Zaman zaman bu köşede Bursa’nın turizm verilerini paylaşıyor, bu kentin İstanbul, İzmir ve Antalya gibi turizm merkezlerinin yanına bile yaklaşamadığını vurguluyorum.
***
Geçen hafta bir turizmciyle sohbet ettik.
Özellikle günübirlik turistler için çok ilginç şeyler söyledi:
“Son zamanlarda Bursa’daki otellerde gecelemelerin düştüğünü hepimiz görüyoruz. Bunun en büyük sebebi Bursa’nın İstanbul’dan gelen günübirlikçiler tarafından tercih edilmesi. Özellikle Ortadoğu pazarının yoğun geçtiği temmuz-ağustos aylarında aldığımız istatistiklere göre Bursa’ya günlük 2 bin 500-3 bin kişinin konaklamadan gelip Bursa’yı günübirlik olarak tercih ettiğini görüyoruz. Bunlardan sadece bin kişiyi konaklamalıya çevirebilirsek ortalama 500 oda yapar ve bu sayı Bursa otelleri için büyük önem arz etmektedir.”
***
Düşünün, Bursa’ya her gün yaklaşık 3 bin turist geliyor İstanbul’dan ama konaklamıyorlar.
Peki ne yapıyorlar?
Turizmci dostumuzun söyledikleriyle devam edelim:
“İstanbul’da kurulan kooperatifte sadece günübirlik tur düzenleyen 22 acente mevcut. 2014, 2015 yıllarında Bursa günübirlik turları kişi başı 90 dolara satılırken, bugün Suriyeliler yüzünden çok düşük rakamlara satılıyor. (Suriyeliler Arapça bildikleri için misafir yönlendirmede çok etkinler. Aynı zamanda turizmde hiçbir standart düşünmüyorlar. Tek amaçları para kazanmak.) 2022 yılında günübirlik turlar 190 liradan başlıyor. Bu paraya feribot, VİP minibüs veya Osmangazi Köprüsü’nden geçiş dahil. Sadece maliyet 190 liranın üzerine çıkıyor ama acenteler; balcı, lokumcu gibi mekânlardan ciddi komisyonlar aldıkları için bir şekilde kâr ediyorlar. Turlar teleferik dahil satılıyor ama teleferik diye günübirlikçileri Uludağ’daki telesiyejlere bindiriyorlar.”
***
Turizimci dostumuz, Bursa turizmini öldüren bu acentelerin, acente olduğuna da şüpheyle bakıyor:
“Şişli-Taksim bölgesinde bir kafede 1 saat otursanız, sosyal medyadan çok sayıda farklı Arap rehberin reklamlarını görebilirsiniz. Bu rehberlerin acenteleri var mı? Acentelerin TÜRSAB belgesi var mı? TÜRSAB belgesi varsa hangi grupta var? A mı? B mi? C mi? Çünkü seyahat acentesi olmanız için belirli sürede, belirli bir döviz girdisi sağlamanız lazım ve A grubu belgeyi aldıktan sonra tur düzenleyebilirsiniz. Bu acenteler A grubu mu? Bu kişilerin sözünü ettiğim belgelere sahip olmadıkları için, maliyetleri de olmuyor. Yani vergi de ödemiyorlar.”
***
Turizmci isyanını şu sözlerle noktaladı:
“Bursa’nın günübirlikçi şehir konseptinden bir an önce çıkması gerekir. Teleferik diye telesiyeji göstermek, Bursa turu adı altında kenti hiç gezdirmeden, günübirlikçileri balcılara, lokumculara sokmak, bir yabancının gözünden Bursa’nın kent kimliğini nasıl ifade ediyor? Kadim kent Bursa bunları hak etmiyor!.”
***
Bursa turizminin neden bir arpa boyu yol alamadığı sorusunu turizmci dostumuz çok güzel özetliyor.
190 liraya Bursa turu düzenleyen merdiven altı acenteler yüzünden, Bursa turizmi baltalanıyor.
Yok mu bu adamları denetleyecek hiç kimse?
Onkoloji Çocuk Kliniği kurtuldu peki kalıcı çözüm?
Geçen haftanın en önemli kent gündemi hiç kuşkusuz Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Çocuk Kliniği’nin kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasıydı.
Konu, kamuoyuna taşınınca önce Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saim Kılavuz açıklama yaptı, ardından siyasetçiler devreye girerek kliniğin kapanmayacağını söyledi.
Yani kliniğin kapanması söz konusu değil şimdilik.
Ancak diğer kamu hastanelerinde sorun devam ediyor ve iyi hekimler, tek tek özel hastanelere transfer oluyorlar.
Ve ne yazık ki kamu hastanelerindeki hekim açığına dönük ciddi bir çalışma yapılmazsa, Onkoloji Çocuk Kliği benzeri haberler gelmeye devam edecek.
Sanal dünyanın gerçek yüzünü Emniyet deşifre etti
Emniyet Genel Müdürlüğü, dün son derece önemli bir veri paylaştı.
Haber şöyle:
“Sosyal Medya platformu Twitter’da, mayıs ayı içerisinde ülkemizdeki 12 milyon 479 bin hesap üzerinden 145 milyon adet tweet atılmış, bu tweetleri atan hesapların %23’ünün bilgisayarlar tarafından yönetilen Bot Hesaplar olduğu görülmüştür.Yine mayıs ayı içerisinde ülkemizde sosyal medyada gündem olan 10 etiket (hashtag) incelendiğinde, bu etiketler üzerinde yoğun olarak etkileşimde bulunan hesapların %52’sinin bilgisayarlar tarafından yönetilen Bot Hesaplar olduğu anlaşılmıştır.”
Demek ki neymiş:
Sosyal medya kampanyalarını, sosyal medya linçlerini, trend topic filan işlerini çok fazla ciddiye almamak gerekiyormuş.