Pazartesi sendromuna ve virüs kâbusuna rağmen haftaya güzel haberlerle başladık.

Aslında pazar akşamı Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, vaka sayısında düşüşün devam ettiğini açıklayarak umut saçtı.

Dün ise önce Cumhurbaşkanı, bayram sonrası hayatın normalleşebileceğine dair öngörüsünü paylaşarak umudumuzu çoğalttı.

Ardından otomobil firmalarının üretime başlayacağı ve İspanya’daki ölüm sayılarının hızla düştüğü haberleriyle moralimiz iyice yükseldi.

Pazartesi ise gazetemin ‘40 gün daha dayan Bursa” başlıklı manşeti ve Bursa’nın birçok kente göre iyi olduğu haberi, tüm bu gelişmelerin üstüne deyim yerindeyse ekmekli kadayıf üzerine kaymak gibi geldi.

Rehavete kapılmayalım ama galiba tünelin ucundaki ışık da göründü.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, pazar günü Bursa’daki ölüm ve vaka sayılarıyla ilgili net bilgileri paylaştı kamuoyuna.

Öyle anlaşılıyor ki kentin sağlık yöneticilerinin bilgi paylaşılmasına izin verilmeyince iş başa düşmüş.

Öyle ki bu dönemde en çok konuşması ve en sık bilgi vermesi gereken İl Sağlık Müdürü Ömer Kaşıkcı, kentin en sessiz yöneticisi olarak tarihe geçecek.

İl Sağlık Müdürü konuşmayınca, Bursa’daki vaka ve ölüm sayılarını Büyükşehir Belediye Başkanı vermek zorunda kalıyor.

Aktaş’la telefonda Bursa’daki durumu detaylıca konuştuk.

Söylediklerini özetliyorum:

-İstanbul, Ankara ve İzmir’e göre Bursa çok daha iyi durumda.

-Vaka sayımız Türkiye’nin 27’de biri oranında.

-Bursa, hızla normale dönüyor. Fabrikaların üretime devam edecek olması, bunun en büyük işareti.

-Mayıs ayında Bursa’daki tüm çarklar yeniden dönmeye başlayacak.

-Hafta sonu sokağa çıkma yasağı nedeniyle bazı işverenlerden sitem mesajları alıyoruz. Siparişlerini yetiştirmemekten şikayet ediyorlar.

Aktaş’a Bursa’daki vaka ve ölüm sayılarının ilçelere göre dağılımını da sordum.

Detaylı bilgi vermekten sakındı ama Bursa’da en çok vakanın Osmangazi ve Yıldırım’da olduğunu, Nilüfer’in bu iki ilçeye oranla daha düşük vakaya sahip olduğunu söyledi.

Neden?

“Çünkü vaka sayısı, nüfus ile orantılı. En fazla  Osmangazi ve Yıldırım’da vaka görülüyor ama mesela İnegöl’deki vaka sayısı Nilüfer’den fazla değil” dedi Aktaş.

Yardım kriterleri

Büyükşehir Belediyesi, salgın nedeniyle aylık geliri 2 bin 500 liranın altında olan, kendi imkanlarıyla geçinemeyen ve işini kaybeden vatandaşlara düzenli olarak erzak, sebze-meyve ve hijyen paketleri içeren yardımlar yapıyor.

Başkan Aktaş, ramazan ayı sonuna kadar bu yardımlarla Bursalıların yüzde 20’sine ulaşacaklarını, bugünkü oranın yüzde 7’ler seviyesinde olduğunu kaydetti.

Ancak Aktaş, yardım konusunda ince eleyip sık dokuduklarını ve bazı isimleri elediklerini kaydetti.

Mesela bazıları  hem kaymaklıktan yardım alıyor hem de Büyükşehir Belediyesi’nden yardım istiyor.

Veya maddi durumu yardıma muhtaç olmadığı halde başvuranlar da varmış.

Yani bu durumda bile fırsatçılık yapanlar var.

Maalesef.

Sokağa çıkma yasağında Bursa

-Tuhaf ama huzur veren bir sessizlik hâkimdi ana caddelerde.

-Hayvanlar alışkın olmadıkları ıssız sokaklarda bir o yana, bir bu yana koşuşturuyorlar, insan gördüklerinde yaklaşıyorlardı.

-Yasaktan muaf olan köpek sahipleri sokaklarda arz-ı endam ediyordu.

-Polisler son derece nazik bir şekilde kontrollerini yapıyorlar, yasaktan muaf olan araç sürücülerine hiçbir zorluk çıkarmadan yol veriyorlardı.

-Polis kontrol noktaları sadece ana caddelerde değil, mahalle aralarında bile vardı.

-Ana caddelerde tek tük de olsa insanlar vardı. Otostop yapan birine bile rastladım.

–Balkonlar hiç bu kadar evde kalmak zorunda kalanlara ev sahipliği yapmamıştı. Canı sıkılan, bunalan, hava almak isteyen kendisini balkona atmıştı.

-Yasak kararı günler öncesinden ilan edilmesine rağmen, yine en çok sigara arandı. Komşusundan birkaç dal sigara isteyenler, tekel bayi işleten tanıdığından birkaç paket sigara isteyenlerin sayısı hiç de az değildi.

-Bile bile lades olup 3 bin küsur ceza yiyen  onlarca vatandaş bu hafta sonu da eksik olmadı.

Uludağ, İstanbul’dan görüldü ama…

Sokağa çıkma yasağı ve karantina günleri nedeniyle İstanbul’da hava kirliliği epey azaldı diğer havası kirli olan kentler gibi.

Hal böyle olunca tertemiz havada Uludağ,  İstanbul’dan çıplak gözle görüldü.

Ne var ki koca Uludağ taa İstanbul’dan görülürken, Bursalılar azalan hava kirliliğine rağmen kendi dağını yine göremedi!

Neyi kastettiğimi tahmin etmişsinizdir.

Evet Uludağ’ın güzelim manzarasını kapatan Doğanbey konutları olduğu sürece, hava kirliliği sıfırlansa bile nafile Bursalılar için.