Geçen hafta Erzurum Havaalanı’na indi uçağımız.

Vızır, vızır çalışıyordu havaalanı.

Hafta başında da Diyarbakır’a uçtuk.

Orada da uçağın biri iniyor, diğeri kalkıyordu.

Üstelik Erzurum Havalalanı da Diyarbakır Havaalanı da, Yenişehir Havaalanı ile kıyaslanmayacak kadar uluslararası standartlarda hizmet veriyor.

Erzurum ve Diyarbakır’ın gelişmişlik düzeyleri ortada.

Bursa sanayicisi rotasını yüksek teknolojiye çevirirken, bu iki kent Bursalı iş insanlarından  tekstil, konfeksiyon, ayakkabıcılık gibi düşük teknolojili sektörlerde yatırım yapmasını bekliyor.

Ancak 17 faal OSB’si ile Türkiye’nin otomotiv üssü ve  ihracattaki yüz akı Bursa’nın havaalanı bu iki kentin havalimanlarıyla kıyaslanamayacak kadar işlevsiz durumda.

Yenişehir Havaalanı’nın durumu, Diyarbakır gezimizde de gündeme geldi.

Bursa Diyarbakırlılar Derneği Başkanı Orhan Atalay, ziyaret ettiğimiz Vali Münir Karaloğlu’ndan, Bursa- Diyarbakır uçak seferlerinin başlatılmasını istedi.

Atalay, Bursalı yetkililerinden umudunu kesmiş olacak ki, Diyarbakır Valisi’nden medet umuyordu.

Vali Karaloğlu ise “Ben bu konuda çaba gösteriyorum ama sorun Bursa’da” diyerek, acı gerçeği ortaya koydu.

Ben Karaloğlu’nun sözlerinden, “Seferlerin başlamasını benim kadar Bursalı siyasetçiler de istese bu iş olur” anlamını çıkardım.

Peki Karaloğlu haksız mı?

Diyarbakır-Bursa uçuşları diğer uçuşlarla birlikte pandeminin başladığı 28 Mart 2021’de sonlandırıldı.

Aradan 20 ay geçmesine rağmen, seferler başlamış değil.

Ancak Yenişehir’den Trabzon’a,  Erzurum’a ve Muş’a direkt seferler başlatılırken, söz verilmesine rağmen Diyarbakır seferleri başlamadı.

Üstelik pandemi öncesi Bursa-Diyarbakır seferleri yüzde 90 doluluk oranıyla gerçekleşiyordu.

Pandemi öncesi en fazla doluluk Muş uçuşlarında, ardından Diyarbakır seferlerinde yakalanmıştı.

3. sırada Erzurum ve 4. sırada Trabzon vardı.

Yani daha fazla yolcu taşıyan Diyarbakır’a seferler başlatılmazken, 4 kent arasında en az doluluk oranına sahip Trabzon ve Erzurum seferleri devam ediyor.

O halde Türk Hava Yolları’nın Diyarbakır seferlerini  ‘zarar ediyoruz’ gerekçesiyle bitirmesi gerçekçi değil.

Diyarbakır seferleri zarar ediyorsa, daha az yolcu taşıyan Trabzon ve Erzurum  seferleri zarar etmiyor mu?

Hasılı, Bursa-Diyarbakır seferlerinin neden başlamadığı koca bir soru işareti.

Bursa lobisi

Yenişehir Havaalanı’na uçak seferlerinin konulmamasının arka planında İstanbul lobisinin olduğu, İstanbul’daki havalimanlarının olumsuz etkilenmesinin istenmediği iddiaları yeni değil.

İddialar gerçek midir, tartışılır.

Ancak  Bursa lobisinin zayıf olduğu, özellikle iktidar partisinin Ankara’daki temsilcilerinin Yenişehir Havaalanı’nı canlandırmak için Türk Hava Yolları’na baskı yapamadığı veya baskılarının sonuç vermediği bir gerçek.

Bir kentin kısa zamanda mucizevi gelişimi

Ziyaret ettiğimiz Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nun, “Diyarbakır’ın alt yapısı ve şehirleşmesi Bursa’dan daha iyi” sözlerine, o an odada bulunanların birçoğu şüpheyle yaklaşmıştır.

Ancak ziyaret sonrası Diyarbakır caddelerini turladığımızda Karaloğlu’nun son derece isabetli bir tespit yaptığını anladık.

Akşam saatlerinde şehir turu da yaptığımız Diyarbakır’da gördüklerimi özetlemeye çalışayım.

Yeni Diyarbakır diye adlandırılan bölgelerde 50 ve 75 metre genişliğinde, kilometrelerce uzayan bulvarlar, gece ışıl ışıl aydınlatılan, sağlı, sollu mekanlarıyla Bağdat Caddesi’ni andıran caddeler…

Yüzde 80’i sosyal donatı alanı, yeşil alan ve açık otopark, yüzde 20’si de bina olarak inşa edilmiş yüzlerce rezidans…

Ve lüks restoranları, kafeleri, AVM’leriyle birçok Batı kentinden daha canlı, daha sosyal bir kent merkezi görüntüsü.

Yıllar önce yerel yönetimlerin yaptığı imar planları ve merkezi hükümetin yatırımları sayesinde Diyarbakır gerçekten çok gelişmiş.

Ve imar planlarından taviz verilmediği için de modern  kent kimliğini korumuş.

Tarihi mekan dolup, taşıyor

Diyarbakır inceleme gezimizin ilk gününde kahvaltı ve kafe hizmeti veren mekanların olduğu Hasan Paşa Hanı’ndaydık.

İğne atsanız yere düşmez deyimini andıran bir kalabalık vardı.

Yer bulamadığı için oturamayan çok sayıda müşteriye tanık olduk.

Hasan Paşa, tarihi bir mekan.

Ancak Bursa’nın tarihi hanlarından pek  farkı yok.

Diğer hanlardan farkı şu olabilir:

Tarihi yapı, nostaljik ve mistik havayla harmanlanarak bir konsept yaratılmış.