bursa Cafe-Restaurant Lokanta Çay Bahçesi Derneği
Başkanı Turgay Güler, geçen haftalarda “Esnaf için asıl kriz şubat ayında. Birçok işletme batacak demişti.”
İşte şubat geldi…
Ve pandemiden bile daha derin bir sorunla yüzleşmek zorunda kaldı esnaf.
Elektrik faturaları!
Daha önce de yazdım, birçok işyerinde elektrik faturası kirayı aşmış durumda.
Dün birkaç esnafla daha konuştum.
100 metrekarelik küçük bir unlu mamüller imalathanesine 5 bin 400 lira elektrik faturası gelmiş.
Bu işyerinin kirası 3 bin lira civarında.
Danışmanlık şirketi olan bir arkadaşımın elektrik faturası 600 liradan bin 700 liraya yükselmiş.
Turgay Güler’in 250 metrekarelik mekânına ise tam 30 bin lira elektrik faturası gelmiş!
Güler’e zamdan önce 10 bin lira geliyormuş fatura.
Yani elektrik tüketimi artmamasına rağmen fatura tam 3 misli artmış.
Krizin ateşi sadece işyerlerini sarmış değil konutları da cayır cayır yakıyor.
Ancak evlerde, televizyon ışığıyla idare ederek, kettle çalıştırmayarak ve mümkün olduğunca elektrikli ev aletlerinden uzak durarak bir miktar tasarruf sağlayabilirsiniz.
Ne var ki üretim yapan işyerleri için tasarruf mümkün değil.
Mesela derin dondurucu çalıştıran bakkal veya marketlerin, klimayla ısınan işyerlerinin, fırın çalıştıran imalathanelerin tasarruf şansı yok.
Faturalar, esnafın canına tak edince Bursa Cafe-Restaurant Lokanta Çay Bahçesi İşletmecileri Derneği işyerlerini karartma eylemini hayata geçirdi dün geceden itibaren.
İşletmeciler mekânlarını 21.00 ile 22.00 arası karartarak, müşterilerine mum ışığında hizmet verecek.
Bakalım esnafın eylemi iş yarayacak mı?
Bu nasıl haber?
Haber şöyle:
Otomobil fiyatları yüzde 50 düşecek. Tarih de verildi. 2022’nin son çeyreğinde.
Peki kim söylüyor bunu?
Haberin bir bölümünde ‘uzmanlar, diğer bölümünde analistler şeklinde ifade ediliyor bu sarısıcı iddiayı ortaya atanlar.
Daha sonra tüm araçların değil, özellikle Doğan ve Şahin gibi araçların fiyatlarının yarı yarıya düşeceği öne sürülüyor, haber diye servis edilen ilginç metinde.
İddiayı ortaya atanın kim olduğu belli değil, haberin başlığıyla içeriği arasında derin çelişkiler var…
Oysa çip krizi sürüyor ve döviz kuru de düşmüyor.
Yani araç fiyatlarının düşeceğine dair tek bir işaret yok.
Hatta ÖTV düzenlemesi bile araç fiyatlarını düşüremedi.
Ayrıca 1 gecede dolar kurunun yüzde 40 düştüğü ülkemizde 1 yıl sonrasıyla ilgili radikal bir öngörüde bulunmak, eşyanın tabiatına aykırı değil midir?