Önceki gün bir kahve içimlik BESOB Başkanı Arif Tak‘ı ziyaret ettim.

Yönetim kurulu ve bazı oda başkanlarının da bulunduğu görüşmemiz, sohbet kıvamında geçti.

Arif Tak‘da malzeme bol.

Başladı mı konuşmaya, yıllar öncesine gidip, anılarını tazeliyor.

Sohbetimizde de, konu siyasetten açıldı.

Daha doğrusu, “Başkan, siyasete girmeyi düşünmüyor musunuz?” diye sorduğumda, “O iş benden geçti. 2002 yılında denedik olmadı” dedi ve başından geçenleri anlattı.

 

***

 

Malum 2001’de kurulan AK Parti, değişim rüzgarlarını da arkasına alarak, seçimin favorisi olarak gösteriliyordu.

Ancak AK Partililer bile  ilk seçimde, tek başlarına iktidarda  olacacaklarını düşünmüyorlardı.

 

***

 

2002’de AK Parti Bursa, Başbakan eski Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır’dan sorulurdu.

Haliyle, o seçimde Bursa listesinde Yalçınbayır’ın izi vardı.

Yıllardır siyasete girmesi için teklifler gelen Arif Tak da, ilk kez ciddi ciddi milletvekillliğini düşünüyordur.

 

***

 

Listelerin şekillendiği dönemde bir gün, Tak‘ın telefonu çalar, arayan kişi İnegöl Belediye Başkanı Hikmet Şahin‘dir.

Kısa bir hal-hatır faslından sonra Şahin, konuya girer:

-Başkan, AK Parti’den milletvekili olmanı istiyoruz. Ne dersin?

-Olabilir Başkan, neden olmasın.

-O zaman sen dosyanı hemen ilçe başkanlığına ver. Yalnız Sedat’ın (Kızılcıklı’nın haberi olmasın)

-Tamam başkan teşekkür ederim.

 

 

***

 

Tak, Şahin‘e  hayır diyememiştir ancak yine de bazı tereddütler yaşar. 

Mesela sıralama konusunda kafasında soru işaretleri vardır.

Aradan birkaç gün geçer Arif Tak, işyerine gelir ve bir süre sonra telefonu çalar.

Bu kez arayan Ertuğrul Yalçınbayır‘dır:

-Başkan, esnaf temsilcisi olarak seni partimizde görmek istiyoruz. Dosyanı ver, hemen işlemleri başlatalım.

-Ertuğrul Bey, teşekkür ederim. Ben de AK Parti’de siyaset yapmaktan, şeref duyarım. Ama listenin kaçıncı sırasında olacağım, bu konuda bilgi verir misiniz?

-Bu konuda net birşey söyleyemem. Bunu Tayyip Bey bile bilemez.

-Peki, ben biraz düşüneyim.

 

***

 

Tak ile Yalçınbayır’ın konuşmasına, o sırada misafir olarak iş yerinde olan ve AK Parti’yi yakından tanıyan ünlü müteahhit Mükerrem Muti kulak misafiri olur.

Tak, Muti’ye hemen sorar, ‘ne yapmalım?’ diye.

Muti de, bazı AK Partililerle görüştükten sonra kendisine bilgi vereceğini söyler.

Bu arada, birkaç gün sonra dönemin AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı  Mehmet Emin Tutan, Tak‘ın iş yerine gelir ve aday adaylığı formunu sunar.

Tak, teşekkür eder ve doldurduktan sonra formu partiye teslim edeceğini söyler.

Tak, formu kasasına atar ve Muti’den gelecek haberi bekler.

Haber bir türlü gelmez ve formu vermeden önce Tak, kendisi arar Muti‘yi.

Ancak Muti, son derece olumsuz konuşur.

-Arif Bey, aday olman doğru değil. Ben Faruk Çelik ile konuştum. Çok sayıda aday varmış. Faruk Çelik, “Arif Tak, aday olsa da olur, olmasa da olur” dedi.

Tak, o dakikada AK Parti‘den aday olmaktan vazgeçmiştir.

Zaten DYP‘den adaylık teklifi almaktadır o günlerde ama kendisi tam bir yanıt vermemektedir.

 

***

 

Arif Tak‘ı, bu kez Türk siyasi tarihine ‘DYP’yi bitiren sarışın kadın’ olarak geçen Tansu Çiller arar ve milletvekilliği teklifi yapar.

Tak, bu kez tereddüt etmez ve DYP‘den gelen teklifi kabul eder.

