Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ile meslektaşım Murat Kuter’in annesi Günsel Kuter’in cenaze namazında karşılaştık.
Erdem, ayaküstü konuşmamızda önemli bir haberi paylaştı.
Nilüfer’de Altınşehir mevkiindeki büyük bir Hazine arazisi, Özelleştirme İdaresi tarafından ihale yoluyla satılmış.
Başkan Erdem, Nilüfer’de bugüne kadarki en büyük ihale olarak nitelendirdiği satış ile ilgili bakın neler söyledi:
“Mera statüsünde olan 19 dönümlük Hazine arazisi 293 milyon liraya satılmış. Dönümü 16 milyon liraya denk gelen bu satıştan çok büyük bir gelir elde edilmiş. Muhtemelen konut ve ticari alana dönüştürecekler. Çünkü ihaleyi alan firmanın başka şansı yok. Satıştan elde edilen gelirin yüzde 30’unu ilçe belediyesi olarak bizim almamız gerekiyordu ama Hazine arazilerinin satışından belediyelere verilen pay kesildiği için bir kuruş alamayacağız.”
Turgay Erdem ile konuştuktan sonra bu önemli haberi teyit etmek için AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ı aradım.
Gürkan’ın ihaleden haberi yoktu ama kısa sürede araştırıp, bilgi verdi.
Özelleştirme İdaresi tarafından satışa çıkarılan arazinin ihalesine 10 firma katılmış.
Bunlar arasında en yüksek teklifi 293 milyon lira ile İstanbullu bir firma vermiş.
Gürkan, ilgili komisyonun satışla ilgili son kararını yarın (bugün) vereceğini söyledi.
Yani olağanüstü bir gelişme olmazsa, en yüksek teklifi veren firmaya arazi satılacak.
Gelişme böyle…
Bakalım bu büyük arazi satışından, nasıl bir proje çıkacak?
Zamanında bırakmayınca…
Dile kolay, 29 yıl BESOB, 51 yıl oda başkanlığı…
Oda başkanlığı sürüyor ama Bursalı esnaf, 29 yıl sonra kırmızı kartı çıkardı Arif Tak’a.
Böyle mi gitmeliydi ömrünün büyük bölümünü geçirdiği görevinden?
Üstelik içinde para dolu zarfları, harcırah adı altında seçim günü esnafa dağıtması bile fayda etmedi.
Üyeler, zarfları almasına rağmen, yine de oy vermedi.
Oysa görkemli bir jübileyle omuzlarda taşınarak uğurlanabilirdi Arif Tak.
Hırs, aklın önüne geçince böyle oluyor demek ki.
Arif Tak’ın akıbeti, koltuklarına zamk gibi yapışan bizim gazeteci örgütlerindeki dinazor başkan ve yöneticilere de ibret olmalı.
Gelelim seçime…
Arif Tak ve Fahrettin Bilgit’in adaylık açıklamalarını takip etmiş, oda başkanlarının çoğunun iki ismin de açıklamasına katıldığı için seçim sonucunu kestirmenin güç olduğunu belirtmiştim.
Ancak şunu belirtmeliyim ki, seçimde adayların performansları, ilkeler, BESOB’un geleceği gibi kriterler değil, kişisel beklentiler ve menfaatler oylandı.
Seçimi belirleyecek isimler, sürekli saf değiştirdiler, dün ak dediklerine öbürgün kara demekte sakınca görmediler.
Adaylardan Ali Özkan İlhan önce adaylıktan çekildi ve Bilgit’i destekledi, ardından Arif Tak’ın listesine oy verdi.
Yüksel Çakman ve Erdal Pınar da son gün Arif Tak’ı desteklemekten vazgeçti.
BESOB seçiminde neler olmuş neler!
Bursa Simitçiler ve Unlu Mamül İmalatçıları Odası Başkanı Erdal Pınar, uzun yıllar Arif Tak’a destek verdi.
Yani BESOB seçimlerinde Tak’a kazandıran isimlerin başında Erdal Pınar geliyordu.
