Mustafa Özdal
Mustafa Özdal
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi özelleşiyor

Doğrusu Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın bu kadar kısa sürede, kente adapte olacağını ve kronikleşmiş sorunlarla ilgili sağlıklı tespitler yapıp, kararlı adımlar atacağını beklemiyordum.

Aktaş’ın el attığı alanlardan biri de turizm oldu.

2016’yı saymazsak, her geçen gün büyüyen turizm pastasından Bursa’nın  yeterli dilimi alamamasının nedenleri var mutlaka.

Özellikle kongre turizminde, diğer illeri kıskandıracak muazzam bir mekânımız olmasına rağmen kapalı pazaryerini ve panayır alanını andırıyordu AKKM düne kadar.

Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki sistemin değişeceğini önceki gün OLAY TV’de Gündemin Getirdikleri’nde açıklayan Aktaş, şunları söyledi:

“Bursa’da güzel gelişmeler olacak. Derneklerden ve STK’lardan bize kızanlar olmuş olabilir ama bizim derdimiz Bursa. Eğer biz turistleri Osman Gazi, Orhan Gazi,  Yeşil Türbe’yi  ve Ulucami’yi gezdirerek tutmaya çalışırsak, sabah gelirler akşam giderler hatta akşam yemeklerini bile Bursa’da değil İstanbul’da yerler. Onları burada tutacak bir şeyler yapmamız lazım. Kebabımızı da hamsimizi de yiyelim,  örf ve âdetlerimizi de yerine getirelim ama bunların mekânı AKKM değil. O mekân daha güzellikleri hak ediyor. Fuarları, kongreleri hak ediyor. Neden tıp kongrelerinin birkaçını burada yapmayalım, yabancı konukları, yabancı hocaları ağırlamayalım? Bu yıl 13 fuar düzenlenecek. Ancak asıl hedef uluslararası kongrelere ev sahipliği yapmak. Ancak bunu bir çırpıda yapmak kolay değil. AKKM’nin işletmeciliğini biz yapıyoruz ama profesyoneller yapmalı ve profesyoneller yapacak. Belli garantiler alarak, iyi bir sözleşme yapılarak… BTSO ile görüşmelerimiz var bu konuda. Ancak ilk önce biz kendimiz profesyonel bir sistem kuracağız. Tüm bu işler, göreceksiniz kartopu misali şehre çok ciddi bir döngüsü olacak.

 

———————–

 

Doğanbey ne olacak?

 

İlk başlarda muhalefet partilerinin temsilcileri eleştiriyordu.

Daha sonra iktidar partisi içinden itiraz sesleri yükseldi.

Ardından Çevre ve Şehricilik Bakanı…

Ve son tahlilde Cumhurbaşkanı Erdoğan, birçok platformda, kötü örnek diye Doğanbey konutlarını gösterdi.

Hatta Alinur Aktaş, Ankara’da  yetkiyi alırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan isim vermeden Doğanbey ile ilgili eleştirilerini paylaşmıştı.

Peki Doğanbey sorunu nasıl açılacak?

Teknik olarak traşlanması mümkün değil.

Bu nedenle yıkılması gündeme geldi.

Başkan Aktaş, TOKİ Başkanı Ergün Turan ile önümüzdeki günlerde Doğanbey’i görüşeceklerini açıkladı.

Ancak Aktaş, “Doğanbey yıkılsa bile, hak sahipleri rahat olsunlar, kesinlikle mağdur olmayacaklar” diyor.

 

—————————

 

EMO seçimi ve enerjide dışa bağımlılığımız

 

Meslek odaları seçimlerinde sıra Elektronik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nde.

Seçimde iki liste oylanacak.

4 dönemdir başkanlık görevini yürüten Remzi Çınar’dan bayrağı devralan Burak Özgen başkanlığındaki Katılımcı Mühendisler ile Abdullah Büyükışıklar öncülüğündeki Demokrat Mühendisler.

İki grup da Çağdaş geleneğinden…

Yani solcular, solculara karşı EMO’da.

Oda seçimlerini bir yana bırakarak önceki gün OLAY Medya’da konuğumuz olan Remzi Çınar, başkan adayı Burak Özgen ve ekibiyle yaptığımız söyleşiyi paylaşayım.

Malum, enerjide dışa bağımlıyız ve cari açığın önemli bölümü de bundan kaynaklanıyor.

Remzi Çınar, enerjide dışa bağımlılığın yüzde 70’ler civarında olduğunu söyledi.

Düşünün yılda milyarlarca dolar başka ülkelerin kasalarına gidiyor.

Bunu önlemenin tek yolu yenilenebilir enerji üretmek.

Nitekim, havası, güneşi, akarsularıyla yenilenebilir enerji için ülkemiz biçilmiş kaftan.

Ancak yenilenebilir enerji yüzde 10’lar civarındaymış.

Kömür santrallerini kapatan Almanya’da yenilenebilir enerji yüzde 50’in üzerinde.

Peki son yıllardaki teşviklere rağmen neden yenilenebilir enerjide tatmin edici bir noktada değiliz.

Çınar’a göre bunun nedeni teknoloji üretemememiz.

Mesela, güneş enerjisi için 2 şey gerekli.

Güneş ve güneşi enerjiye dönüştürecek paneller, yani teknoloji.

Bizde güneş var ancak teknolojiyi dışarıdan ithal ediyoruz.

Böylece her yenilenebilir enerji yatırımı dışa bağımlılığı azaltıyor ancak yeni bir ithalatı beraberinde getiriyor.

Sarsıcı bir örnek vermek gerekirse, lisanssız bir güneş enerji tarlası için yaklaşık 1 milyon 300 bin dolarlık ithal panel monte etmeniz gerekiyor.

Özetle, ülkenin kalkınması üretimden geçiyor.

Başka da yolu yok.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X