Pandemi nedeniyle ekonomide iyileşme işaretleri geliyor.

Örneğin sanayi sektöründe eleman ilanları sayısının ciddi şekilde arttığını görüyoruz.

Gerçi pandemi döneminde özellikle otomotiv ve ev tekstilinde üretim yapan fabrikaların çarkları durmamıştı.

Hatta talep artışı nedeniyle cirolarının arttığını bile söyleyebiliriz.

Ancak kısıtlamaların kalkması nedeniyle sanayide işler iyice açıldı.

Bunu ben değil, bizzat sanayiciler söylüyor.

Otomotiv üretiminin Bursa’daki merkezi NOSAB’da bugünlerde çok yoğun bir üretim var.

Ancak  büyük bir eleman sorunu da  yaşanıyor.

Bu nedenle, yetiştirilemediği için bazı siparişler iptal ediliyor.

2 fabrikası olan ve ağırlıklı olarak ihracata üretim yapan NOSAB Başkanı Erol Gülmez, eleman bulamadığı için 3 vardiyadan 2 vardiyaya dönmek zorunda kalmış.

“En az 30 mavi yakalı elemana ihtiyacım var” diyor Gülmez.

NOSAB’daki diğer fabrikalarda da durum farklı değil.

Yine Gülmez’in verdiği bilgiye göre NOSAB’daki fabrikaların en az bin elemana ihtiyacı var.

Ancak eleman bulunamıyor.

Ben NOSAB’daki sanayicilerin eleman açığını yazdım ancak diğer OSB’lerde de durum farklı değil.

Yani iş var, işçi yok.

Üstelik ağırlıklı olarak vasıfsız eleman aranıyor.

İş  arayanlara duyurulur.

 

Çözüm, nitelikli, mesleki eğitim almış gençlerde

NOSAB Başkanı Erol Gülmez’e NOSAB ve Bursa sanayisindeki eleman sorununun nedenlerini soruyorum.

Gülmez, öncelikle ‘mültecilerin bazı kentlerin sanayisini ayakta tuttuğu’ görüşüne katılmadığını söylüyor.

Ardından şunları ekliyor:

“Bizim bölgemizde (NOSAB) 22 bini aşkın kişi istihdam ediliyor. Üretimimizin çarkını bu 22 bin kişi döndürüyor. Sözü edilen mülteciler, sanıyorum ki kayıt dışı ve düşük ücretle çalıştırılan kişilerdir. Böyle bir durumun varlığı hem işçi, hem de işveren açısından haksız rekabete neden olur. Öte yandan işgücünün sömürülmesine de kapı aralar. Ekonomik değişim, gün sonunda toplum refahını da etkileyecektir. Ucuz işgücü sağladığı için mültecilerin kayıtdışı istihdam edilmesini özendirmek toplumsal bunalıma yol açar. Biz ülke olarak emek sömürüsüne de kayıt dışı istihdama da çözüm bulmalıyız. Sanayiyi ayakta tutacak asıl güç, üretimimizi güçlendirecek düzeyde nitelikli, mesleki eğitim almış olan gençlerimizdir. Üretimin niteliği ancak bu yolla gelişebilir. Bu nedenle sanayi özelinde öncelikli gündemimiz mesleki eğitimi güçlendirmek olmalı.”

 

AK Partililer  14 Ağustos’a özel hazırlık yapıyor

14 Ağustos, AK Parti’nin kuruluş yıl dönümü.

O gün AK Parti’nin kuruluşunun üzerinden tam 20 yıl geçmiş olacak.

AK Parti, iktidarda kaldığı dönemle   neredeyse yaşıt.

Yani tek parti dönemini saymazsak, siyasi tarihimizin en uzun iktidarıyla karşı karşıyayız.

İşte bu özel günde AK Partililer özel bir organizasyon yapıyorlar.

Gelişmeyi dün konuştuğum AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan haber verdi.

14 Ağustos’ta Türkiye’nin 81 kentinde olduğu gibi Bursa’da da il danışma kurulu özel gündemle toplanacak.

Ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, telekonferans ile danışma kurulu toplantısına katılıp, mesajlarını paylaşacak.

AK Partililer bu özel günde birlik ve beraberlik fotoğrafı verecekler.

Örneğin Bursa’da, bugüne kadar partide emeği olan teşkilat üyeleri il danışma kuruluna davet edilecek.

Basına açık bölümde Erdoğan teşkilatlara mesaj verecek, basına kapalı bölümde ise öneriler konuşulacak.

 

İşsizlik düştü mü, düşmedi mi?

Malum Türkiye İstatistik Kurumu işsizlik verilerini açıkladı.

Buna göre işsizlik oranı haziran ayında yüzde 13,1’den yüzde 10,6’ya düşmüş.

Ancak ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez, TÜİK’in verilerine manidar bir yorum yaptı:

“İşsizlik oranı haziran ayında yüzde 13,1’den  yüzde 10,6’ya düşmüş. Ne diyeceğimi bilemediğim için sadece gösterge tablomu güncelledim.“

Tipik bir Mahfi Eğilmez yorumu.

Nitekim Eğilmez, TÜİK’in verilerini inandırıcı bulmadığını ima etmiş.

Yani bu yorumdan, TÜİK’in verilerinin doğru olup, olmadığı tam olarak anlaşılmıyor.

Eğilmez Bursa’ya geldiğinde de kendisine, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi devam ettiği sürece  ekonomide yapısal reformlar yapılabilir mi?” diye sormuştum.

Ancak yine net bir yanıt alamamıştım.