Pınar, son seçimde de Tak’ı desteklemeye devam etti.
Seçimden önce Tak’a, “Başkan, benim yönetimimde olmam sorun değil, ekibimle birlikte sana desteğim tamdır. Ancak beni yönetime yazmazsan, listede başka bir yere yazıp ezdirme” dedi.
Tak da bunu kabul etti.
Seçimden bir gece önce saat 22,00 sularında bastırılan ilk listede Erdal Pınar, Tak’ın yönetim kurulundaydı.
Ancak gece saat 03,00 sularında liste değişti ve Erdal Pınar yönetim kurulu listesinden çıkarılarak, yerine başka bir isim yazıldı.
Pınar, yönetim kurulu üyeliğinden, denetim kurulu üyeliğine kaydırılmıştı.
Tabii Erdal Pınar’ın kendisine yapılan bu operasyondan haberi yoktu.
Seçim günü saaat 11,00 sularında bir esnaf Erdal Pınar’a gelip, “Erdal abi gece sana operasyon yapıp, ismini listeden çıkardılar” dedi.
Erdal Pınar, olayı araştırdı ve listeyi istedi Arif Tak’ın ekibinden.
Ancak listeyi Pınar’dan sakladılar.
Pınar, bir şekilde listeden çıkarıldığını öğrendi ve rızası olmadan yazıldığı denetim kurulu adaylığından istifa ettiğini açıklamak için kürsüye yöneldi.
Bunu gören Arif Tak’ın ekibinden birkaç kişi, beline sarıldıkları Erdal Pınar’ı yaka paça, seçimin yapıldığı salonun gelin odasına soktular.
Erdal Pınar, burada sakinleştirildi ve konuşma yapması engellendi.
Ancak Pınar, ekibini topladı ve Fahrettin Bilgit’e oy kullanmalarını istedi.
Ve Erdal Pınar, ekibi ile birlikte Fahrettin Bilgit’e oy verdi!
Bursa Festivali’nde davetiye politikası bu yıl da sürecek
60.Uluslarası Bursa Festivali ile ilgili görüşlerimi yazmış ve festivalde, uluslararası çapta yıldız isimlerin olmadığına değinmiştim.
Bunun temel nedeni artan döviz kuru ile birlikte yükselen maliyetler hiç kuşkusuz.
Yani ses getirecek dünyaca ünlü bir yıldızın maliyeti 1 milyon lira civarındaymış.
Sanatçının maliyeti bilet fiyatlarından çıkarılabilir mi?
Geçmiş yıllardaki uygulamalara bakarsak çok zor.
Çünkü hem bilet fiyatları çok ucuz hem de biletlerin neredeyse yarısı protokole davetiye olarak dağıtılıyordu.
Hadi rakam verelim, yaklaşık bin 400 davetiye dağıtılıyormuş geçen yıllardaki festivallerde.
Kime gidiyordu bu davetiyeler?
Siyasetçiler, belediye meclis üyeleri, onların yakınları, hatırlı kişiler vb…
Üstelk protokol ön koltukların tamamını kapatıyordu.
Vatandaş da ön sıralardan parasıyla bile bilet alamıyordu.
Geçen yıl bu uygulamaya kısmen son verilmiş, davetiye sayısı 300’e indirilmişti.
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş bile, geçen yılki festivalde ailesi için cebinden para verip, bilet almış
Bu yıl, bu politikanın daha katı ve kararlı bir şekilde işletileceğini duyuyorum.
Festivalin bilet fiyatları 50 lira ile 200 lira arası.
Yani bu fiyatlarla festival maliyetinin çıkarılması imkansız.
Ancak tüm bunların gümbür gümbür bir festivale engel olmaması gerekir.
Bunun için de daha fazla destek şart.
Bursa’nın dev otomotiv firmaları, zincir marketleri, büyük sanayi kuruluşları Bursa’nın markalaşmış etkinliğine destek vermeli.
Ayrıca mevzubahis Bursa’nın tek uluslararası festivali olunca, maliyet ikinci planda kalmalı.