Mustafa Özdal
Mustafa Özdal
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Bulgaristan’da yoksulluk kol geziyor

Bulgaristan’ın Haskova kentindeyiz, Osmangazi Belediyesi’nin organizasyonuyla gerçekleştirilecek Miraç Kandili’nin OLAY TV’den canlı yayını için.

Ayrıca hem Bulgaristan’daki Türklerin sorunlarını, hem bu ülkenin ekonomik durumunu, hem de Hak ve Özgürlükler Hareketi’ndeki olağanüstü gelişmeleri yerinde görmek için.

Önümüzdeki günlerde hazırlayacağım yazı dizisiyle tüm bunları detaylarıyla paylaşacağım.

Ama önce birkaç gün gözlemlerimizi aktaralım.

Önce gördüğümüz Bulgaristan…

Bulgaristan için Avrupa’nın en çok göç veren, en yoksul ve en gelişmemiş ülkesi diyebiliriz.

Şehirleşme bu durumun en net göstergesi.

Düşük modelli ucuz arabalar, komünist rejimden kalan boyasız, yıkık, dökük binalar, paslanmış trafik lambaları ve sokaklarda yüzü gülmeyen halk…

Ekonomi bozuk, ücretler düşük olduğu için gençlerin kahir ekseriyeti ücretlerin yüksek olduğu Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkelere göç etmiş.

Ancak bazı alışkanlıklarını terk etmemişler.

Nitekim hafta sonları Kapıkule Sınır Kapısı’nda en az 15 km’lik TIR kuyruğuna tanık olduk.

Çünkü hafta sonları gümrük memurlarının birçoğu tatil yapıyor ve işler kaplumbağa hızıyla ilerliyor.

Haskova ise 100 bin nüfusa sahip Bulgaristan’ın en köhne kentlerinden biri.

Ekonominin olumsuz parametrelerini derinden hisseden gençlerin Avrupa kentlerine göç etmesinden dolayı yaşlı nüfusun çoğunlukta olduğu, tarım ve hayvancılığın yanında tekstilin de merkezi olan bir kentmiş Haskova.

Haskova’nın Türkçe ismiyse Hasköy’müş.

Yemeklerimizi Haskova’nın tek Türk lokantası olan Haskonak’ta yedik.

Kaldırımın kenarına inşa edilmiş salaş ve küçük bir dükkân olması önyargı duvarları örebilir zihninizde.

Ancak Türkiye’den ihraç ürünleri kullanan bu mekânın yemekleri son derece lezzetliydi.

Mekân sahipleri de Mudanyalı hemşerilerimizmiş.

İsmail ve Altan isimli baba-oğulun işlettiği mekânın ağırlıklı müşterisi de Türklerden oluşuyormuş.

Haskova sokaklarında deyim yerindeyse in-cin top oynuyor.

Hele pazar günü hayalet bir kenti andırıyordu.

Bir iki mekân dışında açık dükkân bulmak imkânsız.

Ancak Bulgarlar zaten hayatı yavaş yaşıyor.

Lokantalarda servis ağır işliyor, trafik yavaş akıyor, otel çalışanları keyfe keder çalışıyor.

Bulgaristan’da rejim çökeli yıllar oldu ancak konuştuğumuz insanlar eskiyi aradıklarını söylediler.

Özellikle yaşlılar…

Bunun nedeni de bozuk ekonomi.

Yani işsizlik…

Ancak işi olanların da pek mutlu oldukları söylenemez.

Çünkü ücretler çok düşük.

Asgari ücretin 200 Euro, emeklilik maaşlarının da 100 Euro civarında olduğu bu ülkede halk yoksulluğun pençesinde yaşama tutunmaya çalışıyor.

Bulgaristan izlenimlerimizi yazmaya devam edeceğiz.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X