 

***

 

Malum, 2002 seçimlerinde DYP, baraj altında kalarak, bir daha doğrulamamak üzere seçmenden çok büyük bir darbe alır.

 Tak da, 6. sıradan girdiği listeden milletvekili seçilemez, tüm DYP‘li adaylar gibi.

 

***

 

Arif Tak, yeniden BESOB başkanlığına dönmüş ve kısacık siyaset serüveni başlamadan bitmiştir.

İlerleyen günlerde AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik ile bir fuarda karşılaşır.

Milletvekilliğini engellediğini düşündüğü Faruk Çelik‘e biraz da kırgındır.

İkili karşılaşınca sohbet ederler ve Çelik ile Tak arasında şu diyalog geçer:

-Siyaset çok yoğun bir iş. Ankara’ya gelmedin ki, biraz yükümü hafifletirdin Arif ağabey.

-Olur mu Sayın Vekilim? Ben aslında aday olacaktım ancak siz Mükerrem Muti’ye benim aday olmam konusunda olumsuz konuşmuşsunuz.

-Doğru değil, ben Mükerrem Muti’yle bu konuda hiç konuşmadım.

 

***

 

Gerçek anlaşılmış, Mükerrem Muti’nin doğru söylemediği ortaya çıkmıştır.

 

***

 

Tak günler sonra  bu kez Ertuğrul Yalçınbayır‘la, Meclis‘te tesadüfen karşılaşmış ve Faruk Çelik gibi o da sitem etmiştir:

-Arif Bey, teklifimizi kabul etseydin, bugün milletvekiliydin. Seni listenin 6’ıncı sırasına yazacaktık.

 

***

 

Tak, Yalçınbayır’ın sözlerinden sonra Mukerrem Muti’ye bir kez daha içerlemiştir ancak tepkisini dile getirmemiştir.

Taa ki bir yerde karşılaşana kadar.

Tak, Muti’yi görür görmez, biraz da yüksek sesle, “Sana yazıklar olsun” diyerek, tepkisini sadece 3 sözcükle göstermiştir.

Muti, Tak’ın ne demek istediğini anlar ve hiçbir şey söylemeden sadece mahçup olur.

 

***

 

Arif Tak‘ın son derece ilginç, siyaset macerası bu şekilde…

O gün dostu, dükkanında kendisini ziyaret etmemiş olsa, Tak 2002’de AK Parti sıralarından Meclis’e girmiş, kim bilir belki bugüne kadar milletvekilliği sıfatını sürdürmüştü.

Ancak kader, kısmet bu işler.

Vardır, bu işte de bir hayır…

 

Biçen’den gelir arttırıcı projeler

 

Önceki gün BUTTİM Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Biçen ve yönetimi gazetede konuğumuzdu.

Aslında Biçen ve arkadaşları için  aday demek daha doğru bir ifade.

Nitekim, önümüzdeki pazar seçim var BUTTİM‘de.

İki ismin aday olduğu seçimde, Biçen‘le birlikte Ali Tiryaki de üyelerden yetki isteyecek.

Ali Tiryaki, BUTTİM Mali ve İdari İşler Müdürü…

Yani mevcut yönetimle yıllardır profesyonel olarak çalışan bir isim.

BUTTİM‘in gelirlerini arttırmak ve yerel yönetimlerle ilişkileri geliştirmek gibi birtakım projelerle yola çıkmış.

Biçen ve ekibiyse, bugüne kadar BUTTİM‘in gelirlerini hatırı sayılır miktarda arttırdığını hatırlatıyor.

Ayrıca, yaptıkları itirazlarla BUTTİM esnafının emlak vergilerini düşürdüklerini ve merkeze yeni gelir kaynakları yarattıklarını vurguluyorlar.

Öyle ki, yıllık 1 milyon liraya ulaşan kira gelirlerine erişen BUTTİM‘in bütçesi de 10 milyon lira civarında.

Biçen yeni dönem hedefleriniyse şu sözlerle ifade ediyor:

“50 bin metrekare yeni imar alanımız var. Yeni dönemde bu imar alanlarını değerlendireceğiz. Yani, gelirlerimizin üzerine gelir katacağız. Bugüne kadar ürettiğimiz projelerle BUTTİM’i çok önemli bir değer haline getirdik. Gelir kaynaklarımızla, yeni yatırımlara yöneldik. Doluluk oranımız yüzde 90’lar civarında. Bilgi, birikim ve deneyimlerimizle, yeni dönemde de BUTTİM esnafının yanında olacağız